Jandarma Yüzbaşı Ali Alkan şehit oldu…
Şırnak’ta, karakolda.
Ateş düştü ocaklara…
Yürekler bir kez daha yangın yeri.
Türk Milleti mahzun…
Memleket mahzun.
*
Çatışma değil, saldırı.
Kırsalda değil, yerleşim merkezinde değil…
Karakola saldırı!..
Saat 21 30 da makineli silahlar ve roketatarlarla ellerini kollarını sallaya, sallaya gelip saldırıp gittiler…
………..!
Hınzırlar arsız, hınzırlar pervasız!..
*
“Çözüm” dendi, “barış” naraları atıldı.
Askerimizi polisimiz hapsedildi karakollara.
Alkışlayanlar, kutsayanlar esareti, gecikmedi, sahne aldı hemen sinsice!..
Bölücü çakallara kaldı meydanlar…
Azdılar, azdırıldılar.
Her türlü beslendiler, her alanda semirdiler.
“Sevgi pıtırcığı” oldular!
Yetmedi!
Şahadetle ihanet denk tutuldu bağrımızda.
*
Bölücü eşkıyanın elebaşı cani allanıp pullandı, Kürt kökenli insanlarımıza “lideriniz bu” dendi.
Terör örgütü halk hareketi kılınıp;
Devletin masasında “devlet edasında” yer buldular!
*
.. ve bedel yine vatan evlatlarına düştü!
Kınalı kuzular toprağa düşer oldu bir kez daha.
*
Yok, yok uyumadınız; uyuttunuz!
Biliyordunuz, bilerek yaptınız.
“Sabır” dediniz adına, tüm suiistimallerin!
Kahpelik adım, adım sararken ülkemin her yanını…
Şen şakrak sömürme peşindeydiniz, ülke nimetlerini.
*
Alçaklıklarıyla semirenler… Semirtenler!
Besleyip büyütenler elbirliğiyle; ihaneti!
Tüm destekçileriniz, tüm alkışlayanlarınızla…
Tüm göz yumanlarınızla!
Sanmayın bu devran böyle gider…
Sanmayın ki bu ülke sahipsiz!
Bedel gününden kaçamazsınız!
Akıttığınız kanda boğulacaksınız!..