Suriye Devlet Başkanı Beşar Esad, 26 Mayıs’ta yapılması planlanan Devlet Başkanlığı seçimlerinden hemen önce, 2 Mayıs’tan önce işlenen suçlar için genel af içeren bir kararname çıkardı.
Kararnameye göre, terör eylemi ve devletin prestijini zedelemek için komplo kurmak ve Suriye lirası dışında işlem yapmak dahil olmak üzere ülkedeki suç, kabahat ve ağır suçların failleri için genel bir af olacak. Ancak bu af kapsamına bazı suçlar karara dahil edilmedi. Ayrıca af, kısa süreli suçlar, muhalefetler için cezanın tamamı, çocuklar için reform ve bakım önlemleri, iç ve dış firarlar, geçici cinayet suçlarından bazı oranlar, çocuk suçları ve diğer suçları içermektedir.
Esad’ın 2 Mayıs tarihli af yasasını içeren 13 Sayılı Kanun Hükmünde Kararname’si aslına bakılırsa ilk af yasası değil. Daha evvel çıkarılan af yasalarından en kapsamlısı ise, Esad’ın üçüncü başkanlık dönemine yeniden seçildikten ve terör yasasıyla ilgili suçları da kapsayan Haziran 2014’te çıkarılan af kararnamesi olmuştu. 2019 yılında düşmana silah taşıma suçu hariç tutularak yeni bir af daha çıkarılmıştı.
Son yayınlanan kararnamenin sonuçları Esad lehine olacak şekilde önceden belirlenmiş gibi. Bu kararnamenin 26 Mayıs’ta yapılması planlanan devlet başkanlığı seçimlerinden birkaç hafta önce gelmesi ise oldukça manidar görünmekte.
TERÖR YASASI İLE İLGİLİ SUÇLARI DA KAPSIYOR
Af yasasına ilişkin Suriye Devlet Başkanlığı sosyal medya hesabından yapılan açıklamada, Esad’ın 2 Mayıs’a kadar ülkede işlenen hafif suçlar, ihlaller ve bazı cinayet suçları dahil olmak üzere suçların faillerine yönelik genel af sağlanacağı bilgileri yer aldı. Suriye resmi haber ajansı (SANA) tarafından duyurulan kararname, devletin prestijini zedelemek veya üç ila altı ay içinde teslim olması şartıyla iç ve dış askerlik hizmetinden kaçmak gibi suçlar hakkındaki çoğu cezayı da kapsıyor.
Kararname ayrıca, bir ‘terör’ eylemi gerçekleştirmek için ‘komplo’ dahil olmak üzere 2012 yılında çıkarılan Terör Yasası ile ilgili suçları da içeriyor. Af, Suriye Merkez Bankası’na ödenmesi gereken para cezalarının ödenmesi şartıyla, Suriye Lirası dışında yapılan döviz ticareti suçunu da kapsıyor. Ayrıca kararnameye göre idam cezası, ağır işçilik ve müebbet hapis cezasına indirildi. Kararnamede bazı suçlar hafifletilerek, rüşvet veya resmi belge sahteciliği gibi bazı suçlar için verilen cezanın üçte ikisi, tüm ceza ve çocuk suçlarında, karar hükmünde hariç tutulanlar dışında, geçici cezanın yarısını, kaçakçılık ve uyuşturucu kaçakçılığı suçlarına verilen cezanın üçte birinin uygulanmasına karar verildi. Silah kaçakçılığı, vatana ihanet, casusluk, düşmanla işbirliği, yangın suçları ve ölümle sonuçlanan terör suçları da dahil olmak üzere birçok suç af kapsamı dışında bırakıldı. Kararname, Müslüman Kardeşler örgütünün tüm üyelerini suçlu sayan yasanın yanı sıra İsrail ile anlaşmayı yasaklayan yasayı kapsamıyor.
Tüm bunlara karşın, Devlet Başkanlığı kararnamesi, “suç, kabahat ve ağır suçların failleri için en kapsamlı af kararı” olarak nitelendirildi.
Esad’ın ilk olmayan ve son da olmayacağı düşünülen bu af kararını değerlendirmek gerekirse, seçimlerde hemen önce olması gerçeği, Esad’ın seçim kaygısıyla bu kararı vermiş olabileceği ihtimalini doğurmaktadır. Öte yandan yapılan bu af yasasının Suriye’yi terk eden Suriyelilerin çok büyük bir çoğunluğunu kapsamadığı açıkça görülmektedir. Zira silah kaçakçılığı, vatana ihanet, casusluk, düşmanla işbirliği, yangın suçları ve ölümle sonuçlanan terör suçları da dahil olmak üzere birçok suç af kapsamı dışında bırakılması, özellikle Türkiye ve Avrupa Birliği ülkelerine giden Suriyelilerin af kapsamının dışında olduğunu göstermektedir.
Esad’ın bu af kararını yalnızca seçime bağlamak da doğru olmayacaktır. 10 yılı aşkın bir süredir, ülkenin her yerinde olmasa da, iç savaş halinde olan Suriye’nin savaşın başından bu yana yaşanan çöküşü sonlandırmak ve mevcut durumu düzeltmek için kendi vatandaşlarına ihtiyacı var. Bu durumun da Esad’ın kararında etkili olabileceği değerlendirilmiştir.
Kaynak: 21. Yüzyıl Türkiye Enstitüsü
Yazan: Kübra Ünlü