İstanbul Milletvekili Ümit Özdağ’dan İstanbul Sözleşmesi açıklaması

İstanbul Milletvekili Ümit Özdağ'dan İstanbul Sözleşmesi açıklaması

İstanbul milletvekili Prof. Dr. Ümit Özdağ TV 100’de “Karşı Mahalle” programına konuk oldu. Özdağ gündeme yeni kuracağı partiye ilişkin açıklamalarda bulundu.

Özdağ’ın İstanbul Sözleşmesi açıklaması

“Hukuken böyle bir eylem mümkün değil. Cumhurbaşkanı Erdoğan istese de böyle bir adım atamaz attı ama geçerli değil çünkü TBMM yetkileri gasp edilemez ve bu yetki gaspı.

Mesela benim kirli referandum dediğim referandumda YSK, TBMM’nin aldığı kanunu askıya aldı arkasında mühür olmayan zarf geçerlidir “dedi.  Bunun hakkında YSK’nın yorum yapma hakkı yoktur. TBMM’nin aldığı karar geçerlidir. Bu, anayasayı ihlalden yargılanmayı gerektirir. O akşam ben, Prof. Dr. Yusuf Halaçoğlu ile birlikte YSK kapısındaydık; hesabını sorduk ve verilemeyen bir hesap bu.

İstanbul da AK Parti adayı Binali Yıldırım, meclis başkanlığından istifa etmesi gerekirken etmedi; “seçimler siyaset mi sayılır?” diye de alay etti ve seçimleri kaybetti.

Zarfın içindeki pusulalardan biri yanlış denip seçim iptal edildi. Bu da anayasaya aykırı idi. Ve şimdi Cumhurbaşkanı Erdoğan, hukuken yasaya aykırı bir uygulama yaptı.

İstanbul Sözleşmesi’nin kabulü sürecinde AKP’li Nurettin Canikli,” Hazırlanması ve sonuçlanmasında öncülük eden ülkelerden biri.

Biz imzaladıktan sonra metinde değişiklik olmadı. Peki ne değişti ki AK Parti bu konudaki fikrini değiştirdi?

AK Parti seçmeni ve meclis grubunun büyük bir bölümünün İstanbul sözleşmesini desteklediğini düşünüyorum. AK Parti içerisinde katı bir ideolojik çekirdek var; o ideolojik çekirdek de bununla mücadele ediyordu, Erdoğan’ı yendi. Erdoğan kendi imzaladığı sözleşmenin arkasında duramadı.

Sabah Gazetesi yazarı Mahmut Övür’ün İstanbul sözleşmesine 3. Cinsiyeti eşitlediği için LGBT üzerinden tepki geldiğini savunması üzerine Özdağ; “ Bu daha önce incelenmemiş mi? Bunu bu şekilde irdelemek art niyetli bir yaklaşımdır.” ifadelerinin kullandı.

Kendi tabanının büyük bir bölümü ikna olmadan etkili ama azınlık ideolojik grubun baskısıyla bu değişikliği yapıyorlarsa bunun izahını yapmak zorundalar.

Saray, bir kontrollü gerilim istiyor seçimlere kadar.

Ekonomik bir yıkımla karşıyayız, korona virüsle mücadele süreci iyi yönetilmedi, AK Parti oy kaybediyor.

Erdoğan bildiği en iyi yöntemle gerilim stratejisi ile kontrol ediyor. Gezi Parkı’nın vakfa geri verilmesi, ekonomik krizin bu kadar ağırlaştığı, korona virüsün tekrar kontrol dışına çıkma eğilimi olan bir ortamda tansiyon düşürmek yerine tansiyon yükselterek kutuplaşmayı arttırıcı tavırlar.

İstanbul sözleşmesinde bir tarafta AKP kesiminin de içine olduğu yüzde 80 var, diğer tarafta daha etkin bir yüzde 20 var. Kadın cinayetlerinin zirveye ve kontrol dışına çıktığı bir noktada kadın cinayetleri için anıt dikmemiz gerekirken biz İstanbul sözleşmesini hedefe koyuyoruz. Bunu anayasaya aykırı bir şekilde kaldıramazsınız.

Uluslararası sözleşmeler Cumhurbaşkanı kararı ile kaldırılamaz. Uluslararası anlaşmalarda TBMM’nin hakları çiğnenemez.”

Zafer Partisi
Zafer Partisi
Giriş Yap

Haberiniz.com.tr ayrıcalıklarından yararlanmak için hemen giriş yapın veya hesap oluşturun, üstelik tamamen ücretsiz!