Siyaset, halka hizmet amacı ile yapılır. Siyasi partiler bu amaca ulaşmak için kurulur. Bu amaçtan sapan siyasi partiler yaşayamaz. Nitekim 1946’dan bu yana kapanan veya tabela partisine dönüşüp işlevini yitiren pek çok partinin kötü akıbetinin nedeni, “kuruluş amacından uzaklaşmak”tır. Milletin verdiği krediyi kötü kullananlar, siyaset sahnesinden silinmişlerdir.
Kongreler partilerin yenilenme zemini, yenilenme vesilesidir. Kongrelerde, yorulan ve eskiyen hücreler yenilenir ve tazelenir. Gidişat gözden geçirilir ve yanlışlar düzeltilir.
Önümüzdeki günlerde yine bir siyasi partimizin Büyük Kongre’sine hep birlikte şahitlik edeceğiz.
Bizler “Sözümüz Var Hareketi” olarak baştan beri Türkiye’de siyasetin tıkanmışlığına ve siyasi partilerdeki yönetim yanlışlıklarına vurgu yaptık. Yine yaklaşan kongre vesilesi ile bunları bir kez daha hatırlatıyor ve adeta “siyasi partilerin çirkin (!) kardeşliği”ni toplumla paylaşmak istiyoruz. Çünkü yok aslında birbirlerinden farkları!
Ülkemizde, başta Siyasi Partiler Kanunu olmak üzere tüm yasal mevzuat, her kademedeki parti yöneticileri tarafından kötü niyetle kullanılınca, ortaya, hiç de arzu edilmeyen bir tablo çıkmaktadır. Bu tablo “engelli siyaset ve engelli demokrasi”nin doğumuna yol açmakta ve halkın çoğunluğunu siyasetten soğutmaktadır.
Türkiye’de halkın siyasetten ümidini kesmesine sebep olan bu tip antidemokratik uygulamalar; ülkemizin gelişmesinin ve vatandaşın huzur ve refah içinde yaşamasının önündeki en büyük engellerden birisidir.
Yanlış siyaset uygulamaları ile ülkenin ümidi olmaktan hızla uzaklaşan ve bugünlerde “Büyük Kongre”sini yapacak olan Partimizin Genel Başkanı ve yöneticilerini bizler birçok kez dostça uyardık.
“Sözümüz Var Hareketi” olarak kurultayda olumlu bir gelişme ve değişimden yana pek bir umudumuz, öngörümüz ve beklentimiz olmasa da dostça uyarılarımızı tekrar ediyoruz:
Geliniz; yanlışlarınızdan vazgeçiniz! Kuru inadı bırakınız!
Yaptığınız, çoğunluğu “asker delege”ler ile oluşturacağınız “asker kurullar”dan Partimizin ve Türkiye’nin hayrına bir sonuç alamazsınız.
Genel Başkan olarak partiyi rayından çıkarmış olanlara yeniden prim vermeyiniz. Bu konuda radikal değişikliklere gitmekten korkmayınız.
Unutmayınız ki; insan benzeri birer canlı mekanizma olan siyasi partilerde, eğer yapısal dönüşümlere ihtiyaç varsa, bunları korkmadan ve çekinmeden yapmak gerekir.
Bunları yapamayan bir siyasi partinin yanında sadece, hayata at gözlüğü ile bakan kısır siyasetçiler kalır. Geniş halk kitleleri ise desteğini çeker.
Bu nedenlerle; gelin, partide yaşanan erozyonu sona erdirin!
Temennimiz; Türkiye’ye umut olarak kurulan bu siyasi partinin umut olma vasfını sürdürmesidir.
Bu yüzden, Partinin Genel Başkanını ve büyük kongre delegelerini, üzerlerine düşen tarihi sorumluluğu yerine getirmeye davet ediyoruz.
Aksi halde Türk Milleti “en iyiyi” bulma arayışına devam edecek ve de bulacaktır.
Muhataplarına ve Türk Milletine saygı ile arz olunur.
Sözümüz Var Hareketi İcra Kurulu
#SözümüzVarHareketi