AK Parti Merkez Yürütme Kurulu (MYK) toplantısı, Başkan Recep Tayyip Erdoğan başkanlığında AK Parti genel merkezinde yapıldı. AK Parti Sözcüsü Ömer Çelik, partisinin Merkez Yürütme Kurulu toplantısının ardından açıklamalarda bulundu.
MYK gündemiyle ilgili olarak basın mensuplarına açıklamalarda bulunan Çelik, sözü ana muhalefet partisine getirerek şöyle konuştu:
“Bugün grup toplantıları vardı. Sayın Kılıçdaroğlu’nu daha önce uyarmıştık. Esnafa, öğretmene ve diğer kesimlere karşı ayrıştırıcı dil kullanmaması konusunda. ‘Oy verirseniz iki elim yakanızda’ diye bir söz kullanmıştı. Bu şekilde ifadelerin, öğretmenleri, esnafı hedef gösteren ifadelerin bu kadar kolaylıkla kullanılması son derece şaşırtıcı. Demek ki bilinçli bir politika. Esnafımız Türkiye’deki demokrasinin, orta sınıfın bel kemiğidir. Esnafımız bir siyasi bilinç unsuru, siyasi duruş unsuru olarak Türk demokrasisin gelişmesine büyük katkı sağlamıştır. Demokrasinin ana kolonlarından, taşıyıcılarından bir tanesi esnafımız. Kuşkusuz her meselesiyle ilgileniyoruz, verdiğimiz destekleri sürdürmeye devam ediyoruz. Kuşkusuz AK Parti ile esnafımız arasında sağlam bir bağ vardır.
Biz hep dünyaya karşı şununla övündük, biz zulümden kaçan insanları ülkemizde misafir ettik. Bu bize atalarımızdan kalan mirastır. Devletimizin köklerinde en önemli ifadelerden bir tanesinin burasının tüm mazlumların sığınağı gibi bir ifadeyle adlandırılmasını her zaman gururla söylüyoruz. Ölümden kaçan insanlar, Suriye, Irak’ta öldürülme tehlikesiyle karşı karşıya kalan insanlar ülkemize sığındılar. Bu büyük millet ölümden kaçan insanlara sahip çıktı. Biz Avrupa’da bu politikamızı anlatırken, Türkiye’de ırkçılık yapan, bu durumu istismar eden bir muhalefet partisi yoktur. Zaman zaman bazı isimler ‘Suriyelileri niye alıyorsunuz, yardımda bulunuyorsunuz’ gibisinden. Türkiye sınırlarını açmasaydı bu insanların hepsi öldürülecekti. Sonuçta bu insanları ölümden kurtardık. Nasıl geçmişte bizden öncekilerin engizisyondan kaçan Yahudileri, başka yerlerinden kaçan insanları koruma unsuruysak bu geleneği devam ettirdiğimizi gösteriyoruz. Maalesef bugün sayın Kılıçdaroğlu grup konuşmasında Suriyeliler için harcadığınız parayı şu toplum kesimi için harcasaydınız dedi. Biz bu lafları genelde Avrupa’nın aşırı sağından duyuyoruz.
Yunanistan ile başlayan istikşafi görüşmelere güçlü bir destek veriyoruz. Akdeniz ve Ege’deki gelişmeleri yakın şekilde takip ediyoruz. Yunanistan’la başlayan istikşafi görüşmelerin sağlıklı bir şekilde ilerlemesine güçlü destek veriyoruz. İstikşafi zemini korumaya kararlıyız fakat Yunanistan’ın beyanlarındaki kışkırtıcılık devam ediyor. Biz komşuyuz, şimdiye kadar beraber yaşadık, bundan sonra da beraber yaşayacağız. Türkiye Cumhuriyeti’ni köşeye sıkıştıranın başkalarıyla kurduğunuz ittifakların hiçbir şeye yaramayacağını siz de biliyorsunuz. Bunun yerine kışkırtıcı beyanlara devam ederseniz, KKTC’nin hak ve menfaatlerini zedeleyen açıklamaya devam ederseniz, Ege ve Akdeniz’de menfaatlerimizi hedef alan açıklamalara devam ederseniz bu ilişkilerin istikrarsızlaşmasından biz sorumlu olmayız. Yunan Başbakan ve özellikle dışişleri bakanını daha sağlıklı bir dil kullanmaya davet ediyoruz. Sürekli olarak bize ‘Türkiye diplomasi temelinden yaklaşsın’ diyenlerin Yunanistan’ın bu tutumlarını görmezden gelmemeleri gerekiyor. Diplomasi diye masaya davet ettiğimizde bu Türkiye’nin adımların durdurması sizin ise adımlarınızı daha güçlü bir şekilde devam ettirmeniz anlamına gelmiyor. Masayı oyalama taktiği, sahayı ise maksimalist taleplerinizi uygulayacağınız bir yer olarak görmemelidirler.” dedi.