Dünyanın en eski 25 yerleşim yerinden biri olarak gösterilen Dülük Antik Kenti’ndeki kazı çalışmalarında gün yüzüne çıkarılan eserlerin dinler tarihine ışık tutması bekleniyor.
Kültür ve Turizm Bakanlığı ile Almanya Münster Üniversitesi iş birliğinde Merkez Şehitkamil ilçesi Dülük mahallesi yakınlarındaki antik kentte yürütülen kazı çalışmalarının bu yılki bölümü tamamlandı.
Kazı Başkanı Almanya Münster Üniversitesi Öğretim Üyesi Prof. Dr. Engelbert Winter ile yardımcısı, aynı üniversitede görevli Dilek Çobanoğlu, antik kentin konumlu olduğu Keber Tepe’sinde kazı çalışmalarına eşlik etti.
Winter, AA muhabirine, binlerce yıllık tarihe sahip olan bölgede MS 10-11’nci yüzyıla kadar hayatın devam ettiğini, bölgenin Roma İmparatorluğu döneminde de eyalet olduğunu anlattı.
Kazı çalışmalarını 2015’ten bu yana titizlikle sürdürdüklerini, bir hamam yapısını açığa çıkarmaya başladıklarını belirten Winter, arşiv binası bulduklarını, 4 bin 500 yıllık bir mührü de gün ışığına çıkardıklarını anlattı.
Erken dönemde Hristiyanlık için yapılmış bir kilisenin varlığını tespit ettiklerini, buranın 4’ncü yüzyıla tarihlendiğini dile getiren Winter, şöyle devam etti:
“Bölge için önemli olan büyük kiliselerden birisi olduğunu biliyoruz. Dülük’te yazılı kaynaklardan bir rahiplik merkezi olduğunu biliyoruz. Bunun kanıtına yavaştan yaklaşmış oluyoruz. Kilisenin ayrıca önemi, 4’üncü yüzyılda kurulmuş olan ve bu kentin içerisinde şimdiye kadar tespit edilmiş en büyük kilise olduğunu biliyoruz. Hristiyanlık dini için oldukça önemli bilgi oluşturmakta. Buranın yıkımı, büyük olasılıkla deprem sonucunda olması gerekiyor. Böylelikle kiliseye ait kalıntılar, oldukça elverişli ve kilisenin biyografisi hakkında bize ayrıntılı bilgi verecektir ve sonuçta kilisenin başından sonuna kadar nasıl bir yol izlediğini tespit edebiliyoruz.”
– Dini amaçla kullanılan yapı
Antik kentin başka bir noktasında yapılan kazı çalışmalarında ise yine çok büyük bir yapıya rastladıklarını ifade eden Winter, “Henüz bir kısmını açabildik ve ne olduğunu tam bilmesek de tahminlerimize göre yine dini bir amaçla kullanılmış bir yapı olduğunu düşünüyoruz. Burada tespit ettiğimiz mimari elemanların bir tanesi plaster sütun başlığı. Bu başlığın çapı yaklaşık 1,7 metre. Bu da yine bize gösteriyor ki oldukça büyük bir yapı olması gerekiyor. Bu kısımda daha yolun başındayız.” diye konuştu.
– “Binlerce yıllık dini merkez”
Winter, antik kentin binlerce yıl farklı dinlere ev sahipliği yaptığını belirterek, “Gaziantep’teki Dülük’ün bize gösterdiği, burası binlerce yıllık dini merkez. Teşhup, Hristiyanlık, İslamiyet, bütün dinler burada vardı ve art arda geliyor. Bu da burasının bir dini merkez olduğunu gösteriyor. Dini tarihimizin nasıl bir akışa sahip olduğunu görmekteyiz ve bütün bu dönemlerin art arda geldiğini, üst üste bindiğini biliyoruz ki bunu arkeolojik veriler de ispatlamakta.” ifadelerini kullandı.
– Dülük Antik Kenti
Antik dönemde güney, kuzey, doğu ve batıdan uzanan ticaret yollarının kesiştiği kavşak noktasında yer alan, Asurlular döneminde Mezopotamya’dan Kilikya’ya, Helenistik ve Roma dönemindeyse Antakya ve Kilikya’dan Zeugma’ya uzanan İpek Yolu’nun güzergahında bulunan Dülük Antik Kenti, MÖ binlerce yıl öncesine tarihleniyor.
Taş devrinin yanı sıra Bakır Çağı’ndan kalma eserlere ve bilinen en eski matematik işlemlerine rastlanılan antik kentte, Kabataş Devri’nden de izler bulunuyor.
Hititler, Medler, Asurlular, Persler ve İskender imparatorlukları arasında el değiştiren antik kent, barındırdığı eserler ve tarihi yapılarla pek çok medeniyetin bilgilerini bugüne aktarıyor.
Bir dönem Mitra inancının hakim olduğu kentte, dünyada bilinen, yer altına inşa edilen Mitras tapınaklarının en büyüğü yer alıyor.