Akşener: “Millet tarih yazacak”

featured

Akşener, TBMM grup toplantı salonunda beyaz önlükleriyle yer alan hekimler ve sağlık çalışanlarıyla 14 Mart Tıp Bayramı’nı kutladı.

“14 Mart; vatan sevgisini, sözle değil; görevlerini en iyi şekilde yaparak gösteren, tıbbiyelilerin bayramıdır. Bu vesileyle; kendini, vatanına ve milletine adayarak, ülkemizin bağımsızlık ateşini büyüten, Tıbbiyeli Hikmet’in göğe kaldırdığı bayrağı, bugün devralan, tüm hekimlerimizin 14 Mart Tıp Bayramı’nı yürekten kutluyorum. İyi ki varsınız. İyi ki buradasınız.” şeklinde konuşmasına başlayan Akşener, şunları söyledi:

“Her ne kadar, iktidarın başı ve liyakatsiz ekibi,  onların, bu büyük fedakarlıklarına karşı büyük bir vefasızlık göstermeye, devam etse de bu kötülüğün, artık sonuna geliyoruz. Çünkü, o sene bu sene! 15 Mayıs’ta, ‘giderlerse gitsinler’ diyenler çekip gidecek; doktorlarımız ise, baş tacı olarak kalacak.”

“Sinan Ateş’i unutursam, unutturursam; milletim bana hakkını, helal etmesin”

Akşener, Ankara’da bir suikast sonucu hayatını kaybeden Sinan Ateş’i hatırlatarak, Abdürrahim Karakoç’un yemin şiirini okudu ve ardından şu ifadeleri kullandı:

“Bengisu’nun, Banuçiçek’in, Ayşe’nin gözyaşlarının hesabını sormazsam; Haklarını aramazsam; Sinan Ateş’i unutursam, unutturursam; Milletim bana hakkını, helal etmesin.”

Cumhurbaşkanı Erdoğan’a helallik çağrılarını ve Sinan Ateş’in eşi Ayşe Ateş’e verdiği sözü anımsatan Akşener; “Bak Sayın Erdoğan; hani, göz göre göre yaptığın, her hatanda, her beceriksizliğinde, her iş bilmezliğinde, çıkıp çıkıp, milletimizden, helallik istiyorsun ya. İşte sana fırsat. İki güzel çocuğun, bir acılı annenin, ve yüreği yaralı bir milletin helalliğini alma fırsatı. Ayşe Ateş kızımıza, söz veren sen değil miydin? “Ben bu işin peşine düşeceğim.” diyen, sen değil miydin? Bengisu’ya, Banuçiçek’e, söz veren sen değil miydin?” diye konuştu.

“Mayıslar bizimdir”

Akşener, 14 Mayıs’a kadar her konuşmasında Cumhurbaşkanı Erdoğan’a Sinan Ateş’in katillerinin kim olduğunu soracağını dile getirerek, “Buradan açıkça ilan ediyorum. Bugün, iktidarın başı, zafiyet içinde olabilir. Bugün, düzen, zalimlere hizmet ediyor da olabilir. Bugün, Sinan Başkan’ın canına kıyanların, keyfi yerinde bile olabilir. Ama; bu alçaklıkta, eli olan, kolu olan, rızası olan, kim varsa asla unutmasın ki; Mayıslar bizimdir.” dedi.

“İşlerini zorlaştırmaya, ant içen iktidara rağmen; depremin yaralarını sarmak için var güçleriyle çalıştılar”

Ekrem İmamoğlu’yla Hatay’da ve Mansur Yavaş ile Kahramanmaraş’ta gerçekleştirmiş oldukları afet bölgesi ziyaretlerine değinen Meral Akşener, iki belediye başkanının bölgelerde yapmış olduğu çalışmalara teşekkür ederek; “Önlerine çıkan tüm engellere rağmen; liyakatle çalışmanın, ne demek olduğunu, devlet ciddiyetiyle çalışmanın ne demek olduğunu cümle aleme gösterdiler. İşlerini zorlaştırmaya, adeta ant içen bir iktidara rağmen; depremin yaralarını sarmak için, var güçleriyle çalıştılar, çalışmaya da devam ediyorlar.” şeklinde konuştu.

“Kaybetme acısını yerini göz göre göre kaybetmiş olmanın öfkesi almaya başladı”

Akşener, “Artık insanlarımız için sevdiklerini kaybetmenin, acısının yerini, ne yazık ki; onları, göz göre göre kaybetmiş olmanın öfkesi almaya başladı.” diyerek, şunları kaydetti:

“Mesela Hatay’da; kardeşi ve 3 aylık yeğeni dahil ailesinden, tam 7 kişiyi kaybettiği için yüreği yanan bir abla dedi ki; ‘3 gün boyunca, ayaklarını öpmediğimiz kişi kalmadı. Gelen, ‘başkası gelecek’ dedi, gitti. ‘Ses dinleyin.’ dedim, onu bile yapmadılar. Kardeşimi enkazdan çıkarmadılar. Bebeğimizin sesini duyduk, ama bir şey yapamadık. 4’üncü güne kadar neredeydiler? Kardeşimin hakkını istiyorum. Diri diri öldüler.”

 “Allah aşkına neden aranızdan tek bir kişi bile istifa etmiyor?”

İktidara yapmış olduğu istifa çağrısını yeniden hatırlatan Akşener; “Buradan, iktidar mensuplarına sormak istiyorum: Allah aşkına, neden aranızdan, tek bir kişi bile istifa etmiyor? Bu yıkımın, beceriksizliğin ve ciddiyetsizliğin, tek bir sorumlusu yok mu? Aranızdan tek bir kişi bile, bu tavrı gösterecek, haysiyete sahip değil mi?” diyerek sözlerine şu şekilde devam etti:

“Madem her biriniz, işinizi bu kadar kusursuz yaptınız; O zaman neden, ülkemizde işler neden böylesine kötü bir halde? Madem hiçbir hatanız yok; O zaman neden, Sayın Erdoğan hala, helallik isteme peşinde?”

“İYİ parti gururla sunar: bu yol, kazanmanın yoludur”

Akşener, 6 Mart’ta, İYİ Parti olarak bir çözüm yolu sunduklarının ve millet iradesinin, Millet İttifakı’nda tescillenmesini sağladıklarının altını çizerek, “Sayın Kemal Kılıçdaroğlu’nu destekleyenleri de, Sayın Mansur Yavaş’ı destekleyenleri de, Sayın Ekrem İmamoğlu’nu destekleyenleri de ortak bir yol haritasında birleştirdik. Bu yol, milletin yoludur. Ve İYİ Parti gururla sunar: bu yol, kazanmanın yoludur. Bugün, ittifakımız daha güçlü, kardeşliğimiz daha sağlamdır.” dedi.

“Millet tarih yazacak”

Akşener, önümüzdeki seçimleri de vurgulayarak konuşmasını ‘Türkiye’yi hak ettiği yere çıkarma sorumluluğumuzun farkındayız. İşte 14 Mayıs, tam olarak, bu sorumluluğun milletimizce tescilleneceği tarih olacak. O kutlu gün geldiğinde; söz de, karar da, yetki de, yeniden, aziz milletimizin olacak. Hiç merak etmeyin; her şey çok İYİ, her şey çok güzel olacak. Çünkü millet, haktan yana olacak. Çünkü millet, adaletten yana olacak. Çünkü millet, bizden yana olacak. Ve millet tarih yazacak.’’ sözleriyle tamamladı.

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Zafer Partisi
Zafer Partisi
Giriş Yap

Haberiniz.com.tr ayrıcalıklarından yararlanmak için hemen giriş yapın veya hesap oluşturun, üstelik tamamen ücretsiz!