Bazı günler vardır, uğursuzdur. Tıpkı esmer bile olsa yüzünün nurunu kaybetmiş insanlar gibi… Kalp gözü açık olanlara çıyan, yılan misali görünen kullar gibi, meşum ve lanet günler vardır… İşte O günlerden birindeyiz. 12 Eylül bu özelliklerinin yanı sıra, iki sene önce gene yapacağını yapmış, Ailemizin direğini, sevgili babamızı elimizden almıştı… Bu vesileyle, babam İmam Rıza Ören başta olmak üzere hepimizin yakınları için Yasin’imizi okuyalım. Onu yapamıyorsak en azından, Fatiha hediyemizi esirgemeyelim. Can dostlarım, hepinize kucak dolusu merhabalar…
Günle ilgili bir şey yazmayacağım. Nasıl olsa, mal bulmuş mağribi gibi, bütün köşedaşlarım bir şeyler yazacaktır… O zamanki , “Bizim çocuklar kazandı” olayından “Buruşturup atmayın, lâzım olur” noktasındaki durumları değerlendirmek daha doğru olur kanaatindeyim…
Çoğunluğunu geçen seçimde kaybetmiş, bu iktidar ayakta nasıl duruyor? Kendisine “Milliyetçi” diyen, ufak tefek menfaatlere tenezzül eden zavallı menfaat düşkünlerinin sayesinde. Peki bu çakma milliyetçiler , kraldan fazla kralcılar , inandıkları (!!!) dava adına şu ana kadar ne kazandılar? Bence koca bir hiç… Yerel mahkeme karar almışken masaya yumruğu vurup , “Andımız derhal okunmaya devam etsin!” diyebildiler mi? Milliyetçiliği ayak altından kurtarabildiler mi? En basiti T.C.’leri eski yerine koydurabildiler mi? Koskoca bir hayır daha… Peki sadece ne yapılıyor? Muhalefetten gelen eleştirilere Ağa’larından önce cevap verme telaşından başka elle tutulur bir icraat yok… Haaaa bir de çakallık var… Tehdit, saldırı, darp… Üç kuruşluk menfaatlere, kapı önü bekleyenler, bu saf ve temiz “Bozkurt“lar sizin kirli işlerinizin aleti mi? Ben de bir şey kapabilir miyim diyenler haricindekiler, derhal oradan uzaklaşın… Nasıl olsa er geç döneceğiz bu arada tertemiz kardeşlerimiz, en azından diğer vicdanları kararmışlar gibi algılanmasın… Cemal Enginyurt Ağabeyinizi, Erhan Usta Ağabeyinizi örnek alın. Bize gidecek yer mi yok? Nasıl olsa geçici bir barınak buluruz… Bu arada, İzmir Marşı ve ATATÜRK adının yarattığı alleji tescillendi… Voleybolcu değerli kızlarımız, var oluş sebeplerini ve de ATATÜRK’ e bağlılıklarını maç sonrasında İzmir Marşıyla perçinlediler… Bir kere daha görüldü ki, İzmir Marşı ve ATATÜRK Adı bunlarda erimelere sebebiyet veriyor… Piri Reis Üniversitesi Mezuniyet Töreninde bile nasıl kaçtıklarını gördünüz mü? Aynen İstavroz görmüş vampir gibiydiler… Yönetmenlikten önce kameramanlık yaptığım TRT’cilik günlerimden bilirim… Bu tip maçlarda gelen önemli seyirciler mutlaka detay olarak ekranlara yansıtılır… Peki siyasetin çok önemli bir şahsiyeti, oraya gitmesine rağmen niye tek bir kare olarak bile verilmedi? Niye kızları tebrik etme isteği, federasyonca geri çevrildi? Her başarı sonrası RTE’nin araba içinden de olsa yaptığı telefon görüşmesi anında servis edilirken niye Meral Hanım’dan bahsedilmedi? Bu korku hayra alâmet değil. İşin farkına varmış durumdalar. Gidebileceği yerden ötesi yok, bu yüzden çok dikkat gerekir. Her şey yapabilirler. Seçimleri sudan sebeplerle ertelemek dahil…
Ben yazmaktan utanıyorum, Dünya dalga geçiyor, açıklanan hiçbir rakama inanmıyor ama halâ utanmadan sıkılmadan yalanlar tepeden aşağı yuvarlanan kar topu gibi çığ şeklinde büyüyerek , inanın akıl sağlığımızı tehdit ediyor… Büyüme komedyası, on iki bölüm tekmili birden sahnede kapalı gişe… %21 dikkatinizi çekerim 2. çeyrek büyümesi. Yanılmıyorsan birinci çeyrekte de %7 var idi… Yıl sonuna kadar neler göreceğiz bence malûm… Zam zam ve de gene zam… Rakam sahtekârlıklarının yanı sıra laf cambazlıkları da devrede… Yeni %12 doğalgaz zammı sonrası, sadece sanayi ve elektrik üretim santrallerinin kullandığı doğalgaza bir %15 daha zam geldi… Sizce bunun artan maliyetler kaynaklı zamları ne zaman ,elektrik faturalarıyla karşımıza çıkar? Bulunan ve de bizi doğalgaz ihracatçısı (!!!) haline getiren gaz elimize geçene kadar dünyanın en pahalı doğalgazını tüketiyor olacağız… Yahu siz ne olur gaz falan bulmayın. Avrupa’nın aldığı yerlerden onların fiyatıyla temin edin yeter başka ihsan istemiyoruz… Geçenlerde bir haber daha dikkatimi çekti. Petrol üretimimiz bir milyon varil artarak rekor seviyeye ulaşmış. Sizlerde herhangi bir çağrışım yaptı mı? İlk önce buluyoruz sonra da aşırı zamlar geliyor… Allah bizi zengin rezervlerden korusun, tahammül edecek güç kalmadı vatandaşta…Ayrıyeten bu büyüme GSMH’ya niye etki etmiyor? 2012’de 12 bin dolar olan meblağ niye 8500 dolar? Bir tek, muhteşem beşler büyümenin (!) farkında. Maalesef toplum kırıntısını bile hissetmiyor… Artist sarı (turuncu) Ali, ilk başta bunu gündeme taşımıştı ama adamcağız ne yapsın kabul ettiremedi… Bizlerde her zaman olduğu gibi büyümeden paylarımızı alamadan, asrın en mükemmel sözleşmesini onlar imzaladı , biz de sineye çektik…
Merkez Bankası Başkanımız konuştu. Keşke konuşmasaydı, en azından bir umudumuz olurdu… Son çeyrekte enflasyonun düşüş eğilimine gireceğinden bahsetti… Bitmeyen hikâye, Temmuz’du, Ağustos’tu, ilk çeyrek, son çeyrek derken yirmi yıl geçti bunları sürekli talep ettikleri zaman avansı bitmedi, ilk günkü gibi… İnanın ki, defolup gidecekleri günde, “Tam düze çıkıyorduk” laflarını duyacaksınız, buna adım gibi eminim… A benim geri zekalıların Merkez Başkanı… Temmuz, Ağustos’ta azan enflasyonun kışın düşmeyeceğini kargaların Merkez Bankası Başkanı bile bilir. Aksini diyenlere de kuş beyinli olduğuna bakmaksızın, ayakları havada olacak şekilde elleriyle göbeğini tutarak, katıla katıla “Gak gak gak” nidalarıyla güler… Bu arada, Allah’ın verdiği beyni taşıyamayan, taşıyamadığı gibi çakma şeyh bozuntularına kiraya verenler de gelecek işareti beklerler…
Yeter noktasını geçmişiz… Hepiniz Yaradan’a emanetsiniz. Hoşça kalınız…
