Türkiye’nin bu yıl ödeyeceği dış borç 226 Milyar dolar. 1.5 Trilyon lira da bankalara borç var… Kur korumalıya daha sonra ödenecekler hariç, 2023’te ödenen 800 milyar, Faiz harcamaları 1 trilyon 250 milyar, Geçiş Garantili Sistemlere 200 milyar… Ben, bir kelime bile ilave etmek istemiyorum… 2024 Emekliler yılınız hayırlı olsun…
Bugün, konularımızla alakasız, iç dünya notlarımı paylaşarak değil, büyük tehlikenin ayak seslerinin yazıya dökerek başlayacağım… Bir Tacik, bir Rus, ellerini kollarını sallayarak, kilise içine kadar girip eylem yapabiliyor… Bu olay, sınırlarımızın ne hale geldiğini, yol geçen hanına döndüğünü gözümüzün içine sokuyor. Şu an itibariyle ülkemizde bulunan, ne idüğü belli olmayan 13 Milyon potansiyel terörist, geçici sığınmacı ve kaçağı da göz önüne alırsak, ne büyük bir tehlike içinde olduğumuz, gün gibi aşikâr… Ne yazık ki, bu durumun tek farkında olanı, Zafer Partisi ve Genel Başkanı Ümit Hoca… Hepinize Merhabalar olsun…
Emekliler. Son günlerin baş konusu. Muhalefet, istismar için çaba sarf ederken, iktidar kıvırtma ve öteleme peşinde… Geçtiğimiz Temmuz ayında, Yılbaşına sabredin mesajlarıyla oyalanan emekliler bu sefer de Temmuz’da iyileştireceğiz sarmalına muhataplar. Siz hele oylarını verin, bizleri daha daha zenginleşeceğimiz, rantlarla buluşturun, bakın neler olacak? Bu halimize şükredeceksiniz, kısır döngüsü ve politikaları gene iş başında. Sabredin, az kaldı laflarına inanabilecek kimse kaldı mı derseniz, “Hem de çok” diye tereddütsüz cevaplayabilirim…
Yörük Beyinin uzay yolculuğunu, muhalefet gibi tamamen sıfıra indirgeme niyetinde değilim. Yapacağı deneyler az da olsa, çok da olsa, milli veri bankamıza mutlaka katkılarda bulunacaktır. Her şeyin başlangıcı basit olur, mürekkebe doğru gider, bunu idrak edenlerdenim. Benim itirazlarım farklı…
Biz 2023 yılında Ay’a gidecektik. Yıl 2024 oldu ses seda yok. Hani, projede mücbir sebeplerden dolayı 3-5 ay gecikmeler olacak dense, ona da razıyız ama, ortada başlama yok, hatta proje yok. Bunun tercümesi şu. Mevcut yalanı ve beceriksizliği, böyle bir algıyla unutturacağız… Ayrıyeten seçim arifesinde ikinci bir algıyla da eşik atlamaya çalışacağız. İşin özeti ve de karşı oluşumun temel sebebi de bu.
Gelelim, işin mali yönüne… 55 Milyon dolar. Lira değil dolar. Az diyenlere sormak isterim. Biz TSK için hayati önemdeki, Tank-Palet Fabrikası’nı Katarlılara kaça sattık? 50 milyon dolara. Yani bu seyahatin parasından daha aza… Hepiniz ayrı ayrı düşünün ve soruyu kendi kendinize sorun. Hangisini tercih ederdiniz?
Bir başka konu ise, “İlk Türk” yalanı… 1962 yılında uzaya giden ilk Türk, Çuvaş Türk’lerinden Nikoliyev’dir. İkinci giden, Kazak Türk’lerinden Bekirov’ dur… Üçüncüde, tam emin değilim, bir Azerbaycan Türk’ üdür… En iyimser ihtimalle Gezeravcı üçüncü Türk’tür.
Şimdi bambaşka bir değerlendirmeyle konuyu kapatacağım… Dolmuşa bindiniz , otobüse bindiniz, trene bindiniz, uçağa bindiniz, parasını verip, gideceğiniz yere ulaştınız… Bu araçlardan biri veya güzergâh üzerinde bir hak iddia edebilir misiniz? Halk arasında bir tabir vardır “El atına binen tez iner” derler, siz ne bana kalırsa, üç ay sonra Ay’a gideceğiz, dönüşte de Mars’a uğrayacağız, seneye de Satürn yolcusuyuz, +65’e de bedava deyin, sandıkları patlatırsınız…dersiniz…
Yalan dolan, şaka, şamata bir kenara, gelelim gerçeklere: Türkiye’nin bu yıl ödeyeceği dış borç 226 Milyar dolar. 1.5 Trilyon lira da bankalara borç var… Kur korumalıya daha sonra ödenecekler hariç, 2023’te ödenen 800 milyar, Faiz harcamaları 1 trilyon 250 milyar, Geçiş Garantili Sistemlere 200 milyar… Ben, bir kelime bile ilave etmek istemiyorum… 2024 Emekliler yılınız hayırlı olsun…
Fazla yaymadan, birkaç konuya daha değinmek istiyorum… Öncelerin, ATATÜRK, İnönü, Demirel dönemlerindekilere ayıp olmasın diye “Bakamayan” demek zorunda olduğumuz iki tanesini merceğime alıyorum…
Baş çulu sayesinde nerelere gelinebileceğinin tipik örneği Aile Bakamayanı kızımız, beyanat veriyor… Deprem sonrası kayıp çocuğumuz yoktur diye… Tesadüf mü değil mi, bilemiyorum, bir kaç haber sonra iki baba, çocuklarının halâ kayıp olduğunu söylüyor... İncirlik Üssü (ABD ) -Adana Devlet Hastanesi – Kayıp çocuklar, üçgeninde ki söylentilerin ayyuka çıktığı zamanlar da, Adana Devlet Hastanesinde peş peşe yangınlar çıkıyor, ne tesadüf, hem de arşiv bölümünde…Şahsi bilgilerim, teyit edilmemiş bilgiler, o yüzden şimdilik bu kadar…
Adıyla müsemma ” Kurum “eski Bakamayan”ı bilirsiniz. Şimdilerde İBB başkan adayı… Bir TV programında, sunucuya cevap veriyor… “Bizim değiştirdiğimiz tek ATATÜRK isimli yapı yok” diye… Muhatabı 11 tane stat adı sayıyor… Yahu, Allah aşkına söyleyin… Her yerde yalan söylemek için, yemin mi ettiniz, yoksa bizler gözünüze eşek gibi mi görünüyoruz? Şüpheye düşüp, aynaya bakıyorum. Yüzüm kıllı tüylü, her türlü otu da ıspanağı, pazıyı, maydanozu, dereotunu, semizotunu vs vs seviyorum ama kulaklarım uzun değil…
Hepiniz Yaradan’a emanet olun. Hoşça kalınız…
