Hangi Demokrasi?

Türkiye, Haziran 2015’de ülkenin mukadderatını belirleyecek olan milletvekili seçimlerine gidiyor.

Ama hangi şartlar altında?

Yurdumuzun, güneydoğusu kabul etsekte etmesekte Pkk’nın işgali altındadır.

Bebek katili Öcalan, İmralı tutanaklarında “Yeni bir devlet” inşa ettiğinden bahsetmektedir.

Türk Ordu’su kışlasına hapsedilmiştir. Türk bürokratı bölgede çaresiz ve savunmasızdır.

Bu şartlar altında, halk bu bölgede nasıl demokratik tercihini özgürce sandığa yansıtacaktır?

Ülkemizde 13 milyon hanenin sosyal yardımlarla yaşadığı bilinen bir gerçektir.

Hükümet; halk üzerinde bu yardım meselesini adeta bir keskin bıçak gibi kullanmakta ve tehtid ile oy avcılığı yapmaktadır.

Açlık ve yoksulluk insana her şeyi yaptırır!

Yardımlara muhtaç veya bunu bir avanta olarak gören 20 milyonun üzerindeki vatandaşın, demokratik tercihi sandığa doğru bir şekilde yansıyabilir mi?

Milyonlarca memur ve kamu işçisi; ekmek parası ile korkutularak baskı altına alınmıştır.

Memur ve işçi; atılma, kovulma, tayin, sürülme, terfilerin engellenmesi hadiseleri ile karşı karşıyadır.

Nasıl olacaktır da bu memur ve işçi, özgürce tercihini sandığa yansıtacaktır?

Köylü ve emekli, açlık sınırının altında ve devletin himmetine muhtaç bir şekilde yaşamaktadır.

Evinden çıkmaya mecali olmayan köylü ve emekli, sandıkta hakkını nasıl arayacaktır?

Memleketin anlı, şanlı adamlarını komplo kurulan davalarla yıllarca zindanlarda yatıranlar, halkın bütün kesimlerine korku salmışlardır.

Bu korku altında, çaresizleşen halk yığınlarının tercihi, demokrasinin ve milli iradenin tecellisimi olacaktır?

Üniversiteleri pkk’ya terk etmiş olan hükümetin, gençler üzerinde yarattığı hava herkesin malumudur.

Sinmiş, korkmuş ve ne olduğunun farkında olmayan bir gençlik mi; tercihleri ile demokrasiyi yüceltecektir?

Kara iktidar tarafından uygulanan ekonomik politikalar sayesinde, ülkemiz binlerce yabancı şirket vasıtası ile küresel güçlere teslim edilmiştir.

Bu şirketlerde açlık sınırının altında, asgari ücretle çalışan köleler haline getirilmiş insanımız mı, sandık yolu ile çözüm arayacaktır?

Kimse kimseyi kandırmasın. Demokrasinin bugün için hiç bir belirtisi yoktur. Çünkü demokrasi, zenginleşerek özgürleşmiş bireylerin oluşturduğu ve iradesini hiç bir şekilde etkilenmeden ortaya koyduğu bir yönetim şeklidir.

Türkiye’de olsa olsa fakirleştirilmiş insanların, baskıcı faşist bir iktidar tarafından ezildiği bir diktatöryal rejim söz konusudur.

Bu diktatör anlayış, iktidarını, ezdiği insanların, tehdit ile ipotek altına aldığı oyları ile pekiştirmek istemektedir.

Yalnız göz önüne almadıkları tek husus, ezerek yok etmek istedikleri Türk Milletinin, bağımsızlığına ve gururuna çok düşkün oluşu nedeni ile yapılmak isteneni asla kabul etmeyeceğidir.

Haziran 2015 seçimlerine gidilirken, demokrasinin “d”sini bile görmenin mümkün olmadığı Türkiyemizde yinede sandık önümüzde bir fırsat olarak durmaktadır.

Onca baskıya, aldatmaya, yalana, istismara ve çaldıkları paralarla Karun gibi zenginleşenlere rağmen, sandıktan Türk Milletini iktidar çıkarmak ve Türkiye Cumhuriyeti’ne sahip çıkmak, her Türk vatandaşının vazgeçilmez bir görevidir.

Öyleyse birlikte yürüyerek bu görevi başarıyla yapalım…

Zafer Partisi
Zafer Partisi
Giriş Yap

Haberiniz.com.tr ayrıcalıklarından yararlanmak için hemen giriş yapın veya hesap oluşturun, üstelik tamamen ücretsiz!