Bilinçaltımızdaki duygularımız hangi hastalıklara neden oluyor?

Bilinçaltımızdaki duygularımız hangi hastalıklara neden oluyor?

İnsan bedeni başından itibaren “sağlıklı” olmaya programlanmış mucize ötesi bir makine, hatta bir makineden çok daha fazlası. Peki o halde neden hasta oluruz? Ben hastalıkları “uzun süre alanımızda tutulan ve bize hizmet etmeyen enerjilerin bedenlenmiş hali” olarak tanımlıyorum. Yani tüm hastalıkların en temel kaynağı ruhumuza yerleşen ve bize hizmet etmeyen duygular (kızgınlık, kin, nefret vb.), kayıtlar ve travmalar… Bu nedenle bizler hastalanmadan çok önce “ruhsal bedenimiz” hastalanıyor, yaydığımız frekans düşüyor.

Hayatınızdaki bazı şeylerin kontrolden çıkmaya başladığı zamanları düşünün (sorunlu evlilik, yakınını kaybetmek, yoğun iş temposu vb.). İşte bu dönemlerde yavaş yavaş kendimizi halsiz, sinirli, mutsuz, stresli ya da tükenmiş hissetmeye başlıyoruz. İşte bunlar ruhumuzun çığlıkları.

Bizler bu çığlıkları duymazdan, görmezden geldikçe ruhumuzun sesi biraz daha fazla yükselmeye başlıyor, artık bize tepkisini bedenimiz üzerinden göstermeye başlıyor. Örneğin; bağışıklığımız düşüyor, devamlı grip/nezle olmaya başlıyoruz. Bağırsak düzenimiz alt üst oluyor. En olmadık semptomlarla baş etmeye çalışırken buluyoruz kendimizi. Yine mi duymadık? Bu sefer blokajlarımızın olduğu organlarımızda daha ciddi rahatsızlıklar yaşamaya başlıyoruz.

Gelin bedeninizde hastalıklara sebep olan bu blokajlara hep birlikte bakalım;

Acı & Ağrı: “Suçluluk duygusu”dur. Suçluluk duygusu daima ceza peşinden koşar

Akne: Kendini kabullenememek, kendinden hoşlanmamak

Arpacık: Yaşama öfkeli gözlerle bakmak, birisine kızgınlık duymak. Neyi görmekten hoşlanmadınız?

Bereler, kesik ve yaralar: Kendine öfkelenmek ve suçluluk duygusu

Boğaz ağrısı: Kendini ifade edememek; öfkeli sözcükleri içinde tutmak

Burkulmalar: Öfke ve direnme; hayatta belli bir yöne gitmek istememek

Miyopluk: Gelecekten korkmak

Hipermetropluk: Şimdiden (yaşanan andan) korkmak

Dudaktaki uçuk: Kime neyi söylemek istemediniz/söyleyemediniz ?

Zararlı bakteriler: “Suçluluk” duygusuna bağlanırlar.

Zararlı virüsler: “Değersizlik” duygusuna bağlanırlar.

Zararlı mantarlar & maya: “Kızgınlık/kırgınlık” duygularına bağlanırlar.

Ağır metaller: Toksik düşünceler (başkaları & hayata karşı)

Parazitler: Kendini başkalarına kullandırma, sömürülme, insanlara “hayır” diyememe

(Tüm bu değerlendirmeler Esin Demir’e aittir)

Zafer Partisi
Zafer Partisi
Giriş Yap

Haberiniz.com.tr ayrıcalıklarından yararlanmak için hemen giriş yapın veya hesap oluşturun, üstelik tamamen ücretsiz!