İlk yayın hayatına başladığı 06 Haziran 2009 tarihinden 4 ay sonra “Haberiniz”in kadrosuna katılmıştı Behçet Kemâl Gürsoy… İlk yıl Haber Müdürlüğü yapan Gürsoy, 6 Eylül 2015 tarihine kadar “Sorumlu Haber Müdürlüğü ve Genel Yayın Yönetmenliği” görevini yürüttü.
Altı yılda çetin mücadeleler verdik. Sevenlerimiz olduğu kadar, başarılarımıza ket vuranlar da oldu. Ama Allah’a şükürler olsun ki bugün 100’ü aşkın genç kalemin Ülkücü Hareket ile tanışmasına vesile olduk. Genç yazarlara kucak açtık; onlara bazen ağabey, bazen de baba olduk.
Bu ortak mücadele 6 yıl 3 ay sürdü. Benim çözemediğim ve anlayamadığım bir sebeple Behçet Kemâl Gürsoy 6 Eylül 2015 günü, Facebook kişisel sayfasına yazdığı tek kelimelik “Yoruldum” cümlesi ile aramızdan koptu. Bu haber sitesi hiçbir zaman kimseye bir rant sağlamadı. Amacımız sadece, uğruna ölümü göze aldığımız dâvâmıza ve Ülkücü Harekete hizmet idi. O yüzden Ülkücü Hareket adına kendisinin vermiş olduğu 6 yıl 3 aylık hizmet için teşekkür eder, bundan sonra çizeceği yolda yol açıklığı dileriz.
Büyük dâvâ adamı, can dostum ve Ülküdaşım Harun Kılıç aramıza 27 Aralık 2011 tarihinde köşe yazarı olarak katıldı. Köşe yazarlığı ile yetinmedi haberleri ve fotoğrafları ile kısa zamanda okuyucuların beğenisini kazandı. Yaptığı haberler ve röportajlar tam bir profesyonellik ürünü idi.
Dünden itibaren Harun Kılıç Behçet kemâlGürsoy’un görevlerini teslim aldı. Gürsoy’a “Güle güle” derken, Kılıç’a da “Yeni görevin hayırlı olsun, Allah utandırmasın” diyoruz. İşte kendi kaleminden Harun Kılıç’ın özgeçmişi:
Kısa Özgeçmişim
Değerli okur, bir dönem Ankara ile Kırşehir arasında gidip gelen Kaman ilçesinin Değirmenözü Köyünde işçi bir babanın oğlu olarak dünyaya geldim.. Aydın bir adam olan büyükbabamın isteği doğrultusunda kayıtsız olarak gittiğim köy mektebinde başlayan tahsil hayatıma; çeşitli nedenlerle kesintilere uğrasa da Ankara’da devam ettim. Ardından bir Kamu Bankasında çalıştım ve 2006 yılının ilk gününde Emekli Sandığından ¼ üncü dereceden emekli oldum. Evliyim, benim gibi üniversite mezunu olan biri evli, biri nişanlı, biri de bekar olan 3 oğlum var..
Dostlar, yazma, çizme işlerine lise çağlarında başladım. Okuduğum yıllarda çeşitli mesleklerde çalışmanın yanı sıra Ankara’nın Bab-ı alisi olan Rüzgârlı Sokak’ta bir matbaada 1,5 yıl kadar (eski matbaacılar bilir kurşun zehri soluyarak) çalıştım. Bastığımız ders/fikir veya şiir kitaplarının yazarlarıyla tanışma imkânımız oldu. Bu bizde yazma-çizme işini daha da kamçıladı.
Müstear adlarla, çeşitli gazete ve dergilerde yazılar yazdım. Daha sonra internet ortamının başlamasıyla bu sefer de (memur olmamız ve yasak olması hasebiyle) yine müstear adlarla yazıp çizme işine devam ettik. Yukarıda bahsettiğim gibi bankadan emekli olunca, asil Türk milletinin vazgeçilmezleri olan ezan-vatan-millet-bayrak sevdalısı sitelerde köşe yazısı yazmaya devam edip, haber veya röportaj yapma işini, yazılı ve sanal basında sürdürdük.
Bu bağlamda, yapmış olduğum birçok haber veya röportaj Ortadoğu Gazetesinde yayımlanmıştır. Ha keza Bizim Çankırı Gazetesinde yüzlerce makalem yayımlanmıştır. Beri taraftan aynı zamanda Türkiye’de internet gazeteciliğinin iyice yaygınlaşmasıyla bu türden yayın yapan sitelerde de yazılarımız yayımlanmıştır…
Şimdiye değin yazmış olduğumuz yazılarımızdan oluşan bir kitap basılmayı beklemektedir..
Gelelim haberiniz.com.tr ile buluşmamıza;
Bizim Çankırı Gazetesinde basılan yazılar aynı zamanda internet ortamında da okuyucularına ulaşmaktaydı. Ben de yazdığım yazıların linklerini elmek yoluyla çeşitli vesilelerle elde ettiğimiz adreslere yollamaktaydım. Tarihini net olarak hatırlamadığım bir gün, sitemizin sahibi Feridun Yıldız bana bir elmek atıp “… yazınız sitemizde yayımlanmıştır. Eğer bizde de yazmak isterseniz, yazılarınızı bize gönderiniz” diyerek cevap verdikten sonra haberiniz.com.tr.’de de yazılar yazmaya, haberler yapmaya başladık. Tahminen 4-5 sene öncesine kadar dayanan bu zaman dilimi içerisinde; sanalda başlayan dostluğumuz, gerçek hayata yansıdı. Birbirimizi tanıma fırsatımız oldu. Sitemizin diğer yazarlarıyla temas imkânımız oldu ve bu günlere geldik.
Bu günden itibaren tarafımıza verilen görevi, bayrağı devraldığımız Kemal Gürsoy abimizi aratmayacak şekilde sürdürmeye çalışacağız.
Yapıcı olmak kaydıyla her türlü eleştiriye açık olduğumuzu şimdiden belirtir. Saygı, sevgi ve muhabbetlerimi sunarım.
| Ne doğrarsan aşına, o çıkar kaşığına Türk atasözü |
