Yüksek oranda hava kirliliğine maruz kalan bebeklerde halk arasında saman nezlesi ya da polen alerjisi olarak bilenen alerjik rinite yakalanma riskinin daha fazla olduğu belirlendi.
Taichung Üniversite Hastanesinden doktorlar, 140 bin 911 bebeğin sağlık verileri ile kirlilik düzeyini saptamak amacıyla bebeklerin doğdukları kentlerin uydu görüntülerini inceledi.
Katılımcılar yaklaşık 8 yıl gözlemlendi ve bazılarına üç yaş civarında alerjik rinit teşhisi konuldu.
Bilim adamları havada kirliliğe yol açan ince partikül oranı yüksek bölgelerde doğanların, çocukluk çağında alerjik rinit geliştirme ihtimalinin daha fazla olduğu sonucuna vardı.
Dahası, anne karnında, otuzuncu haftadan itibaren hava kirliliğine maruz kalan çocuklarda da alerjik rinitin daha fazla olduğu görüldü. Ayrıca nefes yoluyla vücuduna alınan polen gibi maddelere bağışıklık sisteminin aşırı tepki vermesiyle ortaya çıkan alerjik rinitin, erkek çocuklarında ve annesi alerjiye sahip kişilerde daha yaygın olduğu belirlendi.
Bilim adamları, alerjik rinitin sınırlandırılması için polenlerin yoğun olduğu zamanlarda dışarı çıkmama, yatmadan önce duş alma, eve geldikten sonra giysilerin değiştirilmesi ve pencereler açık araba kullanmama önerisinde bulundu.
Daha önceki araştırmalar, saç telinden 100 kat ince olan, “kirleticiler” olarak bilinen ve “PM 2,5” olarak adlandırılan ince partiküllerin alerjik solunum yolları hastalıklarıyla bağlantılı olduğunu ortaya koymuştu.
Alerjik rinit, burun akıntısı, baş ağrısı, burun kaşıntısı, gözlerde kızarıklık, hapşırma gibi belirtilerle kendini gösteriyor. Belirtiler, sosyal hayatı ve okuldaki başarıyı etkileyebiliyor.
Kaynak: AjansBizim