Habertürk yazarı Fatih Altaylı, geçen hafta yazdığı bir yazı nedeniyle AKP’li trollerin saldırısına uğradığını ifade etti.
Katarlıların Borsa İstanbul’a ortak olmasını da köşesine taşıyan Altaylı, “Ben burada bir sorun görmedim” yorumunu yaptı.
Altaylı’nın bugünkü yazısında ilgili bölüm şöyle:
Geçen hafta “Yahu bu Pelikancıların kamu yararına ne işi var da, kendilerine kamu menfaatine hadim dernek statüsü verildi” diye sorduğumdan beri ağır bir troll saldırısı altındayım. Sakın ola ki, sorduğuma pişman oldum diyeceğimi zannetmeyin. Yine sorarım, yine sorarım.
Yurt dışından, ABD’deki bazı hesaplardan da saldırıların da eşzamanlı başlaması da ilginç. Neyse bunlar sizi ilgilendiren mevzular değil. Benim açımdan ise yeni bir durum değil. Bu troll ekibi dün gece de saldırıya geçti. “Cumhurbaşkanı Erdoğan seni hedef aldı” diyerek. Ben açıkçası böyle bir durumu görmedim.
Cumhurbaşkanı, dünkü açıklamasında Borsa İstanbul’un satışına tepki gösterenlere yanıt verdi. “Daha önce Nasdaq ortaktı, sonra Avrupa Kalkınma Bankası ile ortaktı. Onlar çıktı şimdi de onlardan geri alınan hisseler Katar Fonu’na satıldı, ne var bunda?” dedi. Doğru.
İstanbul Borsası’na ilk ortak Nasdaq yani ABD’nin 2. büyük borsa kuruluşu olmuştu.
2013 Temmuz’unda yapılan anlaşma ile Nasdaq, Borsa İstanbul’un yüzde 5’ini alırken o sırada Borsa İstanbul’un Başkanı olan ve daha sonra AK Parti’den milletvekili olarak TBMM’ye giren İbrahim Turan, ortaklığın stratejik amaçlı olduğunu ve Nasdaq’ın Borsa İstanbul’u geliştireceğini, yeni pazarlara açacağını ve Nasdaq OMX’in İstanbul Borsası’nın yazılım altyapısını güçlendireceğini söylemişti.
Bir yıl sonra İstanbul borsası bu kez Avrupa Yatarım Bankası ile ortaklık görüşmelerine başlamış ve paralel olarak da başında eski ABD Ticaret Bakanı Timothy Getner’in olduğu bir fon ile de ortaklık amaçlı görüşmeler yürütmüştü.
Nasdaq’in Borsa İstanbul ile ortaklığı 5 yıl kadar sürdü. Sonrasında da Avrupa Yatarım Bankası da ortaklıktan ayrıldı. Yerlerine Katar Yatırım Fonu geldi. Açıkçası ben burada bir sorun görmedim.
Benim sorunlu gördüğüm anlaşma Türkiye’nin sularının ortak yönetimi ile ilgili olan. İçeriğini ve neleri kapsadığını bilmemek. Yoksa elbette ortaklıklar olacaktır.
Çünkü 1. Yüzyılda İmparator Vespasian’dan beri bir ekonomik gerçektir ki, “Paranın kokusu yoktur.”
Tabii rengi de!