CHP Grup Başkanvekili Engin Altay, Tarım ve Orman Bakanı Bekir Pakdemirli’nin Muğla’da yangın bölgelerine helikopterle sorti yapıldığı açıklamasına karşılık; “Vallahi de billahi de ben bir helikopter görmedim. Gördüysem namerdim. Eğer bin sorti yapıldıysa herhalde yüz, iki yüz tanesi de Bodrum bölgesine düşerdi” dedi
CHP Grup Başkanvekili Engin Altay, İzmir Büyükşehir Belediye Başkanı Tunç Soyer, Muğla Büyükşehir Belediye Başkanı Osman Gürün ve Bodrum Belediye Başkanı Ahmet Aras, günlerdir orman yangınlarının sürdüğü Muğla’nın Bodrum ilçesinde yangından etkilenen Beyciler, Gökpınar, Bayır, Armutçuk mahallelerinde inceleme yaptılar.
Yurttaşlarla bir araya gelen CHP’li Altay, Soyer, Gürün ve Aras, incelemelerin ardından Mumcular’da ortak basın açıklaması yaparak gelişmelere ilişkin bilgi verdiler.
“HELİKOPTER GÖRMEDİM”
Tarım ve Orman Bakanı Bekir Pakdemirli’nin Muğla’nın Milas ilçesinde Yangın Koordinasyon Merkezi’ndeki, “Muğla’da sabahtan binden fazla helikopter sortisi ve 3 bin tondan fazla su atıldı. Yerleşim yerleri odaklı gidiyoruz, maalesef ormanlarımızı bırakmak durumunda kalıyoruz” sözlerine tepki gösteren CHP’li Altay, “Tunç Başkan ve Osman Başkan ile sabah 9.30’da buluştuk. O saatten beri dağ bayır geziyoruz. Vallahi de billahi de ben bir helikopter görmedim. Gördüysem namerdim. Eğer bin sorti yapıldıysa herhalde yüz, iki yüz tanesi de Bodrum bölgesine düşerdi” dedi.
İzmir Büyükşehir Belediye Başkanı Tunç Soyer, yangınların yarattığı tahribatın dayanışma ile giderileceğini ifade ederken, “Yarın 11 büyükşehir belediye başkanı olarak bir toplantı yapacağız. Orada da bu haber gibi yaşadığımız sorunun giderilmesi için ne yapabiliriz. Elimizi taşın altına nasıl koyarız, bunun müzakeresini yapacağız” dedi.
Muğla Büyükşehir Belediye Başkanı Osman Gürün, süren yangınlara ilişkin, “Şu an Köyceğiz’deki yüksek kesimlerde hem karaçam hem kızılçam yanmaya devam ediyor. Maalesef Marmaris yanmaya devam ediyor, orada da durum çok kötü. Söndürülemiyor” dedi.
“HASAR TESPİT ÇALIŞMASI YAPACAĞIZ”
Bodrum Belediye Başkanı Ahmet Aras, bölgedeki ekiplerin aralıksız yangını söndürmek için mücadele verdiğini belirtirken yardımlar konusunda yurttaşlara, “Günü gelince bunları sizden isteyeceğiz. Tarlası yananın tarlasını onaracağız, rehabilite edeceğiz. Sığırı, sıpası, kuzusu, keçisi kaybolanın yanındayız. Onları onların yerine koyacağız, evi yanının evini yapacağız. Ahırı yananın ahırını… Bugünler geçtikten sonra hasar tespiti için biz de halkımızın yanında olacağız” diyerek çağrı yaptı.
CHP Grup Başkanvekili Engin Altay’ın konuşmasından öne çıkan başlıklar şöyle:
“MUTLULUK VESİLESİ”
Üç gündür buradayım, ben de şahidim, Bodrum Belediye Başkanımızın ve Muğla Büyükşehir Belediye Başkanımızın insanüstü gayretleri için personeliyle beraber bu afet karşısındaki üstün çabaları için her ikisine de hem partim hem vatandaşlarımız adına teşekkürü bir borç biliyorum. Aynı şekilde bizleri yalnız bırakmaya İzmir Büyükşehir Belediye Başkanımız bugün burada bizimle birlikte sabahtan beri yangından etkilenen köyleri, yerleşim alanlarını geziyoruz. İzmir Büyükşehir Belediyesi’nin desteğini burada bizimle görmek bizim için ayrı bir mutluluk vesilesi oldu.
“GEÇİŞTİRMEMİZ MÜMKÜN DEĞİL”
Dünya insanlara ait değildir. Dünyayı hayvanlarla, bitkilerle, tüm canlılarla birlikte ortaklaşa paylaşıyor ve kullanıyoruz. Tabi ki can kaybı olarak insan kaybının bu bölgede olmaması Manavgat, Marmaris bizi çok üzdü, bizim için teselli edici. Ama cayır cayır yanan ormanlar aslında ülkemizin akciğerleridir. O ormanların içindeki her türlü börtü böcek, hayvan bizim için kıymetli, önemlidir. Bu açıdan baktığımızda, ya ağaç yanar yerine yenisi dikilir, yeniden yetişir, toprak ana bunu bize verir, diyerek geçiştirmemiz mümkün değildir.
“AFET ESNASINDA KAN, CAN DÜŞMANLARI SIRT SIRTA VERİRLER”
Böyle zamanlarda siyaset yapmak adetimiz değildir. Böyle zamanlarda iktidarın ve muhalefetin el ele kol kola girmesi doğru olandır. Ama üç dört gündür bunu maalesef göremiyoruz. CHP’li, Millet İttifakı’na mensup belediyelerin bulunduğu yerlerdeki yangınlar noktasında devlette, üzülerek söylüyorum, bir duyarsızlık, ilgisizlik seziyorum. Sayın Bakanların beyanatlarına da bunların yansıdığını üzülerek görüyorum. Sayın Bakanlar, Sayın Cumhurbaşkanı, afet esnasında kan, can düşmanları sırt sırta verirler. Bu ahlaktan da yoksun olmayın. Bu kin, ötekileştirme anlayışından vazgeçin. Mahcubiyetinizi, ayıbınızı da izansız açıklamalarla örtmeye kalkmayın.
“AYIBINIZI CHP’Lİ BELEDİYELERİ KARALAYARAK ÖRTMEYE ÇALIŞMAYIN”
Çok üzülerek söylüyorum, Tarım Bakanı diyor ki, ‘Ormanların yanmasına müsaade ettik, yerleşim alanlarını korumak için.’ Pes, izansızlığın bu kadarına da pes demek lazım. Sayın Bakan, bu yangınlar senin sorumluluk sahandaki ormanlarda başladı. CHP’li belediyelerin sorumluluk sahasında başlamadı. Dolasıyla sen, ormanları koruma konusunda kabiliyet ve kapasiteni doğru olarak kullanabilseydin, saraya 13 uçak almak yerine 6 tane yangın söndürme uçağı alma siyasi tercihinde bulunsaydın bugün bırakın insan kaybını çok az sayıda ağaç kaybıyla bu tehlike bertaraf edilecekti. Bu yaklaşımları doğru bulmamız mümkün değil. Beceriksizliğini, mahcubiyetinizi ve ayıbınızı CHP’li belediyeleri karalayarak örtmeye çalışmayın.
“GÖRMEDİM, SEN GÖRDÜN MÜ BAŞKANIM?”
Millete yanlış bilgi de vermeyin. Bugün az önce dinlettiler, Sayın Bakan sadece bugün bölgede bin tane helikopter sortisi yapıldığını söyledi. Tunç Başkan ve Osman Başkan ile sabah 9.30’da buluştuk. O saatten beri dağ bayır geziyoruz. Vallahi de billahi de ben bir helikopter görmedim. Gördüysem namerdim. Eğer bin sorti yapıldıysa herhalde yüz, iki yüz tanesi de Bodrum bölgesine düşerdi. Siz gördünüz mü başkanım? Görmedik, vallahi görmedik, billahi görmedik. Hükümetin, hatası, kusurları olur. Biz kusurları örtmek de isteriz, ama sen hatanı, ayıbını, izansızlık yaparak, yalan söyleyerek örtmeye kalkarsan bu hoş olmaz. İtibarsızlaşır, güven kaybedersin.
İzmir Büyükşehir Belediye Başkanı Tunç Soyer’in konuşmasından öne çıkan başlıklar şöyle:
“ACIYI PAYLAŞIYORUZ”
Ahmet Başkanıma ben de hem teşekkür ediyorum hem de tebrik ediyorum. Olağanüstü bir çabayla bu büyük acıyı dindirmeye gayret ediyor. Bütün arkadaşlarıyla beraber. İftihar ediyoruz kendisiyle, çalışma arkadaşlarıyla. Canla başla mücadele eden herkesle. Biz bunu geçen sene İzmir Depremi’nde yaşadık. Ve gördük ki dayanışma acıları hafifletme, yaraları sarmakta çok büyük bir etki yaratıyor. O günlerde Türkiye, İzmir’deydi, tüm Türkiye’nin kalbi İzmir için atıyordu. Şimdi biz de Bodrum’un, Marmaris’in Muğla’nın acısını paylaşıyoruz ve elimizden ne geliyorsa yapmaya devam edeceğiz.
“İZMİR’İN DESTEĞİ OLANCA GÜCÜYLE BURADA OLACAK”
Bu felaket bittikten sonra bir de yaraların sarılması dönemi başlayacak. İzmir Büyükşehir Belediyesi olarak o gün de Osman Başkanımın, Ahmet Başkanımın yanında olmaya devam edeceğiz. Özellikle tarım alanları, zarar gören üreticimizi, köylümüzü, küçük çiftçimizi kollamak, yaralarını hafifletmek için elimizden ne geliyorsa büyük bir memnuniyetle yapacağız. İzmir’in desteği olanca gücüyle burada olacak.
“YARIN 11 BÜYÜKŞEHİR BELEDİYE BAŞKANI OLARAK TOPLANACAĞIZ”
Yarın 11 büyükşehir belediye başkanı olarak bir toplantı yapacağız. Orada da bu haber gibi yaşadığımız sorunun giderilmesi için ne yapabiliriz. Elimizi taşın altına nasıl koyarız, bunun müzakeresini yapacağız.”
Muğla Büyükşehir Belediye Başkanı Osman Gürün’ün konuşmasından öne çıkan başlıklar şöyle:
“DAYANIŞMA ÖRNEĞİ VAR ”
Dayanışma sürüyor. Personel sayısı 887, dışarıdan, diğer belediyelerden gelen personel sayısı. 154 araç buraya gönderilmiş vaziyette. 30 üzerinde arazöz gönderildi. Buna bağlı olarak da greyder, dozer gibi iş makinesi orman yollarını açmak ve temizliği yapmak üzere gönderildi. Aktif olarak çalışıyor. Dolasıyla araç, gereçle ilgili herhangi bir eksiğimiz yok. İhtiyaç duyduğumuz zaman belediyelerimizden alıyoruz. Muğla’da belediye olarak tüm belediyelerimiz yangına hem kendi bölgelerinde hem de diğer bölgelere yardım etmek üzere katkıda bulunuyorlar, dayanışma örneği var.
MUĞLA YANMAYA DEVAM EDİYOR
Bodrum’da özel olarak gördüğüm bir konu, inşaat, beton şirketleri, çok özel olarak kendilerinin de isteğiyle su takviyesi için şu anda çok önemli bir görev yapıyorlar. Onlara da ayrı ayrı teşekkür etmek istiyorum. Büyük bir özveri gösteriyorlar. Bu dönemde gösterilen dayanışma bizim geleceğimize daha umutla bakmamızı sağlıyor. Ama yangın konusuna geldiğimizde Muğla yanmaya devam ediyor.
“SÖNDÜRÜLEMİYOR”
Şu an Köyceğiz’deki yüksek kesimlerde hem karaçam hem kızılçam yanmaya devam ediyor. Maalesef Marmaris yanmaya devam ediyor, orada da durum çok kötü. Söndürülemiyor.
“YOĞUNLAŞMAMIZ GEREKİYOR”
Yangını bir an önce söndürüp hasar meydana gelmeden bu dönemi bitirmemiz lazım. Şu anda yoğunlaşmamız gereken bu. Bunu yaptıktan sonra oturup ciddi olarak konuşmamız gerekiyor.
“CANIMIZ ÇOK SIKKIN, İÇİMİZ ÇOK DARALIYOR”
Yüzlerce telefon alıyoruz, nasıl yardım edebiliriz diye. Şu anda yangını söndürelim, tespitlerimiz yapalım, ondan sonra çağrılarımızı yaparak gerçekten ihtiyaç olan malzemeyi yerlerine ulaştırmak üzere organize olarak onları alacağız. Şimdi aldığımız bazı malzemeler var. Onları da yerlerine gönderiyoruz. Bize yardım için telefon eden bütün yurttaşlarımıza çok teşekkür ediyoruz. Onlarla da konuşuyoruz. Bir müddet sonra onun organizasyonunu da hep birlikte yapacağız. Hepimize geçmiş olsun. Umutsuzluğa yer yok. Biz yeniden fidanlarımızı dikeriz, yeniden yeşertiriz. Hep beraber bunu yaparız. Canımız çok sıkkın, içimiz çok daralıyor ama şu anda yapacağımız bu. Geleceğe umutla bakmamız lazım. Daha iyi günlere, bir daha böyle bir şey yaşamamak üzere hep birlikte kol kola yürüyeceğiz. Hepimize tekrardan geçmiş olsun. “
Bodrum Belediye Başkanı Ahmet Aras’ın konuşmasından öne çıkan başlıklar şöyle:
“HAVA DESTEĞİNE İHTİYACIMIZ VAR
Şu anda kriz masamız eşgüdüm içinde çalışıyor. Orman Genel Müdürlüğü, Büyükşehir Belediyesi, diğer büyükşehir belediyeleri, il ve ilçe belediyeleri, kamu kurum ve kuruluşları, jandarma, polis, asker, özel firmalar, şahıslar, gönüllüler, AKUT, arkadaşlar hayatlarını tehlikeye atıyorlar, herkes şu anda sahada canları pahasına alevlerle mücadele ediyorlar. Tabi ki şu anda rüzgar çok sert, arazi engebeli. Derin vadiler ve yamaçlar var. Buralarda yerden müdahale imkansız hale geliyor. Özellikle rüzgar arttığı zaman. Bu durumda etkili bir hava desteğine ihtiyacımız var.
HELİKOPTER GELİYOR AMA HAVA GÖREMEDİK
Şu anda takip ettiğimiz tabloya göre Kisebükü bölgesinden Çiftlik bölgesine doğru, yangın yayılıyor. Aynı şekilde de Yeniköy’de de, Armutçuk’ta çocuk mezarlığında da yangın yayılıyor. Tabi ki Çökertme’yi, Bozalar’ı, Türkevlerini, özellikle Ören’de termik santralin olduğu bölgeyi saymıyoruz. Ama orası ciddi tehdit altında. Çok etkili bir şekilde hava desteğine ihtiyacımız olduğu kesindir. Bunun çağrılarını daha önce de yaptık, yapıyoruz. Şu anda aldığımız bilgilere göre, birkaç helikopter geliyor ya da uçak desteği olacağı söyleniyor. Ama daha biz bunları havada göremedik. Bizim şu anda yardımlaşmaya, eşgüdüm ve işbirliğine ihtiyacımız var bütün kamu kurum ve kuruluşlarıyla. Bunun için özellikle genel kriz masalarının oluşturulup bizden de gerekli desteğin istenmesi lazım. Türkiye’nin her yerinden arıyorlar, iş makinesi, arazöz, ekip, ekipman ne istersek gönderiyorlar.
AYNİ VE NAKDİ YARDIMA İHTİYACIMIZ ŞU ANDA YOK
Şu anda bizim ayni ya da nakdi yardıma ihtiyacımız yoktur. Lütfen, vatandaşlarımızdan ricam, yangın bölgesinde kesinlikle yardım edeceğiz diye su, ayran, tost, sandviç… Bunlarla uğraşmasınlar. Arkadaşlarımızın mücadelesi şu anda yangının yayılmaması ve meskun mahallelere sirayet etmemesiyle ilgidir. O yüzden biz bu lojistikleri sağladığımız için bunlara ihtiyacımız yoktur.
HALKIMIZIN YANINDA OLACAĞIZ
Günü gelince bunları sizden isteyeceğiz. Tarlası yananın tarlasını onaracağız, rehabilite edeceğiz. Sığırı, sıpası, kuzusu, keçisi kaybolanın yanındayız. Onları onların yerine koyacağız, evi yanının evini yapacağız. Ahırı yananın ahırını… Bugünler geçtikten sonra hasar tespiti için biz de halkımızın yanında olacağız. Tüm ekipler, iş makineleri şu anda görevde. Sağ olsun Bodrum bu iş birliğini gösterdi. Ben buradan herkese çok teşekkür ediyorum.” ANKA
