Başlıkçok enteresan değil mi? Aslında hiçte öyle değil. Bu yazımı adı bende saklıderdi, ülke ve gençlik olan bir öğretmenimizin ikazı ve hatırlatması üzerineyazmaktayım. Kendisine ülkem ve ülke gençleri adına teşekkür ediyorum. Ülkelerin geleceği GENÇLİK! Fakat bu gençlik nereye koşuyor, daha doğrusu nereye koşturuluyor? Haberiniz var mı? Gençlerimizi kimlere ve nelere emanet ettik biliyor muyuz?
Genellemene kadar doğru olacak bilmiyorum. Fakat gençliğin iki derdi var gibi: Madde ve Cinsellik.
Dahaseksi olmayı empoze eden bir kozmetik ve estetik sektörü, kadın erkek ilişkilerinde bir kalbe üç-dört aşkı sığdıran tv dizileri, kazanmak için her yolu mubah sayan yarışma ve evlilik kurumunu; her türlü görsel şova dönüştüren evlilik programlarından nebekliyorsunuz?
Suçluların cezasını çekmeden ve rehabilite edilmeden salınıverdiği bir adalet ve sağlık sisteminden, her türlüpornografiye kolayca ulaşılan bir iletişim sektöründen ülkenin ve ülkegençlerinin ne kazanacağını sanmaktasınız?
Devlet, gençleri yozlaştıran, beyinlerini uyuşturan, çalışmadan zengin olmayı hedefleyen, çalmayı, rüşveti-hırsızlığı görmeyen bir yapıdaysa: gençlikten ne bekleyeceksiniz?
Peki!Devlet gençleri bu tuzak ve zehirlerden uzak tutacak gerekli önlemleri nedenalmaz? Gerekli yasal ve sosyal düzenlemeleri neden yapmaz?
Öyleyse,görev bizlere düşmüyor mu? Devletin yapmadığını ya da yapmak istemediğinibizler yapmalıyız. Hem kendimize hemGENÇLERİMİZE sahip çıkmalıyız.
Okullarımızdamadde bağımlısı ve kullanıcısı gençlerin sayısı hızla artmaktadır. Madde denilen şey her türlü uyuşturucu;esrar, eroin, bali, ekstazi ( Extacy) hapları vs.
Devletneden bunu önlemenin yollarını aramıyor?Neden maddeye ulaşım bu kadar kolay ve ucuz? Okul önlerinde 5 lirayamadde satılır mı? Satılıyorsa bunun gayesi nedir? Türk gençliğinin beynini çürütmek, düşünemez ve üretemez halegetirmek değil midir? Bu insanlar bu cesareti nereden almaktalar? Ne demek okulönlerinde öğrencilere 5 TL’ye madde satılması?
Buradanülkenin Adalet, İçişleri, Sağlık Bakanlıkları ile Valilerimizi,emniyet müdürlerimizi, belediyebaşkanlarımızı ve okul idarecileriniuyarıyor ve ikaz ediyorum: Bu yılanın yaşamasına izin vermeyiniz ve başını eziniz.
Aksihalde bu yılan sizi de sokacak.
Hükümeteve Başbakan Binali Bey’e de bir çift sözüm olacak: Lütfen şu Başkanlık ve Anayasa takıntınızdan vaz geçiniz de ülkeninevlatlarını içine düşürüldükleri bu bataklıktan kurtaracak önlemleri alınız.
Neyazık ve ne kadar acı ki, AMATEM’de 15-16 yaşlarında çocukların tedavigördüğünü bilmekteyiz. Ayıp değil mi, günah değil mi, yazık değil mi?
Yıllaragöre AMATEM’de tedavi görenler:2007’de:18.061, 2008’de:67.293, 2009’da:108.687,2010’da:137.187,2011’de:157.216, 2012’de:227.298, 2013’de:258.441 kişi. Ne yazık ki bu sayı her yıl artarak devametmektedir.
Eğerönlem alınmaz ve iş, sıkı tutulmazsa Türkiye; dünyanın madde bağımlısıhastaları en çok ülkeler sınıfına girecektir.
2023’ü lider ülke olarak karşılamak istiyorsak; gençlerimizi bu illetten kurtaralım, onları ilim ve kültürlebuluşturalım, buluşturacak imkânları sağlayalım. Yarınlar geçolmadan.
Esenkalınız.
NOT: Konya’da: Baş harfleri: F-S-H olan Meslekive Teknik Anadolu Liselerimizin medde merkezi olduğu söylentisi var. İlgililereönemle duyurulur. N. Peker
