“Biz ebabil kuşuyuz gülüm
gölgesini büyük sayan mağrur fillerin belalısıyız.” şiirini mırıldanan bizim ülkücüler, iş başa düştüğünde giyindiği gömleğini kefeni bilip öyle çıkar kapıdan.
***
Milliyetçi Hareketin Lideri Devlet Bahçeli ceketini çıkarıp, gömleğinin kollarını sıvamış bir fotoğrafı ile mühür vurdu zamana;
Bu vakur duruş, Türk tarihinde örnekleri hep görülen, her Türk için varlık sebebi olan bir sorumluluk ilanıdır. Sadedir, açıktır, anlaşılırdır…
Alparslan Gazi’den bugüne değişmez gömleğimiz, şehitlik kefenini anlatır, dosta düşmana… Yine anlatır; Türk tarihinin memleket sevdalılarına yüklediği ulvi sorumluluğun sahibi olunduğunu.
Töremizdir ve dahi; Osman Gazi’den Alparslan Türkeş’e oradan Devlet Bahçeliye kadar silsile ile takip eden kutlu emanet, Türkün davasıdır, kuşanmışlığıdır.
*
Son yıllarda yaşanan zilletin ağır sonuçlarının görüldüğü dönemdeyiz. Uzaklardan istikameti çizilen şuursuzların ülkemizi felakete sürüklediği günler içindeyiz.
“Gömlek değiştirdik” demagojisi ile başlayan bir sürecin, beyzbol sopasıyla devam eden dönemecinde, Foto-Diplomasiyle yönlendirilerek hizaya girmeye alıştırılanların büyütüldüğü bir zamanda, Devlet Bahçeli’nin gömlekli fotoğrafını yorumlamaya çalışan gayretkeşlere insan şaşırmadan edemiyor.
Bu gayri milli yorum bülbülleri ne bilsinler davayı sevdayı! Bundandır komiklikleri biliyoruz… Gülüyoruz hallerine acıdığımız için bu zavallıların.
Hani bu madrabazlar hep “üst akıl” diyorlar ya. Bence bu resim tam bu noktada anlam kazanıyor.
Şimdi o üst akıl düşünsün diyorum. Türkün şakası olmayacağını ve ellerinde kalan bu sopaya münasip bir yer aramak zorunda kalacaklarını!
***
Ne hikmetli tecellidir ki, Dünya tarihinde Türk’ün kaderi, Türk Tarihinde Milliyetçilerin kaderi ile aynıdır.
Önümüzdeki günler bedellere gebe!
Ya; Türk’e kefen biçenler naralar atacak!
Ya; şehitlik kefenine bezenmiş kutlu irade muzaffer olacaktır.
Liderin mesajını, kininin ve dininin davacısı gençlik almıştır…
