Büyükşehir yasa tasarısı ile ilgili olarak önümüzdeki dönemde sert bir demokratik mücadele verilecek. MHP milletvekili Özcan Yeniçeri, bu mücadelenin ilk sinyalini verdi. Komisyonda uzun ve etkili bir konuşma yapan, Yeniçeri’nin konuşmasının bazı bölümlerini bugün aktarmak istiyorum. Özcan Hoca şöyle diyor: “Bugün gerek bizim coğrafyamız gerek kültür coğrafyalarımız gerek inanç coğrafyamız gerekse siyasi coğrafyamız soğuk savaş sonrasında dizayn ediliyor… Bizim içinde bulunduğumuz coğrafya, küresel güçler tarafından “küreselleşmenin ozon deliği” olarak kabul edilmekte ve öyle görülmektedir. Dolayısıyla küreselleşmenin ozon deliği olarak ifade edilen bu bölgenin küreselleşmeye eklemlenebilmesi için yapısal, siyasal, sosyal ve kültürel bir değişim ve dönüşümden geçmesi gerektiğini düşünüyorlar…
Bugün Arap Baharı denilen şey, küreselleşmenin ozon deliğinin tamir edilme operasyonudur ve dolayısıyla bu bölgeyi küresel sisteme ikame edebilmek, eklemleyebilmek için bölge üzerinde harekât yapılmaktadır. Şimdi, bunlar olurken, yani Mısır’da, Tunus’ta, Libya’da, Bahreyn’de, Yemen’de ve son olarak Suriye’de -Irak’ta daha önce olmuş- bütün bunlar olurken Türkiye’nin bundan ari olması veya Türkiye’nin devre dışı düşünülmesi hiç kimse tarafından normal karşılanabilecek bir olgu değildi. O hâlde Türkiye’nin de kendi kendine, kendi eliyle bu sisteme eklemlenebilmesi için siyasal, yasal, yapısal, anayasal olarak değiştirilmesi gerekir, dönüştürülmesi gerekir… Bugünkü yerel yönetimlerle ilgili bu gelen yasa tasarısı da bu sözünü ettiğimiz sistemin bir parçası. Bakın, ben burada uyarıyorum ve yüksek sesle de ifade ediyorum; bu teklif kanunlaşırsa ve bu teklif bu kanunlaşma vasıtasıyla bir federalleşme, bir eyaletleşmeye giderse o zaman bu ülkedeki iç çatışmayı durduracak hiçbir gücün kalmayacağını göreceksiniz. Çok tehlikeli bir iş yapılıyor, sezdirmeden, hissettirmeden âdeta narkoz verir gibi merkezî otoritenin bölge üzerindeki etkinliği azaltılmaya, ortadan kaldırılmaya ifade ediliyor…
Bugün getirdiğimiz efendim, hizmet daha kolay olacak, daha etkin olacak, daha verimli olacak şeklindeki bir teorik yaklaşımla iflah edilmeye çalışılan bu tasarı sonuç itibarıyla bölgede kontrol edilemeyen kent devletlerini meydana getirecektir…
Bugün, Diyarbakır Belediye Başkanını kontrol edemiyorsunuz, söz geçiremiyorsunuz, yarın nasıl söz geçireceksiniz? Görevden alamadınız, Hükûmete ne dedi?… Bu düzenleme yapılırken de yalnız ihtiyaç sahibini değil diğer ihtiyaç sahiplerini de gözetmek zorundasınız. Yalnız, mahallîyi değil, mahallînin yanında millîyi de gözetmek zorundasınız. Efendim, biz işte mahallî düzenleme yaptık ama Güneydoğu’da koptu gitti. O zaman, düzenlemeyi ne için yaptınız? Biz iyi niyetle yaptık, e, cehennemin yolları zaten iyi niyet taşlarıyla dizayn edilmiş.”
Özcan Hoca burada sözlerinin sonuna geliyor ve şöyle bitiriyor konuşmasını: “İşin özü şu, çok kısa bir şekilde: Şiddetli bir şekilde bu yasaya karışıyız, bu yasa için ve bu yasanın geçmemesi için bunu bir millî müdafaa meselesi olarak alıyoruz, bu yasanın geçmemesi için biz elimizden gelen her gayreti sarf edeceğiz ve her türlü engellemeyi yapacağız, buna her şey dâhil. ONUNU ÜZERİNE SÖYLEYEYİM; AKLINIZA NE GELİRSE DAHİL VE BU ENGELLEMEYİ YAPARAK…”
Özcan Hocanın bu sert bitirişi üzerine Komisyonun AKP’li başkanı soruyor. “İç Tüzük hükümlerini dâhilinde değil mi hocam?” Özcan Hocanın cevabı anlayana açık: “İçi de dışı da. Yani içten hallettik içten, içten halledemedik dıştan.”
İnşallah, millet farkına varmamış olsa da bu yasa tasarısı Yunan ordusundan sonra Anadolu’nun gördüğü en büyük tehdittir. MHP’nin bu yasa tasarını engellemesi bir vatan görevi. Bu sadece, TBMM Komisyonlarında ve Genel Kurulu’nda yapılacak bir muhalefet olmamalıdır. Hukuk fakülteleri, üniversiteler, aydınlar, Türk Ocakları, Aydınlar Ocağı, Düşünce Kuruluşları, Kamu Sen, bütün milli sivil toplum örgütlerinin birinci meselesi bu büyük komployu durdurmak olmalı. Mitingler, imza kampanyaları, sempozyumlar, paneller düzenlenmeli. AKP milletvekillerinin çok büyük bir bölümü de bu tasarıya karşı. Gizli oylama olsa AKP oyları ile reddedilecek bu yasayı Türküm diyen herkes partisini bir yana bırakarak engellemelidir.
