Gazeteci Fatih Altaylı, Cumhurbaşkanı ve AKP Genel Başkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın 1994 yerel seçimlerini hatırlatmasının altında 2024’te seçimlerine hedefe konan İstanbul olduğunu yazdı.
Altaylı, “Erdoğan da biliyor ki, tüm engellemelere, tüm karalamalara karşın İmamoğlu aslında başarısız değil. İmamoğlu kötü belediyecilik üzerinden devrilmez. Ancak siyasi dengeler değiştirilerek devrilir. Bunun için de İstanbul’da bir yandan muhalif bloğu bölmeye çalışacak, bir yandan da onlarsız kazanamayacağını bildiği HDP’ye yakın Kürt oylarını yeniden kazanmaya çalışacak. 1994 ruhu dediği budur Erdoğan’ın. Böl ve kazandır” ifadelerini kullandı.
Binali Yıldırım’ın aday olduğu son yerel seçimleri hatırlatarak o dönem Süleyman Soylu’nun aşırı milliyetçi söylemlerinden dolayı duyulan rahatsızlığı hatırlatan Altaylı, “Süleyman Soylu’nun ve milliyetçi kanadın ise vitrinden çekilmesi de bu nedenledir” dedi. Altaylı, “Bu vitrin Anadolu’da kaybettirmez, İstanbul’da ise kazandırabilir. Şu anda en önemli hedef İstanbul’dur” diye yazdı.
Fatih Altaylı’nın “Böl ve Kazan” başlıklı yazısı şu şekilde:
Birkaç gün önce CHP’nin İzmir’i de kaybedebileceğini yazdım. 1994 İstanbul seçimleri örneğini vererek.
Merkezin bölünmesinden faydalanarak, nispeten marjinal sayılabilecek Refah’ın adayı Erdoğan’ın yüzde 25 ile seçimi kazandığını hatırlattım.
Birkaç gün sonra AK Parti Genel Başkanı Erdoğan, 1994’ü hatırlatarak, önümüzdeki yerel seçimleri aynı ruhla kazanacaklarını söyledi.
Siyaseti çok iyi bilen biri olarak doğruyu söylüyor. İstanbul’u ancak öyle kazanabilir AK Parti adayı.
Altılı Masa denilen muhalif blok, blok olmaktan çıkacak ve çoklu aday çıkaracak. HDP destek vermeyecek. AK Parti kazanacak.
Cumhurbaşkanlığı kabinesi kurulduğu zaman şunu okumuştunuz bu sayfada, “Bu kabine yerel seçim kabinesidir.”
Süleyman Soylu’nun olmadığı ve Doğu ve Güneydoğulu bu kadar çok ismin olduğu bir kabine, İstanbul seçimi içindir.
Erdoğan, HDP oyları olmadan, Kürt oyları olmadan İstanbul‘u kazanamayacağını çok iyi biliyor.
Bunu son yerel seçimde deneyimledi.
AK Parti’nin adayı Binali Yıldırım, o günlerde Süleyman Soylu’nun aşırı milliyetçi söylemlerinden çok yakınıyordu. “Biz iğne ile oy topluyoruz. Süleyman Bey bir cümlesi ile kaşık kaşık oy kaçırıyor.” diyordu çevresine.
İstanbul’da Cumhurbaşkanlığı seçiminde de CHP adayı önde idi.
51,8 Kılıçdaroğlu, 48,2 Erdoğan.
Bu şartlar, hamleler değişmeden yerel seçimin de ne olacağının göstergesi.
Çünkü Erdoğan da biliyor ki, tüm engellemelere, tüm karalamalara karşın İmamoğlu aslında başarısız değil. İmamoğlu kötü belediyecilik üzerinden devrilmez. Ancak siyasi dengeler değiştirilerek devrilir.
Bunun için de İstanbul’da bir yandan muhalif bloğu bölmeye çalışacak, bir yandan da onlarsız kazanamayacağını bildiği HDP’ye yakın Kürt oylarını yeniden kazanmaya çalışacak.
1994 ruhu dediği budur Erdoğan’ın. Böl ve kazandır.
Süleyman Soylu’nun ve milliyetçi kanadın ise vitrinden çekilmesi de bu nedenledir.
Bu vitrin Anadolu’da kaybettirmez, İstanbul’da ise kazandırabilir.
Şu anda en önemli hedef İstanbul’dur.