Ukrayna’nın Herson bölgesinde Rusların kontrol ettiği Kahovka Barajı’nın bombalanarak ağır hasar almasıyla nükleer facia korkusunun yeniden patlak vermesi, dünyada gündemin ilk sıralarına yerleşti.
Barajın kısmen yıkılması sonucu Dinyeper Nehri’nin su seviyesi hızla yükseldi, Yeni Kahovka şehrinin merkezi sular altında kaldı. Bölgeden gelen görüntülerde su seviyesinin binaların ikinci katına kadar çıktığı görüldü.
Rus yetkililer, yaklaşık 45 bin kişinin hayatının tehlikede olduğunu bildirerek bölgede OHAL ilan etti ve acil tahliye kararı aldı. Birçok kişi korkuyla bölgeden kaçarken sel basması sonucu 7 kişinin kaybolduğu bildirildi.
Ukrayna Devlet Başkanı Volodimir Zelenskiy, yaklaşık 80 köy ve kasabanın sular altında kalabileceğini söyledi.
Bölgenin bir kısmı Ukrayna’nın bir kısmi ise Rusya’nın kontrolünde.
Bu arada bölgedeki Rusya yanlısı yönetim, sel sularında seviyenin azalmaya başladığını açıkladı.
RUSYA VE UKRAYNA, BMGK’DA BİRBİRİNE GİRDİ
Rusya ve Ukrayna barajın vurulması konusunda birbirlerini suçluyor.
Ukrayna’nın talebi üzerine BMGK, dün akşam acil oturumda bir araya geldi. Rusya’nın Daimi Temsilcisi Vassily Nebenzia ülkesinin “koordineli bir dezenformasyon kampanyasıyla” karşı karşıya kaldığını, Rusya’nın barajı patlattığının iddia edildiğini söyledi. Söz konusu iddiaların “şizofrenik” olduğunu belirten Nebenzia, “Kiev tarafından kritik altyapı tesislerine kasıtlı zarar verilmesi, çok tehlikeli ve savaş suçu ya da terör saldırısı olarak nitelendirilebilir” diye konuştu.
Barajın tamamen yıkılmasının büyük bir faciaya yol açabileceği belirtiliyor.
Ukrayna’nın BM Daimi Temsilcisi Sergiy Kyslytsya ise “Bu, Ukrayna’nın kritik altyapısını hedef alan bir terör saldırısıdır. Amacı çok sayıda sivil kayıp ve tahribat yaratmaktır” dedi. Rusya’nın bir yıldan daha uzun süredir barajı ve bölgeyi kontrol altında tuttuğunu belirten Kyslytsya, “Barajı dışarıdan bombalamak fiziksel olarak imkansız. Baraj, Rus işgalciler tarafından mayın döşendi ve patlatıldı” ifadelerini kullandı.
Kremlin Sözcüsü Dimitriy Peskov, Ukrayna’yı suçlayarak olayı Rusya tarafından 2014’te ilhak edilen Kırım’ı “susuz bırakacak bir sabotaj” diye niteledi.
KRİTİK ÖNEME SAHİP BARAJ
Kritik öneme sahip olan ve bölgedeki tarım alanlarının sulanmasında kullanılan Kahovka Barajı, Kırım’daki su tedarikini sağlıyor. Baraj aynı zamanda Rusların kontrolü altında olan ve aylardır çatışmaların ortasında kalan Avrupa’nın en büyük nükleer santrali Zaporijya’ya soğutma suyu sağlıyor.
Uluslararası Atom Enerjisi Kurumu (UAEA), barajın kısmen yıkılması sonrasında nükleer bir risk olmadığını ancak durumun gözlemlendiğini duyurdu. UAEA Başkanı Rafael Grossi, tesisin reaktörleri soğutmak için aylarca yetecek kadar su bulunduğunu ancak durumu yakından izlediklerini kaydetti.