Firmanın biri anket yapmışmış…
‘Türkiye en çok hangi isme güveniyor’ filan diye…
Ahmet Hakan da Acun Ilıcalı ile Şahan Gökbakar ile aynı listede olmasına sevinsin mi, üzülsün mü bilememiş.
Ciddiye almış da köşesini doldurmuş.
Yiğit Bulut da güvenilir insanlar listesinde, Uğur Dündar da, Aziz Yıldırım da, Kadir İnanır da…
Tabii ‘Sıla’ya da sonsuz tebrikler’ göndermeden olmaz.
Kürt çalmış çingen oynamış diye bir laf var ya öyle bir şey işte. Ya da körler sağırlar birbirini ağırlar…
Anket nasıl yapılmış, isimleri kim seçmiş, soru biçimi neymiş, örnekleme metodu neymiş soran yok.
Bir zamanlar THY böyle saçma sapan bir anket yapmıştı.
‘Dergimizin adı ne olsun’ diye…
Daha doğrusu: ‘Skylife dergimizin adı ne olsun’ diye… Alternatif diye sunulan isim listesinde başta da Skylife…
Türk Hava Yolları çıkaracağı derginin adını böylece halka danışmış oluyor ve katılımcı demokrasinin en nadide örneklerinden birini ortaya koyduğuna inanıyordu.
Soru şu: THY Skylife Dergisi’nin adı aşağıdakilerden hangi olsun:
Skylife
THY Magazin
THY Skylife
THY Cityscope
Böyle şıklar arasından ankete katılanlar da Skylife ismini tercih etmişler doğal olarak.
Şıklar birebir böyle olmayabilir ama hatırladığım kadarıyla buna benzer isimlerdi.
Böyle anket olur mu?
Sonucu belli.
Dergiyi çıkaranlar zaten Skylife ismini beğenmişler en başa yerleştirmişler, şıklar arasında da ona alternatif olabilecek bir isim koymamışlar.
Türkçe’de sanki gökyüzü ile ilgili, uçmakla ilgili hiçbir kelime yok.
Gökyüzü ne güzel bir kelime!..
Başka yok mu?
Samanyolu yok, Gökkuşağı yok, Kanat diye bir kelimemiz yok, Uçan halı, Çobanyıldızı yok…
Âsuman yok, Yedikat yok… Arş yok, Çember, Felek, Ayyıldız,
Sema yok… Merih, Ufuk, Yeni Ufuklar yok…
Türkkuşu, Mavi Kanatlar…
Onlarca uçmakla, gökyüzü ile ilgili kelime bulabilirsiniz değil mi?
Samanyolu dediysem de paralel endişesi sarmasın hemen sizi…
O zamanlar Samanyolu televizyonu var mıydı, yok muydu?
1983 yılından beridir THY Magazin THY Skylife olarak çıkıyor zaten.
Dergiyi çıkaranlar güya halkoyuna başvurmuşlardı…
Ben de uçaktaydım.
Bir baktım dergide böylesi saçma bir soru…
O gün dergiye onlarca kelime yazıp ankete katıldım.
Elbette bildiklerini okudular.
Derginin adı Skylife olarak kaldı.
Ne oldu: Cevap hazır.
“Halk seçti…”
Katılımcı demokrasi işte böyle bir şey…
Şimdi Türk halkı inandıklarını seçmiş…
Kime güveniyormuş, inanıyormuş ortaya koymuş…
Liste âkiller gibi bir liste…
Bence listeyi Sayın Cumhurbaşkanımız yabana atmasın, sarayda bir ziyafet versin…
Yeni akil heyeti bunlar teşkil etsin.
Aziz Yıldırım, Uğur Dündar, Sıla…
Herkesin güvenirliliği kendine elbette…
Fakat kim inkâr edebilir ki, kadın programlarını bir zamanlar seyredenlerin “sana yarın bir buzdolabı gönderecem anacım” diye stüdyoyu inleten Seda Sayan’ın güvenirliliği konusundaki velûdiyetini?…
Göndermiş midir, göndermiştir…
O Ses Türkiye yarışmasını izleyenler Muraz Boz’a güveniyorlar hoş…
Ne yapsınlar kime güvensinler?
İyi ki bu listede İsmet Özel yok, Sezai Karakoç yok, askerlerden de, şehitlerden de kimse yok…
Bir zamanlar kurumsal olarak anket yaptırırdı bazıları bu firmalara ve ‘en güvenilir kurum: ordu’ çıkardı.
Yüzde ellisi bu tarafta, yüzde ellisi de öbür tarafta olan bir ülkede keskinleşen aidiyet kompleksi yüzünden güzidenin pespayeyi itelemesi mümkün mü?
Keskinleşen ve kemikleşen bir aidiyet kompleksinin insan kalitemiz üstündeki yok edici tesirini hangi üniversite araştırıyor acaba?
Zannederim onlar, bildiri ve karşı bildiri yazmakla ve olanı seyretmekle mükellefler…
Elbette her taraftan taraftarlık duygularını kamçılayacak insanların en güvenilir olmasından daha tabii ne olabilir?
Bu listeye girmenin bin bir fenomeni olabilir. Bunların ayırdına kim varabilir. Kim nedenini, niçinini açıklayabilir?
Değer mi?
Türkiye içten dıştan kuşatılıyor, elbette ki en iyi taktik: ‘Timur’un Sivas halkıyla muhabbeti’ babından yeni fasılların açılmasıdır.
İşgal edilecek bir ülkenin toplumsal psikolojisinin söz konusu işgale hazır hale getirilmesi gerekmektedir.
Yine de küçücük bir ümit ışığı vardır da şu: Demek ki insanlar, hâlâ güveneceği insanların olduğu fehimi içinde mutlu mesut hayatını idame ettirebilme hünerine sahiptir.
Nü güzel insanın insana güvenmesi…
