AKP gelmeden köylerde okul yoktu… AKP’den önce Traktör yoktu… AKP’den önce buzdolabı, çamaşır makinesi yoktu… Bunları dinlediniz, hem de tahsilli kimselerden… Peki bu kadar yalan, göz göre göre nasıl söyleniyor? İşte anlamadığınız nokta bu…
Dünya nedir diye soracak olursanız, sizlere, geliş ve gidiş arasında yaşanan kısacık şeyler diye cevap veririm. Düşünün… Bir eve misafirliğe gidiyorsunuz, tıpkı, Dünya’ya misafir olduğumuz gibi… Önceden bilmediğiniz şeyler ikram ediliyor, tıpkı buradaki rızkımız gibi… Sonra vakit geliyor kalkıp gidiyoruz… Bazan acil bir şeyler oluyor, erken kalkmak zorunda kalıyoruz… Hepinize merhabalar olsun can dostlar. Türkiye birden büyüktür…
Son zamanlarda bir şarkı sık sık ama herkese monte edilmeye başladı. Medya sektöründe çalışanlar bilir. Yüz eskimesi, eser eskimesi gibi olaylar vardır ve de tamamıyla gerçektir. 2500 civarı canlı yayın yapmış ve yönetmiş bir kişi olarak, ben de zaman zaman bu yola giderdim. Ekibim çok iyi bilir, iki kere PKK yayınıma girdikten sonra verdim. Ayten Alpman‘ın seslendirdiği “Bir Başkadır Benim Memleketim” Şarkısını… Mersin’de bayrağımıza yapılan saygısızlıktan sonra da kullandım. Sonra moda oldu… Gelelim mevcut sıkıntımıza… Bizim tek yiğidimiz var, O da Anıtkabir’de yatıyor. “Yiğidim aslanım orda yatıyor” melodisini duyduğumuz da aklımıza tek kişi gelir… Lütfen eskitmeyin ve tılsımı bozmayın…
Bu yeni çözüm sürecine bakıldığın da DEM Parti yöneticilerinin beyanatlarına kulak verdiğinizde, sanki bu silahlı ortamı Türkiye başlatmış ve benimsemiş zannedersiniz. PKK nın Türkiye’deki sözcüleri, birdenbire “Barış Aşığı” oldular. Sözlerin arkasına silah bırakmalar eklendi… ABD kurduğu ve beslediği örgütün, misyonunu tamamladığı kanaatinde. Bu yüzden, akraba aktörlerle başka oluşumlar ortaya çıkardı. Suriye’deki durum bundan ibaret. Trump, dostunun bu duruma uyum sağlamasına çalışıyor. Her seferinde de “Rahip Brunson” olayını gündeme getirerek, aba altından değil direk sopa gösteriyor. Hatırlayın, Obama bile resminin yanına beyzbol sopası koymuştu. Türkiye’de, bezbol sopası her arabada mevcuttur ve neye yaradığı bilinir. İşte Obama da onu hatırlatmıştı… ABD, PKK’nın feshini sağlarsa, Türkiye’nin PYD ye “PKK ile iş birliği içinde, aynı kuruluş” gibi diyecek bir şeyin kalmayacağı biliniyor. Böylece zor ve çok masraflı olarak teşkil edilen 80-90 bin kişilik ordu, Türkiye’yle uğraşmak yerine, sahiplerince İran’da değerlendirilecek… İçeriye ilgilendiren kısım da büyük bir kıyak… Trump, kankasına al bu pası golü at diyor. Yani, “Terörü bitirdim” diyerek bir daha ki seçimi kotar diyor…Olayların en özeti budur… Sonrası mı? Çok basit. Sıra Türkiye’ye geldiğinde, misal, birileri ayrı bayrak ister, yok denir, maraz çıkar… Gerisini siz doldurun. Bilemeyenler EşBaşkan’a sorsun…
AKP gelmeden köylerde okul yoktu… AKP’den önce Traktör yoktu… AKP’den önce buzdolabı, çamaşır makinesi yoktu… Bunları dinlediniz, hem de tahsilli kimselerden… Peki bu kadar yalan, göz göre göre nasıl söyleniyor? İşte anlamadığınız nokta bu… Sistem, otokontrolle çalışıyor… “Ama abi bunlar Müslüman“cılar ve beyinsiz Türkmen’e din tabanlı telkinlerde bulunuluyor. Falan kanalları seyrederseniz, cehenneme kütük olursunuz… Filan gazeteleri okuyanlar, ebedi azaba uğrayacaklardır… Bu zırvalarla oluşturulan sistemde, yandaş medyanın dediklerine inanırsınız… Oralarda, bunların yalan olduğunu söyleyen ve ispat edenlere yer verilmez, cevapları yayınlanmaz… İşte sistem böyle çalışıyor, herhalde anlaşıldı… Bu ve bu gibi telkinlerle yaşarsanız, sakalınızdan utanmadan, “Her emeklinin on evi var” dersiniz, bir de yemin bile edebilirsiniz…
Birincisini nasıl bilirdiniz, dediğimizde verdiğiniz cevap neyse, rahatlıkla ikincisine de aynı cevabı verebilirsiniz… Bunu “taşlar bağlandı, itler serbest” diyen Anadolu tabiriyle izah edebiliriz. Birinci de tüneller kazılırken, tahkimatlar yapılıp, kimlik kontrolleri yapılırken, askere “Sadece seyret” talimatı verilmişti… Şimdi ise durum daha vahim… Apo İti serbest bırakılsın. Kongresini yapsın, hapishanedekiler çıksın vs. vs. gibi öncekinden daha beter istekler söylendi… Uygun teknik biçimlerde de yerine getirildiği söyleniyor. Afrika’daki kabile devletleri bile, eşkıya ile pazarlık yapmazken, biz tam tersini “Barış olsun, Analar ağlamasın” kandırmacasıyla tam tersini yapıyoruz… Seçim öncesi HADEP önünden geçenler hain denirken, kısa süre sonra sarmaş dolaş olanlara ne diyeceğiz… Allah topunuzun belasını verir, şehitlerin kanında boğulursunuz inşallah. Ca-Ce resmi okşamak yetmez, sen git Sırrı’nın mezarına kapaklan, hatta içine bile girebilirsin… Ne de güzel olur…
Kendimi dizginleyemiyorum. İş kötüye gidecek. En iyisi veda… Hepiniz Yaradan’a emanet olun. Hoşça kalınız…