Tarih, bir milletin üzerinde derin incelemeler yapması ve ibret alması gereken en temel kaynağıdır…
AKP’nin Diyarbakır’a davet ettiği Barzani’yle beraber vermiş olduğu resmi hatırlayın. Kedi seven aşiret reisine ülkemiz üzerinden itibar kazandırılması, vatansever Türk milletini nasıl da isyan ettirmişti.
Bu kareler (tıpkı düşmanın 13 Kasım 1918’de İstanbul’u işgali gibi) vatandaşta: “Memleketin Güneydoğu’su gözümüzün önünde işgal ediliyor.” hissini uyandırmıştı. Bugünlerde yaşanan olaylar ise, işgalin sadece coğrafyamız üzerinde değil, eğitimden, ekonomimize, yargımıza kadar; kısacası bütün bir milli irademizi kapsadığını göstermekte.
Anlaşılan o ki, işgalcilerin güç savaşı iyice kızıştı. İktidar PKK’ya yaklaşarak tarafını ‘Cemaat’ yerine İmralı’dan yana çevirdi ki, çok geçmeden Sayın Erdoğan’ın ‘T cetveli’ kırılıverdi. ‘Pandoranın kutusu’ açılınca da, daha ilk adımda, cetvelin kirli kasaları ayağa(!) düştü… Bunca dökülen kirli çamaşırlara rağmen, hala birileri, durumu yalanlayıp; ‘Bizim arkamızda Allah var’ edebiyatı üzerinden mağduriyet rolleri kesmiyor mu?..
"Bir insanın inançla olan münasebeti kıldığı namazla, tuttuğu oruçları ölçülmez. Onun dirhemle, dinarla (parayla) ilişkisine bakınız…" Hz. Muhammed
Tabi bu arada yine birileri, hem birbirlerini, hem de devleti yerken, olanın yine bu milletin masum çocuklarına olacağını hepimiz adımız gibi biliyoruz. Bizim beklediğimiz an, hesap vakti geldiğinde bu kirli düzenin içinde kim varsa hepsinden tek tek hesap sorulacağı andır…
Bu arada iktidarın kirli düzenine operasyon düzenleniyor diye sevinenler, devlet içinde oluşturulmuş olan paralel devlet yapılanmasını da iyi görmelidir. Birileri ne kadar kör, sağır kesilse de, bir gerçek var ki, ABD’nin cemaat eliyle devlet içerisinde oluşturduğu güdümlü örgütlenme meşrulaştırılmak istenmektedir.
Tabi bu arada yine birileri, hem birbirlerini, hem de devleti yerken, olanın yine bu milletin masum çocuklarına olacağını hepimiz adımız gibi biliyoruz. Bizim beklediğimiz ansa, hesap vakti geldiğinde bu kirli düzenin içinde kim varsa hepsinden tek tek hesap sorulacağı andır…
Elbette bu enkazdan bir şekilde kurtulacağını düşünenler olabilir. Her fırsatta dalga geçercesine sandığı işaret edip, millet iradesiyle alay etmeye çalışanlara, yine millet vicdanını hatırlatmak isterim. Bu vicdanı hiç kimse, bir ayakkabı kutusuna sığdıramayacaktır.
Parayla yatıp kalkıp, bu yolla insanları susturacaklarını sananlar; oluşturulan kargaşa ortamıyla, Türk Milletinin Güneydoğu resmini unutacağını da sanmasın… Biz biliriz ki, parayla yapılan hesaplar ancak pazara kadardır.
Parayı elinin kiri olarak tanımlamış engin bir gönül bolluğuna sahip bu ülke insanı açlığa, yoksulluğa katlanır da, vatan toprağının, şühedasının hainler tarafından çiğnenmiş olmasını hiç kaldıramaz.
Elinden kayıp giden birlik, beraberliğine kahrolan Türk Milletinin aklında, “Çanakkale’de boşuna savaşmış olamayız!" düşüncesi varken; şimdi, ülke yönetiminde söz sahibi olmak milli ruh, ciddiyet ve sorumluluk ister. Koltuk doldurmak, göz doldurmak, gönül doldurmak değil mesele; bazı şeyleri erken fark edip, bir sonraki adımınızı da iyi hesap etmeniz gerekiyor.
Türk Milletinin liderliğine soyunanlar anlayın artık, bu millet sizde, “Geldikleri gibi giderler!.." diyen, Atasının kararlılığını görmek istiyor…
