Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın başbakanlığı döneminde basın sözcülüğünü yapan Akif Beki, birkaç yıl öncesine kadar koyu Diyanet karşıtı olan AKP’lilerin radikal Diyanetçilere dönüşmesini yazdı.
AKP’nin “sembol” isimlerinden Merve Kavakçı’nın, 7 yıl önce “Diyanet dini kontrol altında tutmak için oluşturulmuş bir yapıdır, elbette kapatılmalı” dediği demeci hatırlatan Beki, yaşanan değişimi “laikliğin intikamı” olarak tanımladı!
Akif Beki’nin Karar’daki yazısı:
Çok değil, 7 yıl öncesine kadar Merve Kavakçı gibi sembol bir isim bile “Diyanet kapatılsın” diyordu.
1999’da seçildiği Meclis’ten başörtülü geldiği için çıkartılan, eski Fazilet şimdiki AK Partili Kavakçı, evet!
28 Şubat askeri vesayet rejimine direnişin baş kahramanlarından biriydi.
2013’te, Habertürk’ten Kübra Par’a şöyle demişti:
“Elbette kapatılmalı. Diyanet, dini kontrol altında tutmak için oluşturulmuş bir yapıdır…Cemevleri de ibadethane yapılmalı…”
Diyanet’i, hala din özgürlüğüne karşı bir kurum olarak görüyor mu, emin değilim. Kavakçı, atıldığı vatandaşlığa 2017’de döndürülüp Malezya’ya büyükelçi atandı.
Fakat bugünün AK Partili birçok hızlı Diyanetçisi, eskiden Kavakçı’yla aynı görüşteydi.
Diyanet’i, devletin din üzerinde tekel kurma aracı olarak görüyorlardı. Bir vesayet kurumu olarak…
Sadece dini kontrol altında tutmak için değil, resmi bir din yorumunu diğer yorum ve görüşlere dayatmak için de kullanılan bir araç…
Bugün sekülerler, Diyanet’in varlığını laikliğe aykırı buluyor. Eskiden muhafazakar siyaset böyle düşünürdü. Laiklikte, din devlete karışamaz ama devletin de dine karışmaması şartıyla diye.
Yani laiklikliğin en sevdikleri yanı, devletin dine karışmamasını da gerektirmesiydi. Kalplerini, belki de birgün Diyanet’i bu sayede kaldırma hayali laikliğe ısındırıyordu.
Dini hayatın devlet kontrolünden çıkması, meydanın cemaat ve tarikatlara kalması fikri, muhtemelen birçok sekülere sıcak gelmeyecektir.
Oysa, şimdi onlar dini devletten bağımsızlaştırmayı, Diyanet’ten özgürleştirmeyi savunuyor.
AK Parti siyaseti, eskiden karşı olduğu koyu devletçi ve Diyanetçi anlayışa benzedi.
Eskinin koyu devletçi ve Diyanetçi çizgisi ise radikal bir Diyanet karşıtlığına dönüştü.
“Dini devlete kullandırmamanın tek yolu, Diyanet vesayetinden onu kurtarmaktır” sonucuna vardılar.
Kaderin şakası mı desem, laikliğin intikamı gibi!