O meşum gün gene geldi, hem de yazı günüme denk geldi. İki ortağın anlaşamamalarının, ülkeyi getireceği durumu hep birlikte gördük. ABD derin devleti kontrolündeki her iki kesim de birbiriyle kıyasıya çatıştı… Acaba biri, alakalı güçlerce nadasa mı çekildi, bilemiyorum… Her neyse hepinize merhabalar olsun…l
Batılı çağdaş demokrasilerin alt sınırı kabul edilen Yunanistan’da bile yaşadık… Bir zamanlar, kurtarıcı kabul edilen Çipras seçimleri kaybedince, bırakıp gitti… Yahu bizde niye gitmezler, bırak yenilmeyi elli kere madara olurlar, tek adam karşıtlığı postuyla oy isterler ama gene de gitmezler. Arsız, yüzsüz ile edepsiz cırtlak hala orada oturur ve de milleti tehdit ederler… Mustafa Kemal’in askeri olmamakla gurur duyan kaftanlı biri var, ne diyor biliyor musunuz… Dersimliyim diyerek ATATÜRK’ün karşısına dikilen küsurat, koltuk sevdalısı değilmiş… Duyunca bir rahatladık, bir rahatladık ki sormayın gitsin… Kripto Kemal koltuk sevdalısı değilmiş… Meğer ne kadar yanlış düşünmüşüz… Anti Kemalist kadro buluşup kenetlendi mi ne… Beyler bir daha özetleyim… ABD derin devleti RTE, olmaz ise Kripto’yu destekliyor… Bu yüzden de başka adayın çıkması istenmiyor. HADEP, babasının hayrına, Dersimliyi desteklemedi… Laf olsun diye “Mansur olmaz” demedi… Kripto, hamburgercide aldığı talimatı yerine getirip ve yarım kalan işini de bitirip gidecek… Bu işi hatırlatalım mı? O vakitler İstanbul-Beylikdüzü’nün genç ve dinamik bir başkanı vardı. Adı duyulmaya, umutlar uyandırmaya başlamıştı. CHP ile ilgili beklentiler olgunlaşıyordu… Tehlikenin, farkına varıldı. Bir tuşla iki kuş vurulmak istendi. Bu genç yetenek, aday gösterilecek ve Parti, puan kazanacak ama Binali-RTE ikilisi karşısında başarılı olamayıp silinip gidecekti... O hesap tutmadı… Mahkeme protestosu için, Ankara’dan, İstanbul’a yürüyen Kripto, İmam’ın hayati mahkemesine katılmadığı gibi, fuar gezmeye Almanya’ya gitti… Garibim, başka genel başkanlarla feveran etti… İşte bu yarım kalan işin de bitirilmesi gerekiyor, o da bitince gemi ABD derin Devlet’inin isteği doğrultusunda, güvenli bir limana yanaşmış olacak ve Kripto da, bayrağı sonraki kişiye verecek… Şimdi biraz olsun anlatabildim mi? Uzun zamandır, anlattıkları mı masal gibi dinleyenler, içinden veya dışından, komplo teorisi diyenler, sapır sapır dökülüyor, “Haklıymışsın” diyorlar… Biz de sadece “Demiştik” demekle yetiniyoruz… Gelelim olacaklara. Ben yerel seçimlerde Mansur Başkan nerede olursa, orada duracağım. İsterse TKP’den koysun fark etmez. Onun iç yapısını ve dinamiklerini biliyorum. Buda benim için yeterli. Kendim gibi düşünen herkesi de aynı davranmaya davet ediyorum. Çevremin ve de şahsıma itimadın olduğunu da hissediyorum. Bu özel ve yerel durumun dışındaki hiçbir şeye kefil değilim. AKP gibi CHP’nin de uzak durulacak kuruluşlar olduğunu her fırsatta her kese anlatacağım. Ne zaman ATATÜRK çizgisine dönülürse, destek için “Nerede kalmıştık” diyebilirim…
Ciddiyeti biraz da olsa kenarda tutalım…Bazı şer vardır, hayır doğurur denir ya olay onun gibi bir şey… Et fiyatlarının artması, bana göre orman yangınlarının azalması anlamına gelir… Sorumsuz halkımız ve alem ehli, mangalları yakamazsa ne olur… Dökülüp gidilen mangal malzemeleri, yangına sebebiyet veremez… Çaktınız mı köfteyi.
Yahu arkadaşlar TÜİK enflasyonu için ne diyeyim? Ne desem tartar… Tabi ki hiçbir şey tartmaz… İktidarın arka bahçesi İTO bile neredeyse iki misli rakam çıkarıyor. Hocalar Kurulu ENAG %100 ün altına düşmedi… Esnaf kurnazlığı sisteme hâkim… TÜİK %17-18 açıklıyor, RTE de büyük bir alicenaplık ve Babalıkla, rakamı %25’e tamamlıyor ve de şakımaya başlıyor “Enflasyona ezdirmedik”. Biat ehli kesimde ağzı açık dinliyor. Çarşı pazar çöplerinde açız feryatlarını yaptıktan sonra da, “Reyis’ halleder” teranesini dile getiriyor… İşte bizim, muhalefeti hedef alan tavrımızın sebebi de bu gerçeklerde gizli. Daha önce de bahsettiğimiz gibi, Hükümet, tek parti döneminden daha rahat… Dikensiz gül bahçesi denilecek bir durumda çalışıyor. Yapmak istediği her şeyi pervasızca uyguluyor… Anadolu tabiriyle, köpeksiz köy bulmuş, değneksiz dolaşıyor. Bu durumda boşta kalan değnekleri işlerlik kazandırmak gerekiyor. Tek adreste muhalefetin sırtı. Başka türlü kurtuluş mümkün değil…
Bitirmeden, NATO komedyası… Her teslimiyette olduğu gibi, Reyis’in Avrupayı nasıl dize getirdiği soytarılığı yandaş medyanın yegâne malzemesi… Neymiş, AB’ye girişe destek verilecekmiş, Gümrük Birliği güncellemesi, vize meselesi falan filan. Bu işler için yıllar önce tarihler verilmişti, n’oldi? Sarhoş, etraf baskılarına dayanamaz ve herkesin huzurunda bir daha içmeyeceğine dair ant içer ama ertesi gün, çilingir sofrasının dibinde görülünce, “İçki bulunca içki, ant bulunca ant içerim” diye üste çıkar… Size Yunanistan’ı NATO’ya geri kabul eden Evren Paşa’nın düştüğü durumu anlatacağım ama uzun sürer, en iyisi bizzat araştırın… Tehdide, şantaja nasıl boyun eğildiğinin çok basit resmi…NATO Gn. Sekreteri açıklama yapıyor, henüz bitmeden ABD Dışişleri sözcüsü, F-16 lar verilecek diyor. Bilmem anlatabildim mi? Bunlar gene de insaflı, ya gündüz vakti havai fişekleri seyretseydik… Her neyse onu bunu bırakın, her lafa da kulak asmayın, Reyis Avrupa’yı nasıl dize getirdi?
Bir daha ki hafta sonuna kadar müsaade istiyorum. İşleri bitirebilir miyiz, halledebilir miyiz bilemiyorum. Daha ek MTV yatacak… Sadece kur korumalılar için milyarlar lazım. Dışarı çıkıp çılgınca alışveriş yapıp yeni vergi ve KDV oranlarıyla hükümetimize destek vermemiz gerekiyor… Eeee, dolara endeksli geçiş garantili yollarda hakkını bekliyor. Bu işleri çözecekte benim gibi vatandaşlar… Çoook işimiz var çooook, durma zamanı değil. İki orta bir sade hadi bana müsaade. Hepiniz Yaradan’a emanet olun .Hoşça kalınız…