21. Yüzyılda kimin kılık kıyafet ile derdi olur ki ? Bir zat, adını vermeye gerek yok ama Kenan Evren ve malum arkadaşları tarafından önü açılan bir siyasetçi… Yahu bre adam, derdin nedir diye sormazlar mı adama?
Muhalefetin bugünlerde ekonomi, adalet ve demokrasi üçgeni içerisinde oluşturduğu söylemin dışında düşünce ifade eden bir zat Türkiye’de gündemi bir anda meşgul etti. Elbette herkes farklı düşüncelerini ifade edebilir. Bu arkadaşın derdi nedir bilinmez ama belki eski dönemdeki siyasi lordluğunu özlemiştir. Kendi döneminde vermediği hesaplara belki bir yenisini katmak istemiştir. Cem Yılmaz diyor ya “beyni yok FİKRİ var” aynı o misal. Yahu Barış sen de ne yüklendin adama diyebilirsiniz fakat düşünce hürriyeti bir inancı veya kişileri aşağılamak değildir.
CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu’nu tebrik etmek gerek, meseleyi hiç uzatmadan lamı cimi olmadan kesip atmış. Şöyle diyor: “Böyle bir ayrımcılığı asla kabul etmiyor ve doğru bulmuyorum. Çağın neresindeyiz biz? Kişi başörtüsü takar ya da takmaz. Bu onun tercihidir” dedi.
Ülkemizin daha önemli sorunlarının bilincinde olmak gerek. Muhalefet suni gündemlere fırsat vermemeli, ekonomi, adalet ve demokrasi söylemindeki politikalarına devam etmelidir. Peki muhalefetin kendi içinde öz eleştiri yapması gereken hadiseler yok mu? Elbette var. Her yapıda olduğu gibi çürükler çarıklar elbette var. Muhalefetin kendi iç dünyasındaki sorunlara ilerleyen haftalarda değineceğim. Ana konudan sapmadan birkaç cümle daha söylemem gerekirse muhalefet, haklı olduğu konularda söylem birliği oluşturduğu politik sorunları da kendi iç meselelerinde olan sorunları da ivedikle çözmelidir. Zonguldak merkezde, Kozlu’da ve Kdz Ereğli’de işim gereği birçok pazarcı ile sürekli sohbet ediyoruz. Halkın içinden biri olarak halkın iliklerine kadar hissettiği ekonomik sıkıntıyı görüyorum. Ekonomik olarak yapısal reformlara acil ihtiyaç vardır. Halk bunu istemekte ve dillendirmektedir. Beyni olmayıp FİKRİ olanların suni gündemlerine yer verilmeksizin. Ekonomi, adalet, demokrasi (parti içi demokrasi de dahil) etrafında şekillenen söylemlere dönülmelidir.
