Türkiye ile İsrail anlaştı.
Ama nedense cuma namazlarından sonra gösteriler yapılmıyor.
Demek ki Türkiyeli Müslümanların o örgütsel yapılarının derin devletçi bir tabiatları varmış.
İsrail ile anlaşmaya en çok onlar sevinmişler…
Ya vatandaşa gelince…
Kalbi temiz milletin aşırı siyonizmle de anti siyonizmle de işi olmaz.
O bütün komşularının kahrından yarınlar inşa etmez.
Çocuk ve Oyuncak
Çocuklar bazen oyuncaklarını paylaşırlar bazen paylaşmazlar.
“PARTİMİ kimsenin oyuncağı yaptırmam” demiş hörmetli prezidant.
Demek istiyor ki onunla sadece ben oynarım…
AB Çökecek Hayali
İngiltere AB’den ayrıldı ve AB, evet bir krizin içine girdi.
Bizimkiler hemen davul çalmaya zurna çalmaya başladılar.
AB yıkılıyormuş.
Filan…
Son hafta Türk basınının kalemşorları ağız birliği etmişçesine AB’nin yıkılacağından ve Türkiye’nin önder ülke olacağından bahsediyorlar.
Meclis başkanı da ister istemez bu vaveylaya iştirak etti.
Dünya bizim lider olmamızı istiyor gibisinden…
Adamlar sütre gerisinden gülüyorlardır.
“Ne büyük dâhiler yetiştirmiş bu millet…” diye ne kadar saygı duyuyorlardır milletimize…
Hani o ismini bir türlü koyamadığımız milletimize…
Yeni İller
İki ilimiz daha oluyormuş.
Ama bunların arasında Ahlat yokmuş.
İl yapma kuralı muhtemelen nüfuslarına göre belediyelere ödenek ayrılmasına benzer saçma sapan bir kural olsa gerek.
Mevcut nüfuslara göre sevkülceyş planlamak kadar abesle iştigal olmaz.
Cazibe merkezleri oluşturmak ve gelecekte nüfusu oralara çekmek bir ülke için daha doğru politikadır.
Yeni il merkezleri arasında Ahlat’ın bulunmaması birkaç açıdan hatadır.
Hem bu coğrafyayı ve bu coğrafyalarda yazılmış tarihi bilmemek demektir.
Hem de mevcuda göre de yanlış saymaktır.
Zira doğru saysalardı Ahlat’taki mezar taşları onlara hakikatı anlatacaktı.
Nüfusunun aslında milyonu bulduğunu…
Sadece o açık hava müzesinde üç yüz bin baş var.
Bizi seyrediyor.
Ahlat bin yıl önce ecdadın ilk konuşlandığı merkezdi bu Anadolu coğrafyasında.
Şimdi başkent olmayı hak eden, daha doğrusu başkent yapmakla istikbalimizin ve istiklalimizin kurtulmasına işaret eden bu şehir yeni iller arasına alınmamış.
Çok vahim bir hata…
Demek öteden beri yazdıklarımızı okumuyor bu zevat.
Alacağı olsun…
İktidar Kompleksi
İki ilimiz daha oluyormuş.
Ama bunların arasında Ahlat yokmuş.
İl yapma kuralı muhtemelen nüfuslarına göre belediyelere ödenek ayrılmasına benzer saçma sapan bir kural olsa gerek.
Mevcut nüfuslara göre sevkülceyş planlamak kadar abesle iştigal olmaz.
Cazibe merkezleri oluşturmak ve gelecekte nüfusu oralara çekmek bir ülke için daha doğru politikadır.
Yeni il merkezleri arasında Ahlat’ın bulunmaması birkaç açıdan hatadır.
Hem bu coğrafyayı ve bu coğrafyalarda yazılmış tarihi bilmemek demektir.
Hem de mevcuda göre de yanlış saymaktır.
Zira doğru saysalardı Ahlat’taki mezar taşları onlara hakikatı anlatacaktı.
Nüfusunun aslında milyonu bulduğunu…
Sadece o açık hava müzesinde üç yüz bin baş var.
Bizi seyrediyor.
Ahlat bin yıl önce ecdadın ilk konuşlandığı merkezdi bu Anadolu coğrafyasında.
Şimdi başkent olmayı hak eden, daha doğrusu başkent yapmakla istikbalimizin ve istiklalimizin kurtulmasına işaret eden bu şehir yeni iller arasına alınmamış.
Çok vahim bir hata…
Demek öteden beri yazdıklarımızı okumuyor bu zevat.
Alacağı olsun…
Agro Endüstri Merkezi
Güneydoğu Anadolu Projesi rafa kalkmış gibi.
Oysa asıl şimdi gündeme getirmek lazım.
Güneydoğu Anadolu Projesi ile Doğu Anadolu Projesi’ni hatta Orta Anadolu Projesi’ni entegre edip ülkesel bütünlüğe kavuşturmak icap eder.
Bütün bu bölgelerdeki ürünlerin işleneceği ve dünya pazarlarına ulaştırılacağı bir agro endüstri merkezinin behemahal kurulması şart.
Bu da Ahlat Erciş Adilcevaz Malazgirt’i de içine alan bölgede yani Van Gölü’nün kuzey hattında olmalıdır.
Tatvan’dan Van’a kadar agro endüstri bölgesi…
Kocaeli’yi geçmelidir.
Avrupa’nın nasıl iki başkenti varsa bizim de olmalı…
Strazburg ile Brüksel gibi…
Ankara elbette başkent olarak durmalı lakin ‘gidemediğin yer senin değildir’i sadece askeri göndermekle yapmamalıyız.
AHLAT’a agro endüstri merkezi kurulmalıdır.
Bin yıllık borcumuzu da ödemeliyiz.
