Erdoğan’ın konuşmasından bazı satır başları şöyle:
“Projenin hayata geçirilmesinde emeği olan başta AK Parti Bilgi ve İletişim Teknolojileri Başkanlığımız olmak üzere herkese teşekkür ediyorum. AK Parti özellikle şu andaki başlığıyla ‘AK Partim Mobil Uygulaması’nın da devreye girmesiyle inşallah teşkilat faaliyetlerimizi daha etkin, hızlı ve verimli bir şekilde yürütebileceğiz.
Sistem, vatandaşlarımızın sorunlarını en doğru bilgi ile cevaplandırabilme imkanı verecek. Partimizin saha hakimiyetini korumaya ciddi katkı sağlayacağına inanıyorum.
Her alanda olduğu gibi siyasette dijitalleşmenin öncüsü de AK Parti’dir. Buradan teşkilatımızın tüm mensuplarını bu uygulamayı aktif şekilde kullanmaya davet ediyorum.
Yarın seçim olacakmış gibi gece gündüz demeden çalışıyoruz. Altılı masanın bileşenleri ve bileşmek isteyip bileşemeyenleri kendi genel merkezleri arasında mekik dokurken biz her hafta bir ilde vatandaşlarımızla hasbihal ediyoruz.
Onlar vizyon ve proje olarak vatandaşın karşısına boş lafla çıkarken biz müjdelerle hizmet yolculuğumuzu sürdürüyoruz.
Dünkü grup toplantısında memur ve emeklilere yaptığımız yeni zam oranını halkımızla paylaştık. Orta Gelir Grubu’na yönelik Yeni Evim Kampanyası’nın detaylarını açıkladık.
Cumartesi günü Antalya’ya gidecek, Antalyalı kardeşlerimizin misafiri olacağız. Kumluca’yı ziyaret edeceğiz, ardından Manavgat’ı ziyaret edeceğiz. Orada da hanım kardeşlerimizle ayrıca bir toplantı gerçekleştireceğiz. Ertesi gün üniversiteli AK Gençlik’le buluşacağız. Biz 85 milyonun her bir ferdine ulaşıyoruz.
Kapısı çalınmadık kimse bırakmama anlayışıyla devam ediyoruz. AK Parti ile 6’lı masanın derin vizyon farkı ortaya çıkıyor. Bilhassa gençlerimiz sadece hizmet ve icraat olarak değil, teknolojiden faydalanma konusunda da bunların umutsuz vaka olduğunu anlamıştır.
Yabancı ekonomi komiseri ile görüntülü konuşmayı ileri teknoloji sananlar, aslında teknoloji özürlü olduklarını ortaya koymuştur. Hele hele 25-30 yıl öncesinin teknolojisini, insanımız teknoloji görsün diye millete yutturmaya çalışmak kibrin ve cehaletin dik alasıdır.
Dünyaya ve kendi insanına böyle çarpık bakan zihniyetin milli teknoloji hamlemizi, yani Togg’u, Kızıl Elma’yı, ANKA’yı, Atak’ı, Gökbey’i, milli muharip uçağımızı idrak etmesi elbette mümkün değildir. Bunların teknoloji bilgisi, meşhur bir filmimizdeki, “Zeki Müren de bizi görecek mi” sahnesiyle anlatılan o seviyeyi henüz geçememiştir.
Siyaset gibi teknolojiyi de çeyrek asır geriden takip eden bu arkaik ekibe, gençlerimize daha fazla mahcup olmadan kendilerine kapsamlı bir format atmalarını tavsiye ediyorum. İnşallah, yakında uzay programımızla, yerli yazılımlarımızın küresel başarılarıyla, yüksek teknolojili nice ürünlerimizle bunların zihin dünyalarını altüst etmeye sürdüreceğiz.
Başlarını kendi aralarındaki kavgadan, çekişmeden kaldırabilirlerse bu başarımız belki onlara da ilham kaynağı olabilir. Biz, kimsenin ne dediğine bakmadan, hizmetimizi milletimize anlatmaya, sunmaya devam edeceğiz. Bizim icraatımızın yetiştiği yere vizontele muhalefetin hayali bile yetişemez. Teknolojide çok büyük oranda dışa bağımlı olan ülkemizi her alanda söz sahibi ülke konumuna getirdik.
Bunların, milli teknoloji hamlemizi, Togg’u, Kızıl Elma’yı, Anka’yı idrak etmesi mümkün değildir. Bunların teknolojiye bakışı meşhur film cümlesi ‘Zeki Müren de bizi görecek mi?’ lafını geçememiştir.
Son 20 yılda, Türkiye’yi teknoloji alanında takip edilen ülke yapmak için çok büyük yol kat ettik. Ar-Ge merkezlerimizin sayısını sıfırdan 1249’a yükselttik. Teknopark sayımızı 96’ya çıkarttık. Değeri 1 milyar doların üzerinde olan teknoloji şirketi sayımız 6’yı buldu. E-devlet kapısı tüm dünyada örnek gösteriliyor.
Kendi savaş gemisini üreten ve idamesini gerçekleştirebilen 10 ülke arasındayız.İHA ve SİHA üretiminde artık dünyada 3 ülke içerisindeyiz.”