23 Mart 2021 tarihli Milat gazetesinde Galip İlhaner’in yazısı (Ne mutlu Müslüman’ım diyene) Başlığını taşıyordu. Dikkatle okudum. Göklere çıkarılan bir Prof. Dr.dan bahisle konuya girilmiş ve yazı geliştirilmiş. Ben de yazımın başlığını Erbakan’ın sık kullandığı bir lafını seçtim. Yazıda hoca dini bütün olarak takdim ediliyor. Halbuki bizim hoca harbiden bir çorbacı, hem de Arap çorbasını çok seviyor.
Arkadaş! Adama zehri, genelde altın tas ile ziyafet sofrasında içirirler. Taklitçi hoca Atatürk’e özenmiş nazire olsun kabilinden “Ne mutlu Müslüman’ım diyene” buyuruyor. Arkadaş! Dini bütün diye takdim ediliyorsun amma münafıklarla ilgili hadisleri ve ayetleri görmezden geliyorsun! Müslümanlara yaptıklarına kırmızı kalem çekip görmezden geliyorsun. Sana göre münafıklar da mı ne mutlu oluyor! Onlar da biz de Müslüman’ız diyorlardı.
Bu ne perhiz bu ne lahana turşusu. Araplar tarihin hiçbir döneminde biz Türkleri din kardeşleri olarak görmediler. Bizlere soykırım uyguladılar. Çocuklarımızı kaçırıp köle yaptılar-kızlarımızı kaçırıp cariye yaptılar. Saf Arap ırkını korumak için Samarra şehrini, kurup Türkleri burada hapsettiler. Ve Haçlılarla iş birliği yaparak Osmanlı’nın kanını döküp HZ. Muhammed’in kabrini top ateşine tuttular, Hicaz Demiryolunu söküp İngilizlere hurda olarak sattılar. Filistin topraklarını Yahudi’ye sattılar ve daha niceleri.
Sen ümmet kavramından bahsediyorsun. Arapçada ümmet topluluk anlamındadır. İslam ortamında milletler(uluslar) hayırda birbiriyle yarış halindedir. Göbeğinden işeyen bir adım öne çıkar, çalışan kazanır, diğerleri ona tabi olur. 1000 yıldan fazla Türkler çalıştı –İman etti ve İslam sancağını Liyakatini kaybeden Araplardan devir aldı.
Hoca ağırlıklı olarak Erbakan’ın sözlerini tekrarlıyor, pek yeni bir şey söylemiyor, dedikleri ise zehirden farksız. Eğer İslam dünyasını ihya etmek istiyorlar ise! Türklere destek vermek ve onların Çalabımızın (Tanrı- Rab-Allah) yolunda daha da güçlenmeleri için Türklerin emir komutasında, hizmet vermeleri, İslami açıdan bir zorunluluktur. İyilikte birbirinize yardım edin ayetine uymak zorundasınız.
Birlikten birleştirmekten bahsediyorsunuz- birleşmiş aynı yola baş koymuş alt gurupları, sureti haktan görünerek ayrı parçalar olarak görüyor ve ayrışmayı hızlandırıyorsunuz. Ülke ve Ümmet(topluluk) böyle birleştirilmez.
Sırası ile: aile- sülale- mahalle-köy- kasaba-ilçe il- bölge ve ulus olarak birleştirilir. Sen hiç Rabbena’yı okumadın mı? Sonra devletin hakimiyeti altındaki topraklarda yaşayanlar ya birleştirilir! Ya da itaat ettirilir. Bu peygamberimizden beri böyledir. Allah ve resulünün dediklerinin üzerine maydanoz doğranamaz!
Ne mutlu Müslüman’ım diyene denmez! Ne mutlu Müslüman olana! Elhamdülillah diye kalben haykıran mutlu olur.
***
Benim aklım erdiğinden beri (1950) güzel yurdumda gelmiş geçmiş tüm iktidarlar iki kuruma yurt dışından aldıkları cesaretle saldırmayı kesintisiz bir şekilde sürdürmüşlerdir. Bu iki kurum Milli Eğitim ile TSK.dır(Ordumuz) her gün biraz daha yozlaşmaya devam edilmesinin ortamı hazırlanıp devam ettirilmiştir. TSK anlayış-terfi personel seçimi ve diğer hususlarda fabrika ayarlarına döndürülmeli gücüne güç katılmalıdır.
Rahmetli babamın her daim tekrarladığı bir gerçeği; ben onu deyişi ile yineleyeceğim. Hiçbir tarikat yoktur ki; hedefi devleti ele geçirmek olmasın! (Her tarikatın amacı devleti ele geçirmektir). Tarih şimdiye kadar bu gerçeğin dışında başka bir şey kaydetmemiştir.
Ordumuza silahlı veya silahsız hiçbir tarikat mensubu veya sempatizanı alınmamalıdır. FETÖ bunun en seçkin örneğidir. 15 Temmuz’a kadar hiçbir FETÖ mensubu eline silah almamıştı. Bunlar da tipik terör örgütlerine benzerler. Önce kendilerini besleyip koruyanı ısırırlar. Osmanlının gerileme döneminde, Tarikatların üzerine gidilmiş sert önlemler alınmıştır. Son çıkarılan personel kriterlerindeki irtica kavramının çıkarılması ordumuzun temeline konulan dinamitten farksızdır. Siyasal iktidar derhal bu yanlıştan dönmelidir. Tayyip Bey’in bir sözünü tek kelime değiştirerek tekrarlıyorum. Senin tarikatın kötü- benim tarikatım iyi, yanlıştır eninde sonunda sizleri de vuracaktır tıpkı bumerang gibi.
FETÖ olayı ders olmamışa benzer. Bunun şakası ve pişmanlığı olamaz. Aslında vakit bulunamaz.
Görklü Çalabımızın görkemli selamı Hatalarından dönmesini bilen pişman olacağı işleri yapmaktan kaçınan ve……… yapan evlatlarımızın üzerine olsun vesselam.
