Bayram önce duygularımıza gelir.
Hani o sabahın ilk saatleriyle birlikte eda edildikten sonra bayram namazı, camilerden sokaklara, hanelere, yuvalara bir sevinç, bir bahar mutluluğu dolar da, çocuk gamzelerine gül’ler konar ya; işte odur bayram. Aslında bütün bayramlar gökkuşağı gibi rengârenktir de marifet, duygulara bu güzelliği fark ettirmekte; gözlerimizi sarıya, maviye, yeşile, kırmızıya pembeye açılmanın şükrünü bildirmekte.
Peki hiç yokluklar, ayrılıklar, yalnızlıklar, savaşlar ve zalim gurbetlikler yok mu? Üşüten onlardır aslında bizleri, bayramlarda olsak dahi, hiç değişmeden aynı sızı, aynı kaygı… En başta arifesinde bir yoklar bizi, sonrasında bir bakmışız; en çok kattığı huzurun yanında özlemi ve hasreti de sürükleyip getirmiş, “yok olan” o en zayıf, en ücra yanımızı oyar da oyar… “İyi de bayram tek kişilik değildir ki!..” Kapılar açılmalı, yürekler buluşmalı ve insan çokluklar içinde kalıp yokluklarını unutmalı…
Sonrasında bir de bakarız ki, olmadık sevinçler taşınır, gülümsemeler konar yanağımıza…
Derken yanaktan yanağa, ellerden ellere uçuşur, bir başka kanatlanır bayramlar yüreklerimizde…
Peygamber Efendimiz’in "bayramda yapılması gereken en faziletli şey nedir?" sorusuna, "Müminlere sevinç taşımaktır" diyerek buyurdukları gibi;
Kırdığımız kalpler, birer tatlı söz bekler!
Unuttuklarımız tek bir adımda hatırlanmak ister!
Hastalar, kader mahkûmları, yaşlılarımız; kısacası bütün yalnızlıklar paylaşılmak ister.
Sakın ola ki çocukları şekerlemeden geçmeyelim, hele hele karşı komşuyu, mahalle bakkalını hiç atlamayalım.
Çünkü, dokunabildiğimiz eller kadar, sevebildiğimiz yürekler kadar büyür, ve güzelleşir bayramlarımız.
****
Bu benim babamsız ilk bayramım ve ilk kocaman yalnızlığım… Okşanmayan saçlarım, dokunulmayan yüzüm, öpemediğim elleri, sarılamadığım yorgun bedeni… Çocukken öptüğüm ellerden alamadığım “bayram harçlığı” kadar fakirim bu bayram…
Her şeye rağmen bugün, “gözlerimde ve yüreğimde” sizlere sunduğum ve de paylaştığım bayram; onun hasta yatağında, daha hayata gözlerini yummadan sadece birkaç saat öncesinde, yanağıma dokunarak hissettirdiği sevgisinin eseridir. Onun bu dokunuşu aynı zamanda, bundan sonraki her bayram da benim bayramlığım olacaktır.
Sevgiyle dostlarım, sevgiyle… Bayramınız mübarek olsun!
