lutfu-sahsuvaroglu
  1. Haberler
  2. Yazarlar
  3. Örgüt Çantasından Çıkan Gerçek

Örgüt Çantasından Çıkan Gerçek

service
0
Paylaş

Bu Yazıyı Paylaş

veya linki kopyala

Nusaybin ilçesindeki operasyonlar sırasında bir çantabulundu.

Öğrencilerin sırt çantalarına benzer bir çanta. Meyvelerebile terk ettikleri yerde bomba düzeneği yapmışlardı teröristler.

Bırakıp kaçtıkları yere güvenlik güçleri veya halk girendeberhava olsunlar diye hemen her şeye bomba düzeneği kurmuşlardı.

O sırt çantalarında bomba düzeneği olabilirdi.

Neyse ki bir çanta aranabildi patlatılmadan. Yapatlatılsaydı?.

Acı bir dramdan haberimiz olmayacaktı ve dram meraklılarıdizi izlemeye devam edecekler, sanal aşkların veya sanal kahramanlıkların izinisüreceklerdi.

Her zamanki gibi…

Zehra Kaya’nın ailesine hitaben yazdığı mektuplar aramasırasında o çantalardan birinde bulundu. Bir sırt çantasında…

“BU NOTLAR KİMİNELİNE GEÇERSE LÜTFEN AİLEME YETİŞTİRSİN!”

Not kapital yani büyük harflerle yazılmıştı.

Daha sonra “Nusaybin’de25 PKK’lı teslim oldu” haberini işittik. Teslim olanlar arasında Zehra Kayada vardı.

Zehra Kaya ile babası Mehmet Kaya’nın kucaklaşma sahnesigönülleri dağladı.

“Çok teşekkür ederim,Allah razı olsun!” dedi baba, bu kadar diyebildi…

Başkaca ne dediyse laf olsun diye dedi.

Çünkü en güzel anlar, en büyük saadet ebeveynin evladınakavuşmasıdır.

Zehra Kaya PKK’ya kanan binlerce gençten biriydi Artıkhatasını anlamıştı.

PKK’ya kanan sadece Zehra Kaya mı? O Kürt çocuklarınınPKK’ya kanmasını ben öteden beri devletin PKK’ya kanmasından daha masumbulurum.

Kürt Sorunu’nu işlediğim Kürtler Nasıl Türk Olur – Kürt Sorununa Türk Tarih Felsefesi AçısındanBir Yaklaşım adlı kitabımda yıllar evvel bugünkü gafleti, bugünkükandırılmışlığı, bugünkü çözem sürecini, bugünkü David Phillips-Henri Barkeykuşatılmışlığını yazmıştım.

Kürt milliyetçiliğinin aşkın bir felsefesi ve örgütlenmesiolsa neyse diye bölücü terör görgütünü tahlil etmiştim. Keşke bölücü örgütmensupları Kürt milliyetinin ne idüğünü kavrayabilselerdi.

Devlet silahlı terör örgütünü yok etmeden Kürt açılımınanasıl gider?

Tamamen caşların tezgâhında bir çözümleme…

Önce silahla sarılanları ve suç işleyenleri, cinayetşebekesini tamamen devletin demir pençesinde dize getireceksin, sonra af icapediyorsa af edeceksin. Ayrıca çoğulcu olarak bütün Kürt unsurları ile çözümsürecini yürütmek icap ederdi.

Devlet silahlı terör örgütüyle pazarlık yapar mı?

Ama o zamanlar itiraz ettiğimizde bugün güya devletinyanında yer alır gözükenler ne yazık ki; “elbetteelinde silah bulunanla pazarlık yapar devlet bunda ne var?” diye akıllarısıra mantıklı cevaplar yetiştirmekte pek mahirdiler.

Devlet, bu her şeyi bildiğini sanan tezgâha sık sık duçarolabilen devlet Zehra kadar masum değil.

Hükümetler hiç mühim değil…

Bazıları bunun devlet değil hükümet meselesi olduğunu vegafletin hükümetlerden kaynaklandığını ileri sürebiliyorlar. Akılları sıradevleti kurtarmaya çalışıyorlar. Devlet kavramını…

Boş iş…

Hükümetler ne ki devletin yanında. Devlet değil mi, omekanizma değil mi terör örgütüyle pazarlığa zorlayan?

Devlet ne derse bütün hükümetler onu yapmıştır bugüne kadar…

Bütün siyasi liderler…

Kendi başlarına hiçbir irade ortaya koyamazlar.

Devlet mekanizması Yeniemahalle başta olmak üzere bütünsiyasi merkezleri idare eder.

Devlet Bahçeli’yi ikna eden de aynı devlet değil midir?

Apo’yu asılmamak koşuluyla teslim alan devlet aklı, PKK’yıhatta Barzani’yi idare edebildiğinin fehimini taşımıyor muydu yıllardır?…

“En büyük hatamPKK’ya kanmak. Çünkü PKK hem Türkiye Cumhuriyeti’ni hem Kürt halkını yakıyor. Oyüzden ben gençliğe çağrı yapıyorum. Örgüt beni zorladı ama her seferindeanladım ki, devlete sığınsınlar… Her seferinde devlet iyi davrandı. Benimşahsen umudum yoktu. Biz deslim alsaydık mermi sıkardım ama devlet bize kucakaçtı.”

..

“Bu dava gereksiz veboş bir davadır. Hepimiz de bir piyonuz. Kim güçlüyse daima güçsüzü yeniyor.Senden tek isteğim odur ki, örgütün içine asla katılma!”

Zehra kardeşlerine yapıyor bu uyarıyı mektubunda.

Bir de anne ve babasına yazıyor: “Size iyi bir evlat olamadım” pişmanlığını içeren bir mektup…

Ağabeye ve onun eşine de yazıyor. Belli ki aile diye birkavramı unutmuş değil örgütün içinde de…

Böyle nice memleket evlatları var.

Şimdi terörle mücadeleyi bu insani yönünü bırakarakyapabilir miyiz? Evet, Zehra’nın genç yaşta örgüte kanması, bu kadar tecrübeyerağmen devlet aklının kanmasından daha masumdur.

Bu çocuklar da her ne kadar örgüte katılmış, dağaçıkmışlarsa da bizim çocuklarımızdır. Onları ABD emperyalizminden,İngiliz-Yahudi aklının zihinsel hegemonyasından kurtarmak bizim medeniyetiddiamızın boş olmadığını gösterir.

Tersi daha vahimdir ve global statükonun oyununa gelmekolur.

Örgüt Çantasından Çıkan Gerçek
+ - 0

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Giriş Yap

Haberiniz ayrıcalıklarından yararlanmak için hemen giriş yapın veya hesap oluşturun, üstelik tamamen ücretsiz!

Uygulamayı Yükle

Uygulamamızı yükleyerek içeriklerimize daha hızlı ve kolay erişim sağlayabilirsiniz.

Bizi Takip Edin
KAI ile Haber Hakkında Sohbet
Sohbet sistemi şu anda aktif değil. Lütfen daha sonra tekrar deneyin.