Öyle bir geldi ki , neye uğradığımızı şaşırdık. Linç girişimi mağduru gibi her taraftan gelen darbelerle çaresiz kaldık… Sadece başımızı ellerimiz arasına alıp , felaketin bitmesini bekledik ama bir türlü bitmediğini ve bitmiyeceğini de anlayarak irkildik… Hepinize Merhabalar… Bu ara sizlere de ” Nasılsınız ” demiyeceğim. Çünkü her sorduğum, indifa etmiş yanardağ gibi yüzüme fışkırıyor… İşte kırıntı umut ta olsa Ocak’ ın bitişini bu yüzden gözler oldum…
Bir müddettir yoğunluk nedeniyle malûm köşemize ilişemedik… RTE , geçtiğimiz günler de , faizlerin tepe yaptığı , devlet borçlanma faizinin bile %27 lere dayandığı dönemlerde, ekranlara çıkıp , gözlerimizin içine bakarak , faizler düşmeye başladı dedi… Sadece O’ mu… Maliye Bakamıyanı tarafından dile getirilen ” Enflasyon Ocak ta pik yapacak ” lafını bile kaale almayarak ve de gene gözlerimizin içine bakarak ” Enflasyon da düşmeye başladı diyerek ” Uzun kulaklığımızı ” tescil etti… Gizliden gizliye Ağa’ sını rakip kabûl eden bitkisel hemşehrim de soytarılık sınırında ki beyanatlarıyla , bizleri Kral Midas’ la yarışır hale getirdi… Bir günkü tv. çekiminde herşey altı ay sonra çok güzel olacak. Keşke gözlerimi kapatsam, uykuya dalsam altı ay sonra uyansam diyip , sonra ki çekimde de , “Enflasyon 2023 te tek haneye düşecek ve seçime öyle gireceğiz” laflarıyla da, alışkanlık haline getirdiği biçim de gene kendi kendini tekzip etti… Bu atağa anında Ağa’ sından cevap geldi…” 2022 en parlak dönemimiz olacak ” diyerek tekrar açık ara öne geçti… Her zaman ki gibi olan sadece bize oldu. Mevlevi külahı bile giysek kulaklarımızı gizleyemez hale geldik… Ne zaman durulacak diye bir şey düşünmemize fırsat bile yok. Artık bitmiştir diyoruz , sabah mazot zammına uyanıyoruz. Şoku atlatamadan , benzin zammı geliyor. Grogi durumdayken bakıyorsunuz ki yüzden fazla ilaca %30-40 zam gelmiş… Bunların akabinde Reyis çıkıyor , ” Bundan sonra abuk subuk zamlara son ” diyor ve başka bir dünyanın malûm yandaş gazetesi de bunu manşet yapıyor…Allah’ ın cezaları , bu Millet’ e bir gün bile rahat yüzü göstermiyecek misiniz… En parlak dönemimiz olacak dediğiniz 2022 böyle mi bitecek… Kendilerine benzetildiğimiz için , eşekler ” Biz bu kadar hakarete ve aşağılamaya layık değiliz ” diye hepimizi mahkemeye verseler işimiz bayağı zor gibi… Bitti mi , bitmesi de mümkün değil… Ağa’ mız , Sahibimiz , Reyis’ imiz. Muhtarlar toplantısında konuşuyor… Millet olarak neredeyse salya sümük ağlayacağız… ” Sizlerin , asgari ücret altın da maaş almanıza gönlüm razı değil ” diyerekte bağlıyor… Kime mi. Muhtar’ larımıza diyor… Bay Kemal , Meral Hanım , direnmeyi , karşı çıkmayı bırakın da , muhtarlarımız da en az asgari ücret maaşlarını alabilsinler… Bütün bu yaşananlardan sonra , ne gıda ne et ne ayçicek yağı ne de ekmek zamlarının hiçbiri beni ilgilendirmemeye başladı , saman fiyatlarını takip eder hale geldim , nedendir çözemiyorum… Sizler biliyor musunuz , yoksa aynı durumda mıyız , lütfen yazınız…
Unutmadan farklı bir konuya atalım mı kendimizi. Geçenler de hava taksi olayıyla alakalı bir haber okudum. Çok yakın da yaygın hale geleceği düşünülüyor… Amiyane bir Halk deyimi vardır. ” Her rengi boyadık bir tek , fıstık yeşili kaldı ” İşte bu olay da öyle bir şey… Sol şeritte giderken , müşteri görünce aniden sağa kıran dolmuşçudan ; Sen azıcık duraklasan , yırtınan ama , sağ şeritten korna çala çala durma seviyesinde giderek müşteri bulmaya çalışan , bulunca da , sol şeridin tek hakimi taksicilerden ; bizlere kaldırımda yürümeyi bile çok gören moto kuryelerden ; yolları sürat ve yarış pistine çeviren , otoyolların bile üç şeridini işgal eden hafriyat kamyonlarından ; freni bile tutmayan , hurdaya çıkmış araçlarla atık kağıt toplayanlardan ; babalarının gücünü ve arabalarını kalabalık yollarda denemeye uğraşan mirasyedi evlat araçlarından ; hiç bir becerisi ve liyakati olmadan , inancı için değil siyasi üniforma gereği başı kapalı olup , lüks cipiyle ne yaparsanız yapın , 20 km süratle yolun sol şeridini işgal eden ve bırakmayan bacımdan vs vs. çektiklerimiz yetmiyormuş gibi artık Yer’i değil gökyüzünü de kollar hale geleceğiz… Bizim bıçkın şöförlerimiz kimbilir mekânı genişte bulunca , ne makaslar ne driftler atarlar… Sonrası mı… Başımıza yağacak araç parçaları. Asıl , metal fırtınası bu olacak gibi…
Şimdi de gelelim hükümetin bizi nereye götürmek istediğine. Siz onların “Şampiyonlar Ligi” masallarına kanmayın. Dünya’ da çağdaşlığın ve medeniyetin belli kriterleri var. Mesela ” Sabun ” kişi başına tüketilen sabun , O Ülke insanının hangi ligde olduğunu belirliyor. Su da aynı , su tüketimine göre yerinizbelirleniyor… En önemlilerden biri de elektrik. Medeniyetin kritik sayacı… Suya sabuna fazla dokunmadığımız ortada. Şimdi de elektrik düğmesinden korkar olduk. Anlayacağının , medeniyet Aile’ sinden her gün çok uzaklara doğru savruluyoruz…
Bu arada bir fedakarlık olayı trajik gündemimize oturdu. Her kanalda her saat her dakika görmeye alıştığımız, akşam uyurkan bile yatak odamızın tavanın da şekillenen, o şirin (!!!) kişi meğerse bu Millet’ i için ne fedakarlıklar yapmış. Zaman zaman eleştirerek zat-ı muhteremin hakkını yemişiz. Doğalgaz ve elektrik zamlarının hepsini yansıtmamış, üstelik bunu ödediğimiz vergilerle oluşan bütçeden değil , cebinden şahsi parasından yapmış… Söylentiler göre , 13 uçak daha alacakken vazgeçmiş. Ahlat ve Marmaris Saray ödeneklerini kısmış. Beştepe’de ki ejder suyu tüketimini de günde on bardakla sınırlamış… Kadir şinas bir Millet olarak bu fedakarlıklara vatandaş olarak duyarsız kalmamız mümkün mü… İlk seçimde borcumuzu ödeyeceğiz kimsenin şüphesi olmasın…
Yarınınıza da talibim. Hepiniz Cenab-ı Allah’ a emanetsiniz. Hoşça kalınız…
Neye Uğradığımızı Şaşırdık
