Fas Dışişleri Bakanlığı’ndan bir kaynak ülkenin başkenti Rabat’ın güneyinde bulunan tatil beldesi Bouznika kentindeki Bahia Sarayı’nda Libya Diyaloğu müzakerelerinin sürdüğünü açıkladı. Kaynak diyalog toplantılarına bugün (çarşamba) için ara verildiğini, ancak yarın (perşembe) devam edeceğini belirtti. Fayiz es-Serrac başkanlığındaki Ulusal Mutabakat Hükümeti’ne (UMH) ile ortak hareket eden Libya Devlet Yüksek Konseyi heyeti üyesi Muhammed Halife Necm ile ülkenin doğusunu yöneten Tobruk merkezli Temsilciler Meclisi (TM) heyeti üyesi Yusuf el-Akuri dün, üç gündür devam eden ve bunun Libya Diyaloğu’nda bir dönüm noktası olduğunu belirttikleri ortak bir basın toplantısı düzenlediler. Necm ve Akuri, yaptıkları kısa basın açıklamasında, üç gün süren siyasi diyalogun ‘olumlu ve yapıcı bir şekilde ilerlediğini’ ve herkesin ‘kapsamlı bir siyasi çözümün yolunu açacak iyi ve somut sonuçlar elde etmeyi umduğunu’ belirttiler.
Libya’da çatışan Trablus merkezli Serrac hükümeti ile ülkenin doğusundaki Tobruk Meclisi’ne bağlı güçler, 22 Ağustos ateşkesinin ardından ilk kez bir araya geldi.. Görüşmelere her iki taraftan da beşer kişilik heyetler katılıyor. Fas’taki görüşmenin ateşkes sonrası siyasi çözüme gidilmesi için öngörülen İsviçre-Montrö’deki asıl görüşmelere hazırlık olduğu ifade edildi. Montrö’de Pazartesi günü başlayacak görüşmelere, Fas’ta görüşen heyetlere ek olarak Libya’daki siyasi parti temsilcileri ile Kaddafi döneminden siyasetçilerin de katılması bekleniyor. Fas görüşmelerinde, Libya’ta ateşkes sonrasında varılacak siyasi mutabakatta, ülkenin “Merkez Bankası başkanlığı, petrol şirketi başkanlığı ya da Adalet Bakanlığı” gibi kilit pozisyonlarına hangi taraftan kişilerin atanabileceğinin ele alındığı ifade edildi.
Dünya ‘Libya Diyaloğu’ndan memnun
Fas’ta gerçekleştirilen Libya Diyalog Toplantısı, uluslararası camia tarafından memnuniyetle karşılanıyor. Birleşmiş Milletler (BM), Avrupa Birliği (AB), Mısır, Türkiye, Avrupa Birliği (AB), ABD, Afrika Birliği (AfB), Sahel-Sahra Devletleri Topluluğu da (CEN-SAD) Libya Diyaloğu’na destek açıklamaları yaptı.
• BM’den yapılan açıklamada, Libya krizinin patlak vermesinden bu yana Libya’daki çatışmada barışçıl bir çözüme ulaşmak için gösterilen çabalara katkıda bulunan Fas’ın ‘yapıcı rolüne’ övgüde bulunuldu.
• Türkiye Dışişleri Bakanlığı Sözcüsü Hami Aksoy’un Fas’ın Bouznika şehrinde düzenlenen Libya diyalog toplantısı hakkındaki bir soru üzerine, “Türkiye, en başından beri, Libya’daki krizin çözümünün ilgili BM Güvenlik Konseyi kararları doğrultusunda Libyalılar arasında yürütülecek ve Libyalıların sahipleneceği bir siyasi süreçten geçtiğini savunmaktadır. Bu çerçevede, Fas’ın Buznika şehrinde düzenlenmekte olan Libya diyalog toplantısını yakından takip ediyoruz. Fas, 2015 yılında imzalanan ve BM Güvenlik Konseyi’nin 2259 sayılı kararıyla onaylanan Libya Siyasi Anlaşması görüşmelerine ev sahipliği yapmıştı. Türkiye bu görüşmeleri desteklemiş; Sayın Bakanımız da Anlaşma’nın imza törenine bizzat iştirak etmişti. Fas’ın Libya’daki krizin çözümü konusundaki yapıcı tutumunu takdirle karşılamaktayız” açıklamasını yaptı.
• Aynı şekilde ABD’nin Trablus Büyükelçiliği’nden yapılan kısa açıklamada, Fas’taki Libya görüşmelerinin, ‘BM tarafından desteklenen Libyalıların önderliğindeki siyasi diyalog üzerinde olumlu bir etki yaratacağına olan güven’ dile getirildi.
• Avrupa Birliği (AB) Dış İlişkiler ve Güvenlik Politikası Yüksek Temsilcisi Josep Borrell ise, dün Twitter hesabından yaptığı açıklamada, Fas’ın Libyalılar arasındaki diyalog toplantısına ev sahipliği yapma girişimine övgüde bulundu. Borrell paylaştığı tweette, “Libya Devlet Yüksek Konseyi Heyeti ve TM üyelerini Bouznika’da bir araya getiren Fas girişimini takdir ediyor ve memnuniyetle karşılıyoruz” yazdı.
• Sahel-Sahra Devletleri Topluluğu da (CEN-SAD) aynı bağlamda 15 Aralık 2015 tarihinde siyasi anlaşmayla sonuçlanan ‘Suheyrat Anlaşması’nın bir uzantısı’ olarak nitelediği Libyalı taraflar arasındaki görüşmeleri, ‘özel bir ilgi ve büyük bir memnuniyetle’ takip ettiğini açıkladı. CEN-SAD açıklamasında, Fas Kral VI. Muhammed’e diyalog yoluyla barışın ve ulusal uyumun yeniden sağlanması ve güçlendirilmesi için gerekli koşulları sağladığı ve yapıcı diyalogu teşvik ettiği için övgüde bulundu.