Diyarbakır’da 6 Şubat depreminde 414 kişi hayatını kaybederken, 5 bin 459 binaya da Çevre Şehircilik ve İklim Değişikliği İl Müdürlüğüne bağlı saha ekiplerince ağır hasarlı oturulamaz raporu düzenlendi. Bu binalarla ilgili yıkım kararı alındı.
Askı ve itiraz süreleri tamamlanmış olmasına rağmen şu ana kadar sadece 2 bin 746 binanın yıkımı gerçekleştirildi.
Halen kapı ve pencereleri sökülen metruk yapı niteliğinde olan ve en küçük bir sarsıntıda yıkılma tehlikesiyle karşı karşıya bulunan ağır hasarlı binalar yıkılmayı bekliyor.
Ağır hasarlı yapıların yıkılması için Yatırım İzleme ve Koordinasyon Başkanlığına (YİKOB) devredilen çalışmalar kapsamında kent genelindeki ağır hasarlı binaların yıkım işlemleri istenilen düzeye ulaşmaması, ağır aksak ilerleyen yıkım çalışmaları ve buna bağlı yaşanan toz bulutları çevre kirliliği semt sakinlerini de canından bezdirdi.
Yıkım işinin ise ihale ilanına çıkılmadan davetiye usulüyle 4 firmaya ihale edildiği, bu firmalardan ikisinin yıkım ve inşaatla ilgili yeterlilikleri bulunmamasına rağmen ihaleyi aldıkları bildirildi.
METRUK BİNALARI MADDE BAĞIMLILARI MESKEN TUTTU
Ağır hasarlı binaların bulunduğu yerde yaşayan depremzede vatandaşlar, binalarla ilgili yıkım kararı alınmış olmasına rağmen, birçok noktada halen yıkılmayan binaların gece hırsızların, madde bağımlılarının mekânı haline geldiğini belirttiler.
Uyuşturucu kullananların ve fuhuş yapanların bu binalarda sabahladıklarını, polisi aramalarına rağmen kalıcı bir çözüm bulunamadığını, yıkım kararı alınan binaların acilen yıkılmasını istediler.
HAFRİYAT VE MOLOZLAR YETERİNCE TEMİZLENMİYOR
Diyarbakır’da, valilik, AFAD, Çevre Şehircilik ve İklim Değişikliği İl Müdürlüğü, Büyükşehir Belediyesi, kaymakamlıklar ve ilçe belediyeleri koordinasyonunda yürütülen çalışmalar kapsamında şu ana kadar 2 bin 746 binanın yıkımı gerçekleştirildi.
Hafriyat ve molozların da yeterli düzeyde temizlenmemesi ve mevsimin yaz aylarına denk gelmesi kentteki hava kirliğini ve toz bulutlarını da artırdı.
ORTA HASARLILAR BELİRSİZLİĞİNİ KORUYOR
Depremin yaşandığı ilk günlerdeki ekiplerin “orta hasarlı / güçlendirme zorunlu” şeklinde rapor düzenleyip, oturulmasında sakınca görülen binalarla ilgili belirsizlik sürüyor.
Orta hasar raporuyla apar topar elektrik, su ve doğalgazı kesilerek bina sakinlerinin oturmalarına izin verilmeyen binalarla ilgili bu yaptırım kararı geçen 7 aylık süreçte esnetildi.
Tekrar abonelikleri aktif halen getirilen binalardaki kat malikleri çaresiz oldukları ve konteynırda yaşamaktansa orta hasarlı binalarında oturmayı tehlikeli olmasına rağmen tercih ediyor.
BAŞVURULARINDAN SONUÇ ALAMADILAR
Kentteki orta hasarlı binalarda yaşamlarını sürdüren vatandaşlar, başvurdukları resmi makamlardan binanın geleceğine dair net bir cevap alamadıklarını, güçlendirme olup olmayacağına dair, kendilerine maddi destek sağlanması yönünde belirsizliğin devam ettiğini belirterek yetkililerden orta hasarlı binalarla ilgili kalıcı somut adım beklediklerini ifade ettiler.
Tehlike arz eden orta hasarlı binalarda oturmayı tercih edenler, bölgede ardı arkası kesilmeyen depremleri çok ciddi biçimde hissettiklerini söyleyip, başka seçenekleri olmadığı için bu binalarda kalmaya devam ettiklerini belirtti.
BİNA SAKİNİ SÖZCÜ’YE KONUŞTU
Orta hasarlı rapor verilen bina sakinlerinden Ahmet Alioğlu bu konuda yetkililerden somut adımlar atılmasını beklediklerini, az hasarlı binalarda insanların oturduğunu, ağır hasarlılara yıkım kararı çıktığını, ancak orta hasarlılarla ilgili net bir karar bulunmadığını söyledi.
Diclekent Bulvarındaki Şengül apartmanı sakinleri de kendilerine önce az hasarlı, ardından orta hasarlı raporu verildiğini, ancak bu konuda yetkililerden gerek güçlendirmeye dair, gerekse binanın akıbetiyle ilgili olumlu bir cevap alamadıklarını belirterek binada oturmaya devam ettiklerini ifade ettiler
AÇIK BIRAKILAN TEMELLER TEHLİKE SAÇIYOR
414 kişiye mezar olan Galeria sitesi, Serin-2, Yoldaş, Hisami, Dündar ve Sözel apartmanlarıyla ilgili Diyarbakır Cumhuriyet Başsavcılığı’nın yürüttüğü soruşturma kapsamında görevlendirilen İzmir 9 Eylül Üniversitesi bilirkişi heyetinin delil toplama ve rapor hazırlamak için kazdırdığı binaların temelleri delil toplama işlemi tamamlanmasına rağmen açık bırakıldı.
3 metre derinlikte kazılan temellerin üzeri halen kapatılmadı. Büyük çukurlar çevredekiler için ölümcül tehlike oluşturuyor.
Orta hasarlı rapor verilen bina sakinlerinden Ahmet Alioğlu bu konuda yetkililerden somut adımlar atılmasını beklediklerini, az hasarlı binalarda insanların oturduğunu, ağır hasarlılara yıkım kararı çıktığını, ancak orta hasarlılarla ilgili net bir karar bulunmadığını söyledi.
Diclekent Bulvarındaki Şengül apartmanı sakinleri de kendilerine önce az hasarlı, ardından orta hasarlı raporu verildiğini, ancak bu konuda yetkililerden gerek güçlendirmeye dair, gerekse binanın akıbetiyle ilgili olumlu bir cevap alamadıklarını belirterek binada oturmaya devam ettiklerini ifade ettiler