Başta Tayyip ERDOĞAN olmak üzere AKP yetkilileri 2002 yılından bu tarafa ekonomide çok başarılı olduklarını iddia ediyorlar. Bu iddialarının içinde “ÖZELLEŞTİRME” önemli bir yer tutuyor. Bu yazıda AKP’nin yaptığı özelleştirmelerin ekonomiye katkılarının olup olmadığını irdeleyeceğim. Bunu yaparken aynı zamanda özel sektörün elinde olup da yabancılara satılan tesisleri ve bunların ekonomiye etkilerini açıklamaya çalışacağım. Önce, AKP döneminde özelleştirilen, pardon yabancılaştırılan kamuya ait işletmeler ile özel sektörün elinde iken yabancıların eline geçen işletmelerin bir listesini görelim. Arkasından ekonomiye olan etkilerini inceleyelim.
AKP’NİN İKTİDAR DÖNEMİNDE
Türk Telekom Araplar’a
Telsim İngilizler’e
Kuşadası Limanı İsrailliler’e
İzmir Limanı Hong Kong’lulara
Araç muayene işi Almanlar’a
Başak Sigorta Fransızlar’a
Adabank Kuveytliler’e
Avea Lübnanlılar’a
Petkim Azeriler’e
Tekel’in içkisi Amerikalılar’a
Tekel’in sigarası ABD ve İngilizler’e
Finansbank Yunanlılar’a
Oyakbank Hollandalılar’a
Denizbank Belçikalılar’a
Türkiye Finans Kuveytliler’e
TEB Fransızlar’a
Cbank İsrailliler’e
MNG Bank Yunanlılar’a
Dışbank Hollandalılar’a
Şekerbank Kazaklar’a
Yapı Kredi’nin yarısı İtalyanlar’a
Turkcell’in yarısı Finliler ve Ruslar’a
Beymen’in yarısı ABD’lilere
Enerjisan’ın yarısı Avusturyalılar’a
Garanti’nin yarısı Amerikalılar’a
Eczacıbaşı İlaç Çekler’e
İzocam Fransızlar’a
Demir Döküm Almanlar’a
Döktaş Fransızlar’a
POAŞ Avusturyalılar’a
SATILDI…
Satılan işletmelerin hemen hemen tamamı ülkemizin büyük işletmelerinden. Petkim’in dışında diğerlerinin yabancılara satılmış. Yani, bu işletmeler yabancılaştırılmış. Kamuya ait işletmelerin satışını dikkate aldığımızda neredeyse tamamı değerinin altında satılmış. Peki,bu satışlardan elde edilen gelirlerle yeni tesisler kurulmuş mu? Cevap: HAYIR! Peki, o zaman “Babalar gibi satarım.” diye öğünen zamanın Maliye Bakanı Kemal UNAKITAN’a ve diğer yetkililere “BİR YARARI OLMADIYSA BU GARİBAN MİLLETİN PARALARIYLA YAPILAN BU TESİSLERİ NEDEN YABANCILARA PEŞKEŞ ÇEKTİNİZ?” diye sormak gerek.
Özel sektörün elinde iken yabancılaştırılan işletmeler de genellikle değerinin altında satılmış. Peki, bu işletmeleri satan özel sektör elde ettiği gelirle yeni işletmeler mi kurmuş? Cevap: HAYIR! Özel sektör elindeki bu işletmeleri zor durumda kaldığı için değerinin altında elden çıkarmak zorunda kalmış. Dolayısıyla bırakın yeni işletme açmayı, ayakta durmaya çalışıyor. Devlet, zor duruma düşen özel sektöre gereken desteği verseydi bu işletmeler çok büyük ihtimalle satılmazdı. Peki, Devletin özel sektörü destekleyecek imkanları var mı? Elbette var. Başbakan ERDOĞAN, damadı Berat ALBAYRAK’ın genel müdür olduğu ÇALIK GRUBU’na Sabah Gazetesi ile ATV’yi alabilmesi için Devlet Bankaları olan Vakıfbank ile Halk Bankası’ndan 750 milyon Dolar kredi verilmesini sağlamıştı. Bu, Devletin elinde özel sektörü destekleyecek imkan olduğunu gösteriyor. O zaman AKP yetkililerine şu soruyu da sormak şart olmuştur: ÖZEL SEKTÖRÜ NİÇİN DESTEKLEMEYİP ELLERİNDEKİ İŞLETMELERİN HARAÇ MEZAT YABANCILARA SATILMASINA SEYİRCİ KALDINIZ?
Yukarıda açıkladığımız iki soruyu sadece birkaç kişinin sorması etkili olmaz. Milletimiz, 12 Haziran seçimlerinde AKP’ye oy vermeyerek bu soruları sormalıdır. Ancak, böyle sonuç alınabilir. Bu sorular hakkıyla sorulduğu zaman işler tersine dönecek, satılmayan milli varlıklarımız elimizde kalabilecektir. Bu soruları sorabilmek için 12 Haziran’a kadar herkes işbaşına…