Kaybettiğiniz şeyi bulamıyacağınızı düşünmek teslimiyet , bulabileceğinizi hissetmek ümit , ona sahip olduğunuz zamanları düşünmek teselli , kaybettiklerinizin ne olduğunu bilmemek gaflet , bir şey kaybedilmediğini düşünmek ihanet , arama gücünüzün kalmaması çaresizliktir… 2023 Haziran yaklaşırken hangi duygular içinde olduğunuzu test edin. Değerlendirmelerinizi yaparak sağlam ve gerekli fikirlere ulaşın , bu fikirlerle de , doğruya yönelin… Hepinize Merhabalar…
Dile kolay , yirmi yıldır , hiç bir engelleme ve mani olmadan tek kişi tarafından yönetilen , buna rağmen , herşeyi düzelteceğini iddaa ederek bir beş yıl , 2053 vizyonu kandırmacasıyla da , otuz yıl daha isteyen bir iktidar var… Buna karşılık , tek adam karşıtı tek adam olan ve etrafına topladıklarını iktidarı için maraba gibi gören bir kripto… Hangisi cehennemin dibi hangisi ortası O’da belli değil… Sibirya’ dan ABD ye kadar uzanan bir coğrafyanın , Türk unsurlarının umut kapısı , arkaları , güç aldıkları sistemin durumu malesef bu… Dünya’ yı Türk yaptın diyenleriniz çıkabilir , çünkü çıktı… ABD de yaşayan Meluncanlar ki , mesela Elvis Presley de , Meluncan’ dır ve kızılderililer. Onlarda Türk olduklarını keşfedip , Türk toplulukları kurultayına katılmışlardır. Liderleri ile dostluğumuz vardır… Bunların ; bağımsız , yarı bağımsız ve esaret altında olanların tek rüyası TC dir. Burada oluşacak bir durum , hepsini perişan eder… Karabağ’ da olanları yaşadınız. Kıbrıs’ ı zaten biliyorsunuz… Ayrıyeten Türkiye sadece Türk’ lerin değil , kardeş bildiğimiz , Çeçen’ in Çerkez’ in Boşnak’ ın , Arnavutun da sığınacağı huzur içinde yasayabileceği bir yerdir… İşte bu yüzden , bütün melanet , dış ve iç güç ortaklığıyla içeride sergileniyor. Anadolu , Türk Coğrafyası olma özelliğini , dolayısıyla da umut olma durumunu yitirmek üzere… Şimdi anladınız mı , doğurganlığı bizim 3-5 katımız olan toplulukların , niye içeriye dahil edildiğini… Benim için elli sene çok önemlidir ama Milletler tarihi açısından kıymeti harbiyesi yoktur. Bu durumda Türkiye’ nın. , elli sene sonrasını hayal edebiliyor musunuz… Bana göre kimse etmiyor. RTE zaten bu işin tahakkukuna görevli , Kripto göstermelik , fantezi laflar ediyor. Tek sıkıntı içinde olan , Benim Muzaffer Ağabeyim’ in oğlu Ümit Hoca… Herkeste işi onun sırtına yıkmış , tehlikenin farkında ama umursamadan rahat rahat dolaşıyor…
Durum bu da , çıkış umutlarımıza da göz atalım mı… ” Z Kuşağı ” , hani 68 kuşağı gibi , her iki cenahta da , yurtsever , hakaniyetli , fedakar kimseler vardı ya… Onlarla eş değerde tutmaya kalkmayın. Çok farklılar. Bilinenlerin tam tersiler. Bu kuşak , menfaatçi Dünya’ yı sadece kendilerinden ibaret sayan bir anlayışa sahip. Her kesin kendilerini memnun etmesini bekleyen ve de böyle davranan yapıları var… Annen mi , cep telefonun mu diyenlere , tereddütsüz , cep telefonu diye cevap vereceklerine emin olunuz…Manevi hiç bir değerleri yok. Otöbüste , ayakta duramıyacak bir yaşlıyı görmezden gelirler. Hatta yere yuvarlansa bile , telefondan başlarını kaldırmazlar. Kendilerine ait değerlere halel geldiği zaman tepki verirler , gerisi hava gazıdır. Daha anlatacak çok tespitlerin var ama , bu kadarla yetineyim ki kuşaklar arası catışma ortamı oluşmasın… Yola geliyorsun anlaşılan , ” Umudumuz kapalılar ” de iş bitsin diyeceklere de , malesef iyi haberlerim yok… Bunlar da çeşit çeşit. Birincisi gerçekten , sadece inançları için kapanan ve ruhları kararmamış kimseler ki , yüzlerinde ki nurdan hemen tanırsınız. İkincisi , suratlarından melanet akan , başında ki çula güvenerek , topluma tepeden bakan , örtünmeyi , maddiyata çevirme peşinde koşanlar… Bunlar malesef , çoğunlukta… Kimi zaman bir jeepte kimi zaman lüks bir mağazada karşınıza çıkabilirler…” Bir hırka bir lokma ” felsefesini , milyonlarla çarparak uygularlar… Sizi sinek gibi görürler. Kendileri Efendi ve Memleketin sahibi , sizler köle veya marabasınızdır. Yapacağımız her hareket mutlaka lehlerine olmalıdır. İstemedikleri bir olayda hemen tepki belirtirler. Kolluk kuvvetlerine de güvenmeyin. Sivil üniformaları ve çulları görünce gayrı ihtiyari taraf tutarlar… Eee , ekmek parası…
Bu iki grup , birbiriyle kıyasıya çatışma halindedir. Her birisi , diğerini tehlike gösterir , ” Bak böyle oluruz ” la korkutulursunuz… Anadolu insanı , muhafazakâr yapıda olduğu içinde , tercih zorunda kaldığı zamanlar , kapalıları seçer… Deveye sormuşlar , inişi mi , çıkışı mı seversin diye. Cevap vermiş ” Allah, Düz yolu göğe mi çekti ” İşte bu misalde olduğu gibi , her işin de bir düz yolu vardır ve sayı diğerlerinden az değildir. Uç noktalar her daim istenmeyen durumlardır. Allah , ifrat ve tefriti sevmez. Orta yol , mutedil yaklaşım her daim sevaptır , gereklidir.
Bu seferki finale , bir magandayla gitmek istiyorum , hemde TBMM de ki biriyle. Adı batasıcanın ismini zikredip ona arzu ettiği reklamı sağlamak istemiyorum. O seçim arifesinde , tek seçici Ağa’ sına göz kırptı ve Kasımpaşa kriterlerine göre bayağı da iyi bir puan aldı. Muhtemelen , tekrar listede. Ey Millet’ im… Gör artık… Demokrasi mabedine bu azginlari bu çapsızları sokma… Sokma ki , demokrasimiz güçlensin ve bu gibilerde , gerçek yerleri olan pavyon önlerinde istihdam edilsinler
Su gibi geçen haftada , batan geminin malları , bir kaç kelama ortak oldunuz… Sabrınızın hayranı olarak , şansımı daha da zorlamak istemiyorum. Hepiniz Yaradan’ ıma emanetsiniz. Hoşça kalınız…