Günlük hayata dokunmayan devletten devlete yavaş süreçlerin adım adım işletilmesi yerine hızlı bir ekonomik bütünleşmenin doğuracağı sinerjik etki ile Türk Devletler Teşkilatının milli gelir toplamını kısa sürede 2,5 trilyon dolara, bir başka ifade ile bu günkü değerlerle dünya toplam milli gelirinin %2,5’una ve kişi başına düşen ortalama milli geliri 12.500 dolara yükseltmek mümkündür.
2011 yılından beri toplanmakta olan Türk Devletler Teşkilatının Zirve Sonuç Bildirilerinde alınan kararlar pek çok sorunun çözülmesi için adımlar atıldığına ilişkin bilgiler vermekle birlikte Özbekistan’da ortaya çıkan sorunlara veya diğer ülkelerdeki benzer sorunlara çözüm üretmekten çok uzaktadır. Son düzenlenen 10. Zirvenin Bildirisinden örnekler vererek bu durumu açıklayalım.
“Sürdürülebilir kalkınmanın temel unsuru olarak Orta Asya bölgesinde istikrarı, güvenliği ve etnik gruplar arasında uyum sağlayacak Orta Asya’nın Kalkınması için Dostluk, İyi Komşuluk ve İşbirliği Anlaşması imzalanmıştır”. Bu anlaşmadan öncelikle beklenilen Özbekistan ile Kırgızistan arasındaki nüfus geçişlerinin uzlaşma ile sona erdirilmesi ve bölgedeki istikrarsızlığa son verilmesidir. Oysa Özbekistan ile Kırgızistan arasındaki sorunlar en şiddetli bir şekilde ve zaman zaman sıcak çatışmaya dönüşerek devam etmektedir.
Günlük hayata dokunmayan devletten devlete yavaş süreçlerin adım adım işletilmesi yerine hızlı bir ekonomik bütünleşmenin doğuracağı sinerjik etki ile Türk Devletler Teşkilatının milli gelir toplamını kısa sürede 2,5 trilyon dolara, bir başka ifade ile bu günkü değerlerle dünya toplam milli gelirinin %2,5’una ve kişi başına düşen ortalama milli geliri 12.500 dolara yükseltmek mümkündür.
Benzer şekilde Türk Devletleri arasındaki ticari, ekonomik ve yatırım işbirliğinin teşvik edilmesi amacıyla 16 Mart 2023 tarihinde Ankara’da imzalanan Türk Yatırım Fonu Kuruluş Anlaşmasının imzalanmasını olumlu bulmakla birlikte, başlangıçta atılması gereken adımın üye ülkelerde yapılacak altyapı ve kalkınma yatırımlarının (özellikle eğitim, ulaştırma ve haberleşme alanında yapılacak yatırımların) Dünya Bankası ve EBRD gibi kuruluşlarla işbirliğinden elde edilecek fonlarla birlikte yatırımları hızla tamamlanmasını sağlayacak Türk Kalkınma ve Yatırım Bankasının kurulmasına karar verilmesi daha doğru olurdu.
Bu girişim devletler arasında kurulan son derece etkisiz ve ağır işleyen ilişkilerden daha hızlı bir şekilde kişilerin hayatına dokunacak ve hayat standardını daha kısa sürede yukarı taşıyacak bir adım olurdu.
İşte birlik fikrinin hayata geçirilmesinin üç temel ilkesi vardır. Bunlar daha önce kurulan benzer yapılanmalarda da ortaya konulduğu üzere İnsanların Serbest Dolaşımı, Sermayenin Serbest Dolaşımı ve Malların Serbest Dolaşımıdır. 11 Kasım 2022 tarihinde Semerkant’ta gerçekleştirilen 9. Zirvede kararlılıkla atılan malların serbest dolaşımı amaçlı Ticaretin Kolaylaştırılması Stratejisi’nde özetlenen stratejileri uygulamakla görevlendirilen Ticaretin Kolaylaştırılması Komitesi’nin (TKK) kurulması da önemli olmakla birlikte yeterli değildir. Bu kapsamda 10. Zirvenin Sonuç bildirisinde “…ticaret süreçlerinin kolaylaştırılması, engellerin azaltılması ve Türk Devletleri arasında ticaret için daha elverişli bir ortamın teşvik edilmesinde oynayacağı paha biçilmez rol” kabul edilerek…Genel Sekreter’e 11. TDT Zirvesi’nde TKK tarafından kaydedilen ilerlemeler hakkında Devlet Başkanları Konseyi’ne (DBK) rapor vermesi talimatını” vermişlerdir. Yani bir bakıma alınan karardan 3 yıl sonra nasıl bir ilerleme sağlandığı ele alınacaktır. İnsan hayatındaki etkilerinin ortaya çıkması ise onlarca yıl alabilecek bir süreçtir.
Devam Edecek