Avusturya’ya kaçtıktan sonra yakalanan ve ABD’ye iade edilen Sezgin Baran Korkmaz, çıkarıldığı mahkemede şartlı tahliye edildi.
Nasıl tahliye olduğuna yönelik detaylar henüz belli olmamışken Türk basınında Sezgin Baran Korkmaz’ın itirafçı olmadığına yönelik haberler yer aldı.
Ancak ABD basını VOA Türkçe’de yayınlanan habere göre Sezgin Baran Korkmaz, aynı Reza Zarrab gibi itirafçı oldu.
VOA Türkçe, davanın görüldüğü Salt Lake City, savcılığına, mahkeme katipliğine ve Korkmaz’ın Türk avukatı Nafiz Çekirge’ye ulaşmaya çalıştı ancak iddialarla ilgili muhataplarından sorularına yanıt alamadı.
FBI GÖZETİMİNDE
Davayı yakından takip eden, isminin açıklanmasını istemeyen bir kişinin iddiasına göre Korkmaz, 25 Temmuz tarihinde tutuksuz yargılanmak üzere kaldığı cezaevinden tahliye edildi. FBI’ın gözetiminde bilinmeyen bir yerdeki evde tutuluyor.
İTİRAFÇI OLDU
VOA Türkçe’nin ulaştığı hukukçulara göre, 225 yıl hapis istemiyle yargılanan Korkmaz, Reza Zarrab gibi savcılıkla uzlaşarak itirafçı oldu. Hukukçulara göre diğer bir senaryo da, daha önce kaçma riski olduğu için kefalet talebi kabul edilmeyen Korkmaz’ın kefalet talebi bu kez kabul edildi.
ABD adalet sisteminin tüm dava dosyalarını yayınladığı web sitesinde ise iddiaları doğrulayacak herhangi bir dosya ya da belge sisteme henüz girmiş değil. Korkmaz’ın dava dosyasına girilen son kayıt ise 9 Temmuz tarihinde 52 numaralı işlem sırasıyla davaya yeni atanan savcı yardımcısıyla ilgili hakimin kararı olmuş. Bir önceki 51 numaralı işlemde de hakim Jill Parish’in, 30 Ekim tarihinde başlamasına hükmettiği jürili seri duruşma kararı görünüyor. Korkmaz’ın cezaevinden tahliye edildiği ABD adalet sisteminin web sitesinde henüz resmi kayıtlarda yer almıyor.
SBK DOSYASINDA NELER VAR
SBK Holding’in sahibi Sezgin Baran Korkmaz, ABD’de Utah Federal Mahkemesi’nde Kingston kardeşler ve Lev Aslan Dermen’in (Levon Termendzhyan) yargılandığı davadaki iddianamede yer almış, ayrıca tanık olarak savcılık tarafından ifadesine başvurulmuştu. Biyodizel üretimi yaptıklarını öne süren Kingston kardeşler, Amerikan federal hükümetini 511 milyon dolar dolandırmış, paranın bir kısmının Türkiye’de Korkmaz aracılığıyla aklandığı iddia edilmişti.
2020 yılına kadar dava dosyasında tanık olarak yer alan Korkmaz, 2021 yılında hakkında ABD’de açılan federal davada sanık oldu. 2022 yılına girerken, Avusturya’da ABD’nin talebi üzerine tutuklanarak cezaevine konan Korkmaz’ın iadesi hem Türkiye hem de ABD tarafından Avusturya Adalet Bakanlığı’na iletildi. Avusturya Adalet Bakanlığı, 2022 yılının Temmuz ayında Korkmaz’ın ABD’ye iade edilmesine karar verdi. ABD ve Türkiye’nin iade taleplerini değerlendiren yetkililer, suçun işlendiği yerin Utah eyaleti, aklandığı iddia edilen kara paranın da ABD Maliye Bakanlığı’na ait olması nedeniyle tercihini ABD’den yana kullandı.
CİDDİ KAÇMA RİSKİ
Korkmaz, Utah eyaletinin Salt Lake City kentinde Sulh Hakimi Jared C. Bennet’ın karşısına çıkartıldı. Hakkındaki iddialar yüzüne okunan Korkmaz, hiçbir suçlamayı kabul etmedi. Yargıç Bennet, Korkmaz’ın tutuklanıp cezaevine konmasına karar verdi. Duruşmadan sonra Korkmaz’ın tutuklanma tutanağı, ABD Adalet Bakanlığı Elektronik Sistemi’nde yayımlandı. Tutuklama tutanağında, Korkmaz’ın serbest bırakılırsa ciddi kaçma riski olduğu belirtildi. Tutanakta, Korkmaz için, “ciddi kaçma riski var” ifadesi kullanıldı. Korkmaz’ın tutuksuz yargılanma için belirlenmiş koşulların hiçbirine uymadığı, tutuksuz yargılanması için ikna edici kanıt bulunamadığı belirtildi.
Duruşma tutanaklarında yapılan tespitlere ek olarak, tutukluluk nedenleri arasında şu gerekçelere yer verildi:
– Hüküm giymesi halinde uzun hapis cezası alabilir.
– Sanık aleyhindeki deliller çok güçlü.
– Sanık, ABD’de vergi kaçakçılığından hüküm giyenler adına milyonlarca dolarlık işlemler gerçekleştirmiştir.
– Sanık Korkmaz, ABD’den kaçışını kolaylaştıracak önemli fonlara erişim sağlayabilir.
– Sanık, kanun ve yaptırımlardan kaçmak için daha önce girişimlerde bulunmuştur.
HAKİMİN GÖRÜŞLERİ
Korkmaz’ın tutuklanma tutanağında Sulh Yargıcı Bennet’ın şu ifadelerine de yer verildi: “Sanığın ABD ile hiçbir bağı yok. Görünüşe göre büyük miktarda paraya ulaşmış ve Türkiye’den Avusturya’ya kaçmış. Bu davada aleyhindeki suçlamalara karşı kendini savunmak için Avusturya’dan ABD’ye iade edildi. Sanığın, özellikle ABD ile hiçbir bağı olmaksızın kovuşturmadan kaçma imkanına ve eğilimine sahip olduğu görülmüştür. Sanığın ciddi kaçma riski var. Bu davanın sonuna kadar savcılık nezaretinde tutuklu kalmalıdır. Sanığa savunma avukatıyla görüşmesi için makul bir fırsat tanınmalıdır”
JÜRİLİ DURUŞMA EKİM SONU
Yargıç Parrish, jüri eşliğinde yapılacak üç haftalık seri duruşmaların 30 Ekim 2023’te başlamasına karar verdi. Yargıç Parrish, iddia makamı ve sanığın savunma avukatlarının, mahkemenin incelemesi için dava süreciyle ilgili öngördükleri program önerilerini birlikte çalışarak hazırlamalarını önerdiğini de kaydetti. Savunma avukatlarıyla savcılık, üç hafta sürecek jürili seri duruşmaların 30 Ekim Pazartesi gününden itibaren başlaması konusunda uzlaştı.