“Sevgide serbestiyet saygıda mecburiyet vardır”
*
Dr. Devlet Bahçeli…
Liderimiz oluşuyla birlikte böyle koymuştu düsturu, veciz sözleriyle…
*
1997 MHP Büyük Kurultayı!..
“Üç Hilalli kürsü” yıktıran “Genel Merkez Ağalığını” ezip geçen Ülkücü İradenin, tertemiz vicdanıyla Genel Başkanlığa Dr. Devlet Bahçeli’yi getirmesiyle vücut bulmuştu…
Devamında ifade ettiği bu dikkat çeken düsturu, yaşadıklarıyla,yaşadıklarımızla çok anlamlı bulunmuş, teşkilatlarımızın duvarlarını,panolarını süslemişti.
*
Bugün;
Milliyetçi Hareketin yönetim katmanları ve etki alanlarında gelinen noktada; eseri kalmayan sevginin yanında, kırıntılarına dahi hasret kalınan saygı arayışıyla kıvranıyoruz.
Hadi sevgide serbestiyet vardı, ama mecburiyet olarak gördüğümüz saygı nasıl kaybedildi ki;
Ülkücüler, Ülkücü delegeler, bedel ödemiş, adanmış ömürler bir çırpıda nasıl, dışlanıp, ayrıştırılıp, hainleştirilip, silkelenip atılı veriliyor!
*
Yok! Sizi değil bizi anlatacağım bu defa…
Ülkücü Hareket’in Lideri olarak sizi belleyen, belirleyen, tüm samimiyetiyle Ülkücülerdeki sevgiyi anlatacağım…
*
Hani mecburiyet dediğiniz saygı var ya! Onu hissettirmediğiniz, kaybettirdiğiniz çoğu zamanlarda bile serbestiyet kıldığınız sevgimizi hep derinden yaşadık zatıâlinize karşı…
Saygı duyamadıkçasevgimize sarıldık…
19 Yıl boyunca…
*
Hakarete uğradık, diplomatik teselliye sığındık
Meydanda kükreyip, masada sustuk
Söz verdik, mahcup olduk
Çekildik bir yerlerden, sıçrayamadık olmamız gereken yere!
Ezildik, yutkunduk sadece…
Örselendik
*
Hareket idik, zincirlerde aradık benliğimizi.
*
Uğruna can verdiğimiz,uğruna yaşadığımız vatanımız milletimiz paramparça edilirken, doğru söylüyor olmanın tatmin olmuşluğuyla, alçakların nazarında “uslu denge unsuru” görülmenin hezeyanında kavrulduk!
*
Hayal dahi kuramaz olduk, çökmediğimizle yetinir olduk…
*
Bilmedik çoğu zaman neyi neden yaptığınızı, vardır bildiğide dik tüm güvenimizle…
*
Yanınıza topladıklarınızın neredeyse yarısı, tarihimizdeki tek kara leke olarak kasetlerde boy gösterip çakallara malzeme olurken, sizin için üzüldük çokça…
*
Saygı duyamadık her adımında bunlara!..
Sevgimize sığındık, tutunduk liderliğinize.
Sonuçlara sebep bulduk çokça, kendimizi kaybetme pahasına!..
***
Ve. Dahi…
19 yıldır bu sevgiyi taşıyan samimiyet hedef alındı bugün…
Sevdiğince!..
*
Bedelin;
Ülkece… Milletçe…Teşkilatça… Ve. Hatta “Kendince” ödenmekte olduğu…
Acı günlerdeyiz!
*
Sevgide serbesttiniz hep!
Alışmıştık…
Bu bir “saygıda mecburiyetedavet” haykırışıdır…
Tüm yaşadıklarımız
Tüm kırılmışlıklarımız
Tüm yıkılmışlıklarımızla
Bu bir “mecburiyet”yazısıdır!..