Bakan Kurum, açıklamasında şunları kaydetti;
“Sanayimin turizmin ticaretin tüm değerlerin korunması amacıyla bilim insanlarımızın görüşleri fikirleri ve önerileri doğrultusunda hareket edeceğiz ve inşallah işin sonuna kadar da sadece bu deprem değil istiyoruz ki ülkemize karşı olabilecek tüm risklere karşı bir kalkan oluşturalım. Burada yapılması gereken düzenlemeler yönetmelikler yeni kanun hazırlıkları dahil tüm hazırlıkları burada bilim insanlarımızın fikirleri doğrultusunda yapalım istiyoruz. Bugün de bu toplantı bizim için de ülkemiz adına çok çok kıymetli.
Kahramanmaraş Pazarcık merkezli deprem 11 ilimizi 14 milyon insanımızı derinden yaralayan ve birçok ocağa ateşin düştüğü ve 85 milyonun da bu bölgeye yardım etmek amacıyla seferber olduğu bir süreci ülkemizde yaşatmıştır. 32 gündür tüm deprem bölgelerinde afet alanlarında vatandaşımız devlet el ele depremzede kardeşlerimizin yardımına koşmaktadır. İşin sonuna kadar da aynı anlayışta çalışacağız.
Barınma ihtiyaçlarını karşılamak amacıyla geçici barınma alanlarının kurulum sürexini her il kendi içinde AFAD’ımızın valiliklerimizin koordinasyonunda yürüttü şimdi de kalıcı yerleşim yerlerine ilişkin çalışmaları da yine 11 ilimizde eş zamanlı yürütüyoruz. Gerek prefabrik gerek çelik yapıdan gerek konteyner olmak suretiyle vatandaşlarımızın daha iyi şartlarda yaşamasını teminen çadırkentlerden konteyner kentlere geçiş sürecini de hızlı bir şekilde yürütüyoruz. Tabii enkaz kaldırma süreçlerimiz de 11 ilimizde eş zamanlı olarak devam ediyor ve tüm çevresel tedbirleri de alarak bugün bunları da istişare ettik. Enkaz kaldırma sürecinde çevresel hangi tedbirleri almamız gerektiği buradan çıkacak malzemelerin ülkenin ekonomisine istihdamına nasıl katkı sunması gerektiğine ilişkin de görüşler ve öneriler vardı inşallah bunları da uygulamaya geçiyor olacağız.
Bir taraftan hasar tespit çalışmalarımız devam ediyor şu anda sahada 7 bini aşkın uzmanımızla birlikte hasar tespit çalışmalarını fiilen yürütüyoruz ve deprem bölgesindeki illerimizde 5 milyon 4 bin 875 bağımsız bölümden oluşan 1 milyon 706 bin binada inceleme yapılmış durumda ve bu binalardan 821 bin 302 bağımsız bölümün acil yıkılacak ağır hasarlı yıkık veya orta hasarlı olduğunun tespitini yapmış olduk. Şu an itibariyle Gaziantep Kahramanmaraş Adıyaman Osmaniye ve Kilis olmak üzere 5 ilimizde hasar tespit çalışmalarını tamamladık ve diğer illerimiz de yüzde 90 seviyesindeyiz önümüzdeki birkaç gün içerisinde diğer illerdeki hasar tespit çalışmalarını tamamlayacağız. Tabii burada artçı depremler sebebiyle yeniden hasar tespiti çalıştığımız illerimiz ilçelerimiz de mevcut. Yapılan hasar tespiti çalışmalarını incelediğimizde yıkılan binaların yüzde 96.7sinin 1999 öncesi yapılan yapılar olduğunu görüyoruz. 2002 düzenlemesi sonrasında yıkılan yapılara baktığımızda sadece 3.3’ü olarak karşımıza çıkıyor bu da bize yapılması gereken çalışmaya ilişkin önemli bir veri veriyor.
Yapı denetime tabii olmayan fay hatlarına yakın mesafede olan nispeten zemin sıvılaşmasının daha yüksek olduğu yerlerde yoğun yıkımın yaşandığını da buradaki tespitlerimizle gördük.
Burada şehrimizi ki gruplarımızı birazdan ifade ettiğimde daha da anlaşılacaktır. Tarihiyle kültürüyle buradaki demografik yapıları koruyacak anlayışla doğasını koruyacağız çevresini koruyacağız iklim değişikliğine dirençli hale getireceğiz afetlere dirençli hale getirebilecek anlayışla çalışmalarımızı yapacağız. Sayın Cumhurbaşkanımız ortaya koyduğu Türkiye Ulusal Risk Kalkanı Modeli kapsamında şehirlerimizi afetlere dirençli hale getirmek için de alt komisyonlarımızı belirlemiş olduk. Kurullarımızın çalışma alanları ve gerekçelerinden şöyle bahsetmek istiyorum. Her bir kurulumuz oluşturulurken kendi meslek dallarına ilişkin daha çok orada etkin oldukları ve yeterlilikleri ile daha öne çıktıkları alanlarda belirledik.
11 ilimizi gerekse şehirlerimizi afetlere karşı dirençli hale getirebilecek kurullarımız hakkında bilgi vermek istiyorum.
Birincisi destek hizmetleri ve sosyal politikalar kurulu. Bu kurulda afetlerle birlikte afetlerin meydana gelmesinden sonra yürütülmesi gereken en önemli hizmetlerin başında arama kurtarma ilk yardım gıda ve geçici barınma ihtiyaçları geliyor ki bu kurulumuz da AFAD’ımız da Kızılay’ımızla buradaki hocalarımız kendi alanındaki görüşleri ve fikirleri ile hareket edecek.
İkinci kurulumuz deprem ve yer bilimleri kurulu. Bu kurulumuz da aktif fay hatlarının 1/25 bin ölçekten 1/ 1000 ölçeğe dijitalleştirilmesine maden teknik arama genel müdürlüğümüzle birlikte sahada ilk andan itibaren buradaki fay hatlarının sahaya 1/1000 ölçekli işlenmesi ve burada çalışmalara ilişkin yerleşime uyun olup olmadığının tespiti, zeminin depremlere karşı güvenli olup olmadığının araştırması ve bu noktadaki tüm hazırlıkları da yeni yapılacak konutlara TOKİ’mizle yapacağımız konutlara ilişkin bir veriyi de paylaşıyor olacaklar.
Üçüncü kurulumuz hasar tespit kurulu. Tüm Türkiye’deki riskli yapı stoğunun afetlere karşı dayanıklı olup olmadığının tespitini yapacak.
Dördüncü kurulumuz, Enkaz ve Atık Yönetimi Kurulu. Afet sonrasında balta yıkıntı atıkları olmak üzere çok sayıda atıkların çevreye zarar vermeden çevresel tüm tedbirler alınmak suretiyle geri dönüşüme tabii tutulması imha edilmesi süreçlerinde çakışmalar yürütecekler.
Beşinci kurulumuz, Şehirleri İnşa ve İhya Kurulu. Afetle birlikte meydana gelen tahribatı giderecek TOKİ’nin koordinasyonunda geçici ve kalıcı konutlar yapacak.
Altıncı kurulumuz, Kentsel ve Kırsal Dönüşüm Kurulu. Bu da dirençli şehirlerin inşası adına başta deprem dönüşümü kentsel dönüşüm olmak üzere hem Marmara’da hem Ege’de hem de 81 ilde bu çalışmalara ilişkin vizyon ortaya koyacaklar.
Yedinci kurulumuz, Mekansal Planlama Kurulu. Bu kurulda Türkiye Ulusal Mekansal Strateji Planı çerçevesinde afetlere duyarlı planlı yaklaşımların yeni yaklaşım yerlerinin doğru zeminde olup olmadığı gibi konularda yön verecekler.
Sekizinci kurulumuz, Yeni Yapı Teknolojileri Kurulu. Afet riski bölgelerinde konutlar başta olmak üzere kamu binaları ve diğer binalarımıza ilişkin yeni yapım teknolojilerini hem dünyadan hem ülkemizden en son teknolojiyi uygulayacağımız deprem izolatörü dahil yeni tüm teknikleri yönetecek.
Dokuzuncu kurulumuz, Coğrafi Bilgi Sistemleri ve Akıllı Şehirler Kurulu. Buradaki süreci etkin bir şekilde yürütmek ülkemizi iklime dirençli afetlere dirençli hale getirebilmek amacıyla da bir çalışma yürütüyoruz.
Onuncu kurulumuz, Yeşil İklim Dostu Dönüşüm Kurulu. Burada da afet bölgesindeki yeni şehircilik çalışmalarımızı iklim dostu yeşil dönüşüm çerçevesinde sanayideki dönüşümden tarımdaki turizmdeki tüm dönüşümü içine alacak şekilde.
On birinci kurulumuz, Kentsel ve Kırsal Altyapı Kurulu. Deprem bölgesinden ulaşımdan kanalizasyona içme suyundan yağmur suyuna derelerimizin taşkın kotunun şehirlerimizin aşt yapısını da dirençli hale getirecek. İletişim hatları da değerlendirilecek.
On ikinci kurulumuz, Tarihi ve Kültürel Miras Kurulu. Tarihi ve kültürü yeniden canlandırmak zorundayız buradaki doğayı, demografik yapıyı, kültürel yapıyı yeniden ayağa kaldırabilmek için buradaki hocalarımızın görüşlerini aldık kültürel ve tarihi restorasyonu yapacağız. Buradaki her şehrin kendine has kültürünü koruyacağız.
On üçüncü kurulumuz, Kriz Yönetimi ve İletişimi Kurulu. Afet sürecinde ve sonrasında afetlere karşı eğitim balta olmak üzere okullarımızdaki müfredatta eğitimin ve iletişimin afet sürecinde yönetimine insanlarımızın şeffaf bir şekilde bilgilendirilmesine ilişkin süreci yürütecekler.
Bir ofisimizi İstanbul’a kuracağız bir ofisimizi de deprem bölgesine kuracağız.
9 Mart itibariyle yaklaşık 34 bin konutumuzun inşa süreci başladı ki bunlar bilim insanlarımızla çalıştığımız alanlar.”
