İnterneti Sansürlemek ya da AKP

İnternet, bilginin ve ifadenin demokratikleşmesine katkı sağlayan en önemli buluşlardan birisidir. İnternet gerçeğin tekelini kırar, bilginin ve haberlerin geniş kitlelere ulaşmasını sağlar. Her insana eşit bir biçimde kendisini ifade etme ve bilgiye erişme özgürlüğü sunar. Kapalı kapılar ardında yapılanları, ört bas edilmeye çalışılanları internet topluma duyurur. İktidarların gücünü sınırladığı, icraatlarının arka planlarını halka duyurduğu için internete doğrudan ya da dolaylı iktidarların hedefi haline gelirler. Özel hayatın korunması gerekçesi arkasına saklanan internet sansür böyle başladı.
 
AKP’yi 30 Mart seçimlerinin öncesinde internete sansür getirmeye zorlayan üç/dört aylık iddialara kısaca değinmekte yarar vardır.
 
Bilindiği gibi Tayip Erdoğan, MHP liderinin sözlerini Fas’tan bir televizyon kanalından izleyerek “geçmeyin o alt yazıyı” diyerek müdahale ettiği iddia ediliyor. Anket şirketlerinin araştırmalarına müdahale ederek “Al MHP’den iki puan, koy BDP’ye” dediği kayıt ediliyor.
 
İş adamlarına “sen, sen, sen 100 milyon dolar, sen, sen 80 milyon dolar vereceksiniz, o medya grubu temiz insanların elinde kalacak” diyor. Bir televizyon kanalı, MHP lideri Bahçeli’nin grup toplantısını canlı olarak veriyor. Başbakan Erdoğan önce küplere biniyor sonra da devreye giriyor.
 
Tayyip Erdoğan televizyon kanalına sızdırdığı adamlarına “Siz var ya ne yaptığınızın farkında değilsiniz ya adam (Devlet Bahçeli) sanki şu anda Türkiye batmış bitmiş gibi bir manifesto açıklıyor, siz de bunu canlı olarak veriyorsunuz” sözleri üzerine muhatabı olan televizyoncu, “İki-üç dakikaya kestiriyorum efendim” diyor ve kesiyor.
 
Türkiye’de muhalefet liderinin sözleri böylece kesiliyor. Sonra televizyondaki AKP’nin adamı bu sefer tutup Tayip Erdoğan’ın oğlunu arıyor.  Kendini şöyle affettirmeye çalışıyor: “Büyüğüm aradı da, ‘Bahçeli’yle ilgili bir şeyi naklen veriyorsun’ dedi, kestirdim onu… Hakkını helal et, kusura bakma” dediği öne sürülüyor.
 
Sürekli olarak internette kapatılan "Haramzadeler" adlı hesaptan açıklanan Tayip Erdoğan’a ait yukarıdaki olgularla ilgili olduğu iddia edilen ses kayıtları ibret ötesidir.
Bir yandan 17 Aralıkta yapılan rüşvet ve yolsuzluk operasyonunun kayıtları diğer yandan ‘yayın kes, alt yazıyı sil’ fırçaları, ‘al MHP’nin oyunu aktar BDP’ye’ talimatları ve öbür yandan iş adamlarına ‘yüz milyon dolarlık’ esas duruş çekmeler internete düşünce internet AKP’nin hedefi haline geldi.
 
Torba yasanın içine doldurulan ve internetle ilgili sansür olarak görülen maddelerin konulması bu ihtiyaçtan doğmuştur. Artık Tayip Erdoğan’ın ya da hükümet yetkililerin İnternete doğrudan müdahalesine gerek kalmayacak görevlendirdiği ve yetkilendirdiği TİB başkanları bunu iktidar adına yerine getireceklerdir.
 
TBMM’de kabul edilen İnternete erişimle ilgili maddeler sansür uygulamak anlamına gelmektedir. Örneğin Anahtar kelimelerle “uygunsuz içerik” belirlenip sayfa kaldırılabilecek. Bu durumda yolsuzluk, rüşvet, ayakkabı kutusu, Urla’daki arazi ya da fezlekelerle ilgili hususlar “uygunsuz içerik” denilerek engellenebilecektir.
 
Yeni yasaya göre “hâkimler, 24 saat içinde sansür kararı verebilecek. Hosting firmaları her kullanıcının izini sürebilecek. Her kullanıcının internetteki faaliyeti kayda alınarak bir-iki yıl saklanacak. TİB başkanına internet sitesi erişim engelleme yetkisi verilecek. Erişim sağlayıcı firmalar, kullanıcıların hangi sitelere girdiğini kaydedip 2 yıl boyunca saklayacak. Bilgisayar ve akıllı telefonlardan internete bağlanan 34 milyon kullanıcı tek tek fişlenecek. İnternetteki içerikler sayfa bazında da engellenebilecek.
 
Birisi TİB başkanını arayacak veya mesaj gönderecek, özel hayatıyla ilgili belgeler yayınlandığını söyleyecek. TİB başkanı siteyi kapatacak ister doğru olsun ister olmasın. Yolsuzluk ve rüşvette özel hayatla ilgili sayılabilecek ve kitlelerin yapılan yolsuzluklardan haberi olması engellenecektir.
 

Zafer Partisi
Zafer Partisi
Giriş Yap

Haberiniz.com.tr ayrıcalıklarından yararlanmak için hemen giriş yapın veya hesap oluşturun, üstelik tamamen ücretsiz!