Fırat’ta boğuldu Süleyman Şah,
Fırat suyu kan ağladı.
Fırat’ta kayboldu Süleyman Şah,
El ağladı, han ağladı.
Türk Mezarı yerinden oldu hey!
Gören ağladı, duyan ağladı.
Dicle şehittir, Fırat şehit,
Çakıroğlu Fırat şehit.
Gözyaşlarım şahit buna,
Dünya şahit!
Bir çakal sürüsü
Fırat’a kurdu pusu.
Türk idi, Türklük’tü kaygusu,
Ah, Fırat’a kurdular pusu!
Gören ağladı, duyan ağladı.
Ağla Dicle, ağla Fırat!
Şehit oldu Çakıroğlu Fırat.
Ağla İzmir, ağla Akşehir!
Bu giden bir genç değil,
Bu giden bir ülkü devidir!
Süleyman Şah’tan Süleyman Özmen’e,
Sütçü İmam’dan Yusuf İmamoğlu’na,
Ve yetmişlerden uzana uzana
Bugüne gelen zincir
Manevi serhaddidir yurdun
Ve ulumasıdır Bozkurt’un.
Vatan bölünmez, şehitler ölmez,
Çakıroğlu Fırat Yılmaz
Can verir toprağa, suya.
Şehitler dalar uykuya,
Al kan olur toprak,
Vatan olur toprak.
Bekle çakal sürüsü,
Geliyor ülkü ordusu!
Milyonla kalleş gelse bir araya,
Verilmez vatanın tapusu!
Çünkü şehidim Fırat
Bu toprağın şanı, şerefi,
Bu toprağın namusu!