Halkın ilk defa oy kullanacağı Cumhurbaşkanlığı seçiminin hemen öncesine denk gelen Ramazan bayramı, yaşananlar ve yaşandığı şekli ile de seçimin görülenden de önemli olduğunu gösterir nitelikte geçti.
Rahmet ve şefkat günlerinin en değerlilerinden ramazan ayını, men edilen iğrençliklerin tahakkümünde, vahşet içinde geçirmemiz bayram gündemini de belirlemişti aslında. Sahuru kin, iftarı kan üzerine hapsedilen mübarek günler, içinde bulunduğumuz çürümenin ne denli büyük olduğunu ortaya koydu.
Nihayetinde bayram, Ramazan ayında yaşanılan çöküşlerin özeti olmaktan sıyrılamadı. Gündem, günlerin maneviyatına hançer olup saplandı.
*
Bir yanda İsrail, bir yanda IŞİD canilikte sınır tanımadan çocuk yaşlı demeden bölgemizi kan gölüne çevirdi. Ne acıdır ki, İsrail’in Gazze’deki vahşeti iktidar yetkilileri ve yanlılarınca her fırsatta gündemin başına taşınırken, ne hikmetse IŞİD canilerinin ağırlıklı olarak Türkmenleri hedef alan katliamları bir türlü görülemedi. Yüzlerce Türkmen’in öldürülüşü, yüz binlerce Türkmen’in evsiz barksız, aç susuz ortalıkta kalışı bir türlü dikkatimizi çekemedi. Arife günü şehir meydanında hunharca infaz edilen 23 Türkmen kardeşimiz, Sayın Başbakanın gösteri maçında attığı 3 golün yüzde biri kadar dahi seslendirilemedi.
*
Daha önce meydan okuyarak ilan edilen “cadı avı” için düğmeye basıldı. Oluşturulan mahkeme ve kadrosu ile emniyet bünyesinde hırsızlık ve yolsuzluk soruşturmasına imza atanlar apar topar gözaltına alındı. Ciddiyetten ve hukuktan uzak, ancak bir çadır devleti kriterleri çerçevesinde bir sorgu ve yargı dönemi bolca alkış aldı…
Yargılanan bir emniyet müdürünün teslim olduğunda söylediği, “anneme hatim indiriyordum, 5 cüz kaldı” sözleri, Sayın Başbakan’ın hiddetli bir şekilde, “içerde çok zamanın var, orda bol, bol okursun” çıkışı ile azarlandı. Ancak henüz tutuklama kararı verilmemişti ve serbest kaldı!
*
Soma da yakın zamanda kaybettiğimiz 301 canın acısı dinmemişken, öksüz kalan yavrular bayram günü babalarının kabri başında gözyaşları içinde feryat ederlerken, maden sahibi şirketin enerji alanında yeni imtiyazlara sahip olmasında sona gelindiği haberi manşetlerin bayram süsü oluverdi.
*
17 Aralık rüşvet operasyonunun ardından gündemimize TÜRGEV girmişti. Başbakan Erdoğan’ın küçük oğlu Bilal Erdoğan’ın yöneticisi olduğu vakfa bağış yapanların, devletten rahatça ihale aldığı ve menfaat sağladığı iddia ediliyordu.
Suudi Kralının İstanbul’da Sevda tepesine aldığı imar izninden iki ay önce yani 26 Nisan 2012’de de vakfa 99 milyon 990 bin 990 dolarlık bağış yaptığı, TÜRGEV’in yeni başkanı Akalın tarafından doğrulandı, “ama her şey yasal” dedi.
*
Okmeydanı’nda uzun süredir sahnelenmek istenen mezhep çatışması için yapılan provakasyonlar, bayramda da hız kesmedi. Nurtepe de iki gurup çatışırken olaylar büyüdü ve gerginlik bayrama damgasını vurdu.
*
Başbakan Yardımcısı Bülent Arınç’ın ‘kadınlar yüksek sesle kahkaha atmayacak’ açıklaması dış basında “bu bir şaka değil” başlığı ile verilip alaya alınırken, sosyal medyada AKP’li kahkaha atan hanımların resimleri paylaşım rekorları kırdı.
*
İsrail’e her fırsatta ağır sözler sarf eden, canilikle, soykırımla suçlayan, Sayın Erdoğan aldığı “Yahudi cesaret ödülünü” tüm ısrarlara rağmen geri vermem demeye devam ediyordu. Ancak Yahudi kongresinin “geri ver” çağrısı üzerine nihayet geri vermeyi kabul etti!..
*
İstanbul’un göbeğinde vahşet şebekesi IŞİD uzantısı gurup, kamp kurup, toplu namaz kılıp, canilere başarı için dua edip cihat çağrısı yaptı.
Bu arada canilerin esir aldığı 49 elçilik görevlimiz ile ilgili bir söz duyabilmek mümkün değil…
*
Ramazan ayında terör örgütü cani şebekesi PKK yı meşru muhatap kılan kanunu meclisten geçiren iktidar, bayram günü de teröristlere verilecek ev ve imtiyazları açıkladı. Yüzde 5 PKK oyunu alabilmek için cani başının baskılarından korkan iktidar, geri kalan yüzde 95 in oyundan endişeye gerek duymadı.
*
Adana, Gaziantep, Urfa, Hatay da Suriyeli mülteciler ile vatandaşlar arasında meydana gelen olaylar, bayramda Kayseri’de ortaya çıktı.
*
Erzurum’da tüm olumsuz raporlara rağmen 100 milyon TL ye yapılan yarış pisti çöktüğünde, yapan şirketin son dönemde milyarlık ihaleler aldığı ortaya çıktı. Aynı şirketin “helal otelleri” ise bayramda doldu taştı!..
*
Cumhurbaşkanı adayı Sayın Ekmeleddin İhsanoğlu, diğer adayca Mısır doğumlu diyerek suçlanmaya çalışıldı. İnsanlık suçu işlediğini bile bile! Ki kendi torunu Amerika doğumlu iken…
*
Giresun’da evlilik dışı ilişki sonucu hamile kalarak bayramın birinci günü doğurduğu bebeği apartmanın havalandırma boşluğuna atan kadın tutuklanırken, bebek ise hastanede hayatını kaybetti.
Otobüsler bir, bir yanarken, son dönemin defolu denetim ürünü on numara yağ kullanımı yeniden gündeme geldi.
*
İşte, Cumhurbaşkanlığı seçiminin hemen öncesinde, İslam Dünyasının liderliği iddiasındaki ülkemizin mübarek ramazan ayı ve bayram gündemi!
Tam da dinin yükselişe geçtiği, zincirlerin kırıldığı tekerlemelerinin gündemden düşmediği dönemde…
Türk Milleti 10 Ağustos’ta bir karar verecek!
Ya; şatafatlı sözlerin, oluşturulan algıların fon müziği eşliğinde, meşrulaşan ihanetlerin, çöken adaletin, sosyal tükenişin girdabına onay verilecek…
Ya da; savrulmaların bitirilmesi, asli değerlerimizin yeniden ihyası için işaret fişeği atılacak.
