Tayyip Erdoğan, Bahçeli’nin Öcalan’a yaptığı çağrıyı desteklediğini, birden fazla defa açıkladı. Tüm devlet aygıtının Tayyip Erdoğan’a bağlı olduğu, O’ndan habersiz ve O’nun izni olmadan Öcalan’la görüşme ve müzakere yapılamayacağı kesindir. O halde, Tayyip Erdoğan’ın bilgisi dahilinde, O’nun verdiği izinle Öcalan’la görüşme ve müzakere yapıldığı da açık ve nettir.
Devlet Bahçeli ve yakın çalışma arkadaşları, eskiden beri “Teröristle müzakere olmaz, mücadele olur. Devlet, teröristle müzakere etmez.” diyorlardı. Tayyip Erdoğan ile yakın çalışma arkadaşları da Bahçeli ve yakın çalışma arkadaşları kadar net ve vurgulu olmasa da aynı anlama gelen sözler söylüyorlardı.
Geldiğimiz noktada hem Bahçeli ve yakın çalışma arkadaşları, hem Erdoğan ve yakın çalışma arkadaşları, kısa söylemek gerekirse Cumhur İttifakı, söylediklerinin tam tersini yaptılar. TERÖRİSTBAŞI İLE MÜZAKERE MASASINA OTURDULAR. Bu tezimi Bahçeli’nin, Erdoğan’ın ve teröristbaşının tutumuyla açıklayacağım.
Bahçeli, 1 Ekim’de Öcalan’a çağrı yaparken Öcalan’ın bu çağrıya nasıl karşılık vereceğini biliyordu. Öcalan’la bir müzakere olmadan, O’nun cevabın bilmeden Bahçeli’nin Öcalan’a çağrı yapması düşünülemez bile. Bu durum, Öcalan’la gizli müzakereler yapıldığını, bir mutabakata varıldığını açık ve net olarak göstermektedir.
Tayyip Erdoğan, Bahçeli’nin Öcalan’a yaptığı çağrıyı desteklediğini, birden fazla defa açıkladı. Tüm devlet aygıtının Tayyip Erdoğan’a bağlı olduğu, O’ndan habersiz ve O’nun izni olmadan Öcalan’la görüşme ve müzakere yapılamayacağı kesindir. O halde, Tayyip Erdoğan’ın bilgisi dahilinde, O’nun verdiği izinle Öcalan’la görüşme ve müzakere yapıldığı da açık ve nettir.
Teröristbaşının DEM Partisi heyeti tarafndan açıklanan duyurusundaki ifadeler de Öcalan ile Cumhur ittifakı arasında müzakere yapıldığını kanıtlamaktadır. Öcalan, Bahçeli’nin ve Erdoğan’ın güç verdiği yeni paradigmaya, kendisinin de pozitif anlamda gerekli katkıyı sunacak ehil ve kararlılığa sahip olduğunu söylemştir. Teröristbaşı açıklamasında “Bütün bu çabalarımız, ülkeyi hak ettiği düzeye taşıyacak ve aynı zamanda demokratik bir dönüşüm için de çok kıymetli bir kılavuz olacaktır.” cümlesini kullanmıştır. Öcalan, bu cümlede tekil değil, ”Biz” anlamında çoğul konuşmuştur. Öcalan’ın Biz’den kastı, kendisi, Bahçeli ve Erdoğan’dır. Bu da Öcalan’la müzakere yapıldığını açık ve net olarak kanıtlamaktadır. Öcalan, kendisiyle Cumhur İttifakı arasnda müzakereler yapılıp mutabakata varılmasa, herhalde böyle konuşamazdı. Söyledikleri jet hızıyla yalanlanırdı. Öcalan’la Dem Partisi arasında görüşme yapılmasına, Öcalan’ın fikirlerinin DEM Partisi aracılığıyla kamuoyuna açıklanmasına izin verilmesi de Öcalan ile Cumhur ittifakı arasında müzakere yapıldığını kesin olarak kanıtlamaktadır.
Cumhur İttifakı’nın tereöristbaşı ile müzakere masasına oturmasının bazı sonuçları olacaktır. Bunlar,
- PKK ve Meclis’teki siyasi uzantısı partinin özgüveni artmıştır. PKK ve Meclis’teki siyasi uzantısı parti iyice şımaracak ve küstahlaşacak, kabul edilmesi mümkün olmayan taleplerde bulunacaktır.
- Teröristbaşı ile müzakere masasına oturulmuş olması nedeniyle vatansever, devlete sadakatla bağlı vatandaşlarımızın devlete güveni zayıflayabilecektir.
- Teröristbaşı ile müzakere masasına oturulmuş olması, güvenlik güçlerimizin ve ordumuzun terörle mücadele azim ve kararlılığını olumsuz etkileyecektir.