Demokrasinin temel ilkeleri, bir devletin üniter devlet niteliğinden vazgeçerek önce federasyona dönüşmesine, sonunda bölünerek dağılmasına izin vermez. Daha net söylemek gerekirse, DEMOKRASİ BÖLÜCÜLÜĞE ASLA PRİM VERMEZ.
Bölücüler, eskiden beri bölücü taleplerini, “Demokrasi, Demokratik taleplerimiz, Demokratikleşme” vb. söylemlerle kamufle etmeye, sanki bölücü talepleri demokrasinin icabıymış gibi bir hava yaratmaya çalışırlar. Bölücülere göre, kendileri oldukça demokrat insanlardır. Demokrasiyi, demokratik yönetimi en iyi kendileri bilirler.
Bu yazımızda demokrasinin bölücü talepleri onaylayıp onaylamadığını, başka bir deyişle bölücülüğe prim verip vermediğini inceleyeceğim. Bu incelemeyi yapabilmek için önce demokrasinin tanımını ve temel ilkelerini açıklayacağım.
DEMOKRASİ: Halkın halk tarafından seçilen temsilciler aracılığıyla halk için yönetilmesidir.
DEMOKRASİNİN TEMEL İLKELERİ:
1) Milli Egemenlik: Yönetme yetkisinin halka ait olmasına Milli Egemenlik denir. Halk yöneticilerini kendisi seçer.
2) Katılım : Ülke içinde insanların fikirlerini yönetime yansıtmasına katılım denir. İsteyen herkes bir siyasi partiye oy verebilir, üye olabilir veya bir sivil toplum kuruluşunun içinde yer alabilir ya da üyesi olabilir. Yönetimde çoğunluğun kararları etkindir.
3) Seçme ve seçilme hakkı: Bu hak demokrasinin en önemli hakkıdır. Her vatandaş belli yaşa (18) geldikten sonra seçme veya seçilme hakkını kullanabilir.
4) Özgürlük: İnsanla düşüncelerinde ve yaşam tarzlarında, başkalarının özgürlüğüne tecavüz etmeden istediklerini yapma ve düşünme hürriyetidir. Özgürlük yoksa demokrasi yoktur.
5) Eşitlik: Kanun önünde herkes eşittir. Kimsenin kimseye üstünlüğü yoktur.
6) Hukuk Devleti: Yargının bağımsız olması ve kanunların herkes için geçerli olmasıdır. Vatandaşın hakları kanunla garantiye alınır.
7) Güçler Ayrılığı: Yasama, yürütme ve yargı işlerinin tek bir elde değil, farklı kurumlarda olmasıdır.
Bölücülerin yıllardır demokrasi kılıfıyla tekrarladıkları talepleri kısaca, Kürtçe’nin resmi dil olarak kabul edilmesi, Türkçe’nin yanında Kürtçe ile de eğitim yapılması, yerel yönetimlere özerklik tanınması (yani yerel yönetimlerin eyalet statüsüne yükseltilmesi), Anayasaya Kürtlerin kurucu unsur olarak dahil edilmesi vs. dir. Bu taleplerin kabul edilmesi durumunda Türkiye üniter devlet niteliğini kaybedecek, önce federasyona dönüşecek, en sonunda bölünmekten kurtulamayacaktır.
Yukarıda açıkladığımız demokrasinin temel ilkeleri, bir devletin üniter devlet niteliğinden vazgeçerek önce federasyona dönüşmesine, sonunda bölünerek dağılmasına izin vermez. Daha net söylemek gerekirse, DEMOKRASİ BÖLÜCÜLÜĞE ASLA PRİM VERMEZ.