Mehmet Edip Ören
Mehmet Edip Ören

Ne oluyor yahu…

Ne oluyor yahu...

Eski hesaba göre Şubat’ ın çıkmasına bir gün kaldı. Yarın son Şubat gününü idrâk edeceğiz… Ne oluyor yahu… Yarın söyleneceklere bugünden mi saldırdık… Nasıl oldu anlayamadım. Bu benim tarzım değil. Biliyorsunuz ki , ölüm ilânlarının arkasına sığınmakta , liderlerin laflarından uzun alıntılar yapıp , araya iki üç cümle yorum katıp günü kotarmak ta tarzım değil ama bazan bir şaşırma oluyor işte… Affola… Hepinize merhabalar ola…
Biraz Memlekete dönelim ve albümde ki resimleri açalım… Hani bazı , hem ukelâ hemde bir zıkkım bilmeden ahkam kesmeye çalısan zeka fukaralarının dediği gibi ” Büyük resmi görelim ” demiyelim çünkü biz az çok bir şeyler biliyor ve bazı cümleler arkasına sığınma ihtiyacı hissetmiyoruz…
Birinci resim de gözümüz de uçsuz bucaksız , buğday tarlaları şekillendi… Bire kırk veren başaklarımızın yerini , Meksika’ dan getirilen Sonora-64 isimli tohumla ürettiğimiz ve de adeta , sonun başlangıcı olan durum çıktı… İhtiyacının çok çok fazlasını üreten , artanını da satan , Ülke gitti ,yerine Rusya ve Ukrayna’ ya muhtaç , savaş durumu olunca da kara kara düşünen , ekmek fiyatının On tl. olabileceği telaffuz edilen bir resim çıktı karşımıza… Ahmak , papağanların büyük resminin bir parçasını oluşturduk mu… Resim iki… Gençler bilmez. Ülke’ mizde bir ara , koyacak yer bulamayacak kadar bol nuhut ve mercimeğimiz vardı. Tüketimi arttırmak için , televizyonlarda programlar yapılıyordu… Ünlü hoca ve diyetisyenlerimiz hergün yeni yeni tarifler verip yeni yeni faydaları gündeme taşıyordu… Mercimekli , nohutlu baklava konuşuldu ve yapıldı. Şu an Dünya’ nın öbür ucundan mal taşıyoruz. TMO önü ana baba günü. Bir paket , mercimek nohut veya fasulye alabilmek için , Millet biribirinin sırtında… Resim üç… Yerli sebze ve meyvamız , bol , lezzetli , kaliteli ve de herkesin alabileceği fiyattaydı. Sonra bir hibrit İsrail tohumu çıktı. Kullanmayan cezalandırıldı ,teşviklerden mahrûm edildi… Eskiden pazarda yarım kilo isteyenin yüzüne bakmaz hatta kovarlardı… Şimdi , 250 gr ve tane satış dönemi başladı… Almanya’ ya ilk gittiğim de , Münih’ te dikkatimi çekmişti. Kadınlar herşeyi tane , karpuzu dilimle alıyorlardı… O zamanlar Türkiye’ de pazara giden , domatesi en az beş kilo karpuzu 3-4 tane alırdı… Tohumlarımız yok edilmeden lezzet bilirdik… Şimdi meyva mı yiyoruz , domates mi yiyoruz , saman mı yiyoruz belli değil… Ereğli çileği diye bir sey vardı. Ufak , pembe , lezzetli ve müthiş kokuluydu… Kokuyu takip ederek pazarda ki yerini tespit edebilirdiniz… Resim dört… Meyva şimdilik idare ediyor gibi. Ama damağımıza uygun lezzetler yok olmak üzere. Amasya elması görebiliyor musunuz… Niğde elması… Meşhur , mayhoş arapkızı , ya misket elmasını vs. görebiliyor musunuz. Nadiren… Ne var Golden var , starking ,gransimit ( Arjantin ) var… Resim beşe geçmeden bir ara toplam yapalım mı… Bu zihniyet ve güç aldıkları eveliyatları iktidara geldiklerinde , Türkiye Dünya üzerin de gıda olarak , kendi kendine yeten yedi Ülke’ den biriydi… Ya şimdi… Hiç birşeyi kendine yetmeyen nadir Ülke’ lerden biri… Kendi haline bırakılsa bile toparlanacak sistem nasıl bu hale geldi… Demek ki, sürekli telaffuz edilen dış güçlerin talimatıyla , kasıtlı olarak mevcût şartlar oluşturuldu… Şimdi resim beşin bölgesine geçelim. Yağ sıkıntısın had safhada olduğu bilinmesine rağmen, bize rahatlıkla yeten zeytinlerimiz niye talana açılıyor… Yukarda dediklerimiz çerçevesinde , görev adamları burada ki işlerini de aksatmıyor… Adım adım , Türkiye’ yi bitirme eylemi hayata geçiriliyor… Evet kızım. Bunların hiç biri seni ilgilendirmiyor. O beyinsiz başını örttün ya ,sonrası tufan… Özgür olmak , erkeğinle eşit olmak , her türlü hakkının teminat altın da olması sana göre değil… Birinin kapatması veya cariyesi olman sana yetebiliyor…
Gelelim , Brezilya dizisi halini almış , enflasyon komedyasına… Sistemin kuklası , TUİK , herşeyi direk ilgilendiren akaryakıta iki günde %30 zam gelmesine rağmen aylık enflasyonu %4,8 olarak ilân etti… Mühendislikte bir hesap vardır. Buna ” k ” harfiyle gösterilen katsayı denir. Hesabı yaparsınız , doğru netice için bu katsayıyla çarpmanız gerekir… İşte , enflasyonun katsayısı da ” iki ” dir. Gerçeğe ulaşmak için bu çarpımı mutlaka yapmanız gerekir…
Ekonomi dahil herşeyin patronu , O müthiş kitabın yazarı , kafaları basmayanlara inat işin piri , efendimiz , sahibimiz , varımız yoğumuz herşeyimiz gene dün ne dediyse bu gün de aynısını diyor… Dedikleri hep ” ecek , acak ” la bitiyor… Bu gün böyle , yarın başka konuşuyor diyenlere ithâf olunur. Bilakis hep aynı konuşuyor… Geçen Ağustosu işaret etmişti , gene aynı zamanı işaret ediyor… Bu yaz enflasyonda ki düşüşü göreceksiniz diyor… Tükeyici enflasyonu %54 , Üretici enflasyonu %107 bu , üretim enflasyonu mutlaka tüketiciye de intikal edecek demektir… O meşhur kitabın sayfalarını külah yapan , ayçekirdeği satıcılarına da sorsanız ,aynısını söyler… Bunun için ekonomist olmaya gerek yoktur. Bakkaldan ekmek alma becerisi bile yeterlidir…
Bu sahibimiz böyle diyor da , maskarası , pardon yamağı , bitkisel ne diyor… İşte O’ nun kafası fazla basmadığı için , seçimi işaret ediyor…” Seçime tek haneli enflasyon rakamıyla gireceğiz ” diyor… Patronunun takvimini bir yıl ileriye taşıyor… Bu etti iki… Birincisi ” Dış güç falan yok ” tu. Allah üçüncüden korusun. Dayağa razı olursun benden söylemesi… Ekrem’ in oğlandan ibret al… Her ne kadar ” Altınız değil altmışaltınız gelin sizi sandığa gömeceğiz ” demesine rağmen , tarihe gömülen kendisi oldu… Bu arada klasik AKP taktiği tekrar devreye girdi. Ne kadar pislik , olumsuzluk varsa yükle sırtına gitsin…
Emekli Paşaların reytingi yüksek. Gene hepsine gün doğdu. Parsayı topluyorlar… Depremciler , epeydir mağdur. En son biri dayanamayıp devreye girdi. Adını vermeyeceğim , yoksa bu cahil Prof.un , maksadına hizmet etmiş olurum… Ukrayna’lı ,oligark Kolomonsky üzerinden ahkam keserek , kendi çapında deprem yaratmaya çalışıyor… Efendi… Rusya’ da , Putin’ in etrafında , Dünya çapın da 40-50 oligark var. İstersen bir oraya bak sonra kaldığın yere dönersin… Dur , sana bir kıyak yapayım… Nükleer santral de patlama olursa , İstanbul Depremini tetiklenir mi falan gibi bir laf at ortaya daha iyi netice alırsın… Kıymetimi bil , bunu Baba , evlada yapmaz…
Bu arada İstanbul , geçen sefer olduğu gibi yapmayıp , hem belediye hem hükümet açısından kar olayına gerekli tedbirleri aldı, bekliyor… Okullar , resmi daireler iki gün tatil edildi. Her şey eksiksiz görünüyor. Sadece ufak bir ihmal veya unutma var gibi , oda nazarlık olsun… Dört gün boyunca balık lokantaları da kapatılsaydı iyi olurdu…
Hepinizi çok seviyorum ve de Yaradan’ ıma emanet ediyorum. Hoşçakalınız…

Zafer Partisi
Zafer Partisi
Giriş Yap

Haberiniz.com.tr ayrıcalıklarından yararlanmak için hemen giriş yapın veya hesap oluşturun, üstelik tamamen ücretsiz!