1 Mayıs 1977’de Taksim Meydanı’nda ne olmuştu? Merkez, Sosyal Demokrat, Sosyalist, Marksist basından beslenen büyük kitleye göre; Taksim’de barışçıl gösteri yapan işçilerin ve solcu örgütlerin üzerine Taksim Meydanı’ndaki Intercontinental Oteli’nden ve Sular İdaresi’nin üzerinden derin devletin ve yabancı istihbarat servislerinin ateş açması sonucunda onlarca insan ölmüş ve yaralanmıştır. Failler asla bulunamamıştır. Her sene 1 Mayıs yaklaşırken bu algı tekrar tekrar güçlendirilecek şekilde gazetelerde haberler çıkar. Sol örgütler, kendilerine yapılan saldırıyı da anmak için 1978’den buyana her sene 1 Mayıs gösterilerini Taksim’de kutlamak isterler.
1 Mayıs konulu bir çok tartışma dinlediğim, bazılarına katıldığım halde hiç emekli emniyet müdürü İsmail Hakkı Civil’in “Gerçekler-Bir Emniyet Müdürünün Anıları” adlı kitabında anlattığı kadar açık, doğru ve dürüst bir 1 Mayıs anlatımı okumamıştım. Civil’i benim cümlelerim ile dinleyelim: “1Mayıs DİSK ve Moskova yanlısı örgütler tarafından destekleniyor, diğer Marksist gruplar bu mitingi destekliyorlardı. Ancak Maoist olarak bilinen grupların mitinge katılması durumunda olaylar çıkacağı her yerde konuşuluyordu. İstanbul polisi ayağa kalmıştı. 1 Mayıs’tan dört gün önce Rusçu gruplar, Aksaray civarında bir Maoisti öldürünce gerginlik daha da artmıştı.
Gerilimli ve sürekli bomba ihbarlı saatlerden sonra kalabalık Rusçu gruplar Sıraselviler, Tarlabaşı, ve Şişli istikametlerinden Taksim’e gelmeye başlarlar. Maoistler ise Vezneciler ve Karaköy’de toplanarak, Taksim’e yürümek için girişimlere başlarlar. Öğlen saatlerinde meydanda 1 milyon insan toplanmıştır. DİSK Başkanı Kemal Türkler konuşurken, polis tarafından dağıtılan Maoist grubun çok daha kalabalık olarak Taksim Meydanına doğru yaklaştığı görülür. Grubun önüne geçen polis sayısı grubu engellemeye yetmediği için geri çekilir. Grup, Taksim Meydanına girer ve Kemal Türkler’in konuşma yaptığı kürsünün önünden Sular İdaresine doğru yürür. Yürürken slogan atarak Kemal Türkler’in konuşmasını kesmeye çalışır. Kemal Türkler konuşmasını sonlandırır ve kürsüden inmeden meydandakileri “devrim yemini” ettirmeye başlar.
Bunun üzerine Maoist grubun lideri kürsünün bulunduğu yerin çaprazında bulunan bir belediye otobüsünün üzerine çıkarak kendi grubuna devrim yemini ettirmeye başlar. Tam o sırada Rusçu ve Maocu grupların temas noktasından silah sesleri yükselir. Halk kaçacak yer aramaya başlar. Gümüşsuyu caddesi tarafı belediye araçları tarafından kapatıldığından ara sokaklara girerler. Bunlardan birisi de Kazancı Yokuşu’dur. Hemen girişte birkaç basamak vardır. Burada basamaklarda yığılma olur altta kalan 34 kişi ezilerek kendi arkadaşları tarafından öldürülür. Ölenlerin arasında hiç militan yoktur.”
Peki, nasıl olur da Sular İdaresi’nin üzerinden onlarca kişi binlerce mermi sıkarken, İntercontinental Otel’den binlerce mermi sıkılırken, hiç kimse kurşun yarası ile ölmez. Pardon iki kişi hayatını kaybeder. Bunlar, birisi Nazmi Arı olmak üzere İntercontinental Oteli’nin önünde bekleyen iki polis memurudur ve göstericiler tarafından öldürülmüştür. Üstelik üzerlerine saldırıldığında İntercontinantal Otel’e sığınmak istemişler ancak DİSK’e bağlı Oleyis sendikalı işçiler tarafından otele girmeleri engellenmiştir. Arkadaşları gözlerinin önünde öldürülen polisler Kemal Türkler’e saldırmak isterler. Polis şefi Necati Karahasanoğlu arkadaşlarını durdurur.
Bu da başka ve daha doğru bir 1 Mayıs 1977 resmidir.