Bu çağrı dün Cumhurbaşkanı tarafından yapıldı ama yazımın konusu bu çağrı değil;
Yazımın konusu 40 küsur yıl önce Alparslan Türkeş tarafından yapılan ilk “Gönül seferberliği” çağrısı.
Bence doğru ve zamanında olan o çağrıydı.
Yanılmıyorsam çağrı 1977 veya 1978 yılında yapılmıştı. Zamanın MHP’si “Gönül seferberliği” ilan ederek Türk milletine kendisini anlatmak istemişti.
Ama o çağrının kapsamı bu kadar da değildi ve çağrının içerisinde çok daha farklı hamleler de vardı.
Meraklanmayın hepsini anlatacağım.
Gerçi benim kuşağımdan olanlar o günleri hatırlarlar ama benim diğer arkadaşlarımızdan farkım hafızamın biraz daha kuvvetli olmasıdır.
Ben bildiğim ve hatırladığım konularda gGogle Amcaya başvurmayı pek sevmem çünkü hafızama o amcadan daha fazla güvenirim.
O yıllarda merhum başbuğ bu çağrıyı yaparken konuyu daha geniş çapta değerlendirmiş ve farklı hamleler de yapmıştı.
O hamlelerden ilki TBMM başkanı seçimleriydi.
Başkan seçimi de tıkanmış durumdaydı ve sonuçlanamıyordu.
MHP “o yılların anarşi ve kavga ortamında” kimsenin aklının ucundan dahi geçmeyen bir hamle yaparak TBMM başkanlığı seçiminde MHP li vekillerin CHP adayı Cahit Karakaş’a oy vereceğini ilan etti.
Öyle de yaptı.
CHP Zonguldak Milletvekili Cahit Karakaş meclis başkanlığına seçildi.
Hamle bundan ibaret de kalmadı;
İkinci hamlede MHP CHP ye koalisyon yapma teklifinde bulundu.
Teklif CHP tarafından kabul edilmedi.
Ecevit teklifi hemen reddetti.
Bence o günkü çatışma ve provokasyon ortamında bu teklif hemen reddedilmemesi gereken ve düşünülmeye değer bir teklifti.
Kabul etmeyebilirsiniz ama bana göre o koalisyon hükumeti gerçekleşseydi Türkiye’de akan kanın önüne geçilebilirdi zira o tarihte Sivas Kahramanmaraş ve Çorum olayları olmamış ve Malatya ve Bingöl belediye başkanları aileleriyle birlikte katledilmemişlerdi.
Aradan kırk yıldan fazla zaman geçti.
Şimdiki sözlerimi biraz fazla iddialı olarak da kabul edebilirsiniz ama o koalisyon 12 Eylül ortamının oluşmasına da engel olabilirdi.
Kabul etmeyebilirsiniz ama benim düşüncem de aynen budur ben de her şart altında doğru bildiğimi söylemekten vazgeçmem.
Bütün bunları şu anda yazmamın sebebi de şimdi yeniden gündeme gelmesidir ve bence “Gönül seferberliği” ilan etmenin ilk şartı da siyasi rakiplerini düşman ilan etmemek ve onları ihanetle suçlamamaktır.
Bunu yaparsanız o çağrı muallakta kalır ve işe yaramaz.
En doğrusu art niyetsiz şartsız ve samimi olmaktır.