Afganistan, Türkiye Cumhuriyeti için hayati öneme sahiptir. Bugüne kadar Afganistan hakkında pak çok şey söylendi. Yazılıp çizildi. Bunların bir kısmı yazdırıldı. Afganistan’da bizleri bekleyen tehlikelere dikkat çekilerek Afganistan’dan uzak durmamız isteniyor.
Diğer yandan Türkiye’yi uzun yıllar oyalayacak tuzakların hazırlandığı da bir gerçek. Diğer bir gerçek ise; Tüm yapılan çalışmalara rağmen Türkiye Afganistan’da hala başat güç.
Türkiye’nin Afganistan’da etkin olmasını ne Rusya- ne Amerika -ne Çin asla istemez. Pakistan hariç diğer ülkeler de istemez. Her bir ülkenin kendine göre haklı nedenleri var. Bizlerin ise; birden fazla haklı nedenlerimiz var.
Türkiye Cumhuriyeti kurulmadan önce Afganistan bölgesinde, devletimiz tarafından yürütülen ciddi çalışmalar vardı. Ata yurtlarımızı güvene almak, çıkması olası fitneleri önlemek, esir olan doğu Türkistan’ı kurtarmak, Afganistan’da yaşayan soydaşlarımızı güvende tutmak, Güney Türkistan’ı güçlendirmek gibi sorunlarımız çözmek durumundayız.
Ata yurtlarımız ve doğu Türkistan, Türkiye cumhuriyetin hayat sigortasıdır. Oğuz Kağandan buyana devam edegelen, batıya doru gerçekleşen yürüyüşümüzü, Afganistan’da durdurmayı düşlüyorlar. Onlar da biliyorlar, ancak yine de deneyip süpürmek temizlemek gerek.
Öncelikle İngilizlerin attıkları fitne tohumlarını yok etmek gerek. İç savaşa yönelen Afgan bölgesini düşmanlarımızın etkin eylemlerinden korumak gerek. Türkiye’den Afgan bölgesine çok sayıda aklı başında yurdunu ulusunu özünden çok seven din adamları ve dini önderler göndermek mutlak olarak gereklidir.
Afganistan’da birliğin beraberliğin önemini anlatsınlar, uçuruma sürüklenişi durdursunlar. Afganistan bölgesindeki Anlaşmazlıklara çözüm üretsinler. Afgan bölgesinde silahtan çok aklın işletilmesi gerek. Afgan bölgesinde İran unsuruna çok dikkat edilmeli, İran’ın sinir uçları yakılmalıdır.
Taliban ve türevleri ABD imalatıdır. Oradaki Türklere ve TSK ya saldırmaları daima olasıdır. Gereken önlem alınmalıdır. Hem de basit önlemler yeter de artar bile.
Son zamanlarda yaşanan bazı gelişmeler benim söylediğim önlemlerin alındığına-alınıyor olmasına işaret ediyor. Afgan bölgesindeki kan ve göz yaşının durdurulması üzerimize farzı ayındır. (Mutlak bizler tarafından yapılması zorunlu)
Afgan bölgesinde yaşanan göçün bitirilmesi gerek. Bölgenin kendine yeter hale getirilmesi zorunluluğu devam etmekte. Doğudan doğan güneşimizin bizleri aydınlatması için, batı yönüne(istikametine) doğru devam etmekte olan yürüyüşümüzün sürmesi için bizlere düşen görevleri eksiksiz yapmalıyız.
Yaptığımız işlerdeki eksiklikleri tamamlarken, bir yandan gelecekte yapacaklarımızın hesabını kitabını yapmalı, geleceğin aklını- insanını yetiştirmeliyiz. Hem yurt içinde hem de hedef bölgelerde adam yetiştirmeye devam etmeli insan gücümüzü koruyup geliştirmeliyiz.
Yurttaşlarımızın geleceğimizle ilgili düşler görmesin sağlamalı yüce ulusumuza yeni hedefler göstermeliyiz. Aksi durumda devlet ile yurttaşlarımızın arasına kara kedi gibi girmeye çalışanlar olacaktır.
Şimdiye kadar nasıl girildi ise! Bundan sonra da öyle gireceklerdir. Aman ha! Dikkatli olunmalı.
Görklü Çalap’ımızın görkemli selamları, yurdunu ulusun özünden çok sevenlerin sevdası uğruna çalışanların, sevdası için özlem duyanların acı çekenlerin üzerine olsun vesselam.