Geldik Ağustos ayına. Türk’ ün zaferler ayı. Bunları teker teker sayıp, malumu arz etmek istemiyorum. Bilenleriniz ezbere biliyor. Görmezden gelenlere ve yok sayanlara da and olsun ki ezberleteceğiz… Hepinize kocamanından bir merhaba olsun…
Bu kısma ilmi siyaset yapmadan bodoslama dalmak istiyorum… Kimisi açık kimisi perde arkası desteğiyle, bütün Dünya “Türk’ü Anadolu’dan atma veya yok etme Projesinde” birleşti… Bu iş için gerekli yerel destek te mevcut yerli ve milli (!!!) iktidarca sağlandıktan sonra hamleler peş peşe gelmeye başladı…
Birinci Dünya Savaşının da en önemli projelerinden biri olan Anadolu’dan atılma(Şark Meselesi) olayı tam gerçekleşmek üzere idi… Yunan, İzmir Afyon ve bütün Batı Anadolu’yu ele geçirmişti… Karadeniz, İkinci bir Helen Devlet’ ine teslim edilmişti… Güneydoğuda, İngilizler, Fransızlarla devir teslim yapmış, onlar da, yerel Ermenilere Fransız üniforması giydirerek, ileriki teslimatın altyapısını oluşturmuşlardı… İtalyanların tercihi doğal olarak Akdeniz’di… Geriye elde ,Orta Anadolu’daki bir iki ufak il kalmıştı… Buraya da, daha önceleri olduğu gibi, rahle-i tedrisatlarını İngiltere’de tamamlamış dini bütün bir şeyh atadın mı iş çözülecekti… O şeyhin bir vazifesi de “İngilizleri sevmeyen gavurdur” demek olacaktı… Arap kültürünü yaymak, mahdut tebaayı Türklükten koparmakta, saklı ama en önemli amaç olacaktı… Bunun için, Padişah ve Halife Efendimizin Yunan’ın İzmir’e çıktığında yazdığı “Yunanlılar Padişah Efendimizin misafirleridir, kimse karşı koymasın” mektubu önemli bir belge olarak hazır vaziyette namluya sürülmüştü… Eveeet. Gel gör ki evin hesabı bir kere daha çarşıya uymadı… Rockefeller(Çokkefereler)’in de dediği gibi M. Kemal ATATÜRK bütün planların yüz sene ertelenmesine sebep oldu… Burası parantez. Şimdi anlıyor musunuz, 2023’ün önemini. Olay Cumhuriyet sevdası falan değil , kimse yanlış teşhis koymasın… Parantezi kapattık , döndük yerimize… Ertelemenin bitmesine iki kala elimizde ne var kısaca bakalım mı? Milliyetçiliği ayakları altına alan, TC ibarelerini silen, Andımızı unutturan, dağlardaki Türklük yazılarını kazıyan, buruşturulup atılmaması tavsiye olunan, yerli ve milli asrın lideri ve bir sürü kullanılmak için vaktini bekliye kriptolar… Peki ne yok… M. K. ATATÜRK yok, Cumhuriyeti emanet ettiği gençlik yok, onları örgütleyip organize edecek siyasi kuruluşlar yok… Sizce bu durumda netice ne olur? Bunu düşüncelerinize bırakıp ana konumuzu ilk makasta yakalayalım… Şark meselesi halledilemedi. Yüz yılda geçince başka sistemleri devreye sokmak gerekti… Anadolu halkı gayrimüslim unsurlara şartları ne olursa olsun direnebiliyordu… Güneydoğu bölgesi açık hava laboratuvarına dönüştürüldü… Saddam kaçkını Kürtler çok büyük kitleler halinde bölgeye sokuldu… Toplumda ,çok cılız sesler hariç fazla bir tepki oluşmadı… Bu deneyin neticeleri masaya yatırıldı… Elde edilen bilgiler çerçevesinde şartların oluşması sağlandı… Arap Baharı her yerde neticeye gitse de Suriye’de başarılı olamadı. Dolayısıyla oluşan büyük bir göç harekâtı Türkiye’ ye yöneldi… Birdenbire sınırlarımız dahilinde 5-6 milyon göçmenle baş başa kaldık… Büyük şehirlerimiz , işgal edildi. Bunlar savaş mağduru olmalarına rağmen hiçbir şekilde cinsel mağduriyete uğramadılar. Her birisi kısa zaman da 4-5 çocuk sahibi oldu… İşin püf noktası da burası… Çocukları ABD vatandaşı olabilsin diye sırf doğum için oraya giden zenginlerimiz bilir… Bu Suriyelilerin çocukları da aynı durumda. Bu durumun başımızı kuma gömmeden , bu gerçeğiyle değerlendirilmesi lazım… Geri yollayacağız diye başlayan ifadelerin, altlarının da doldurulması gerekiyor… Sadece Özdağ’ın değil Kılıçtaroğlu’nun da laf değil çare üretmesi gerekiyor. Unutmayın ki, sizlerin seçmeni AKP Seçmenine benzemez. Araştırır, inceler, aklına yatarsa , itibar eder… Bu arada, gözler Suriyelilere çevrilmişken, yol gecen hanından beter hale gelen sınırlarımızdan oluk oluk Afgan göçmenler de vaat edilen yeni vatanlarında ki yerlerini almaktalar… 2023’te, reklâm arası bitip esas film başladığın da, kendine Türk diyenlerin azınlığa düşeceği, yerlerini Reyis’lerinin ağzının içine bakan gayrı Türk unsurların alacağı , kılavuz istemeyen görünen köydür… Eski Ekibim bilir… En rağbet ettiğin sözdür… Ey koca Türk, devşirmeler seni de devşirmeden sen aklını başına devşir… Bilhassa Türkmen yatağı olan Orta Anadolu seçmeni… En başta sizlerin uyanması, irkilmesi ve harekete geçmesi gerekiyor… Din masallarına inanma. Senin dininin teminatı, kavminin mevcudiyetidir. Bunu hiçbir zaman unutma… Tanrı Dağı kadar Türk, Hira dağı kadar Müslüman olduğun sürece , senin ilini töreni kim bozabilir? İslâm ahlak ve faziletiyle, Türklük gurur ve şuurunu yan yana tuttuğun da yedi düvel sana vız gelir… Gaflet içinde kalmaya devam edersen gafil avlanırsın… Son Başbuğumuz Sn. Alparslan Türkeş‘in , çok önemli olan ve sevdiğim lafını tekrar hatırlatmak istiyorum… Savaş içindeki gaflet, hıyanete eşdeğerdir… Ey Türk oğlu Türk gaflet uykusundan uyan, geç kalırsan uyanacağın Vatan bulamayabilirsin… Türklüğün, Amiral Gemisi, Anadolu Türklüğüdür… Orta Asya’yı , Balkanları ele geçirenler, Türklüğün yok olmadığını görerek bunu çok iyi anladı… Anadolu Türklüğü bitmeden Şark Meselesi halledilmiş sayılmaz… Şu an bütün hamleler, Amiral Gemisine yapılıyor… Direncini bilenler seni , din yalanlarıyla şaşkına çevirip bu kargaşa ortamında işi bitirmek istiyor… Değerli kardeşim. Namazını kıl. Orucunu tut. İbadetlerini yap. Herhangi bir mâni yok. Senin din tacirlerine de ihtiyacın yok… Gelenler de din kardeşimizmiş, zavallıymış, çaresizmiş diyenlere kanma… Servetlerinin hesabı bilinmeyen , Suud’a niye gitmiyorlar? Niye Kuveyt’e gitmiyorlar, niye BAE’ne gitmiyorlar, Reyis’in kankası Doha’lı Asya’dan Afrika’dan yüzbinlerce işçi getiriyor da sembolikte olsa 5-10 bin soydaşını niye almıyor? Şu bayram tatili bile ibret olmuyor mu… Hatay’a gidemiyorsan, basını ve TV’leri takip et. Sınırdan çıkanlar nereye gidiyor? Bayram tatillerini geçirmek için evlerine gidiyorlar… Hani zülüm vardı, hani ölüm vardı? Niye uzun kuyruklar oluşuyor. Niye izdihamlar yaşanıyor. Bunlar ölüme mi gidiyor? Sınırlar derhal kapatılmalı. Geri dönüşler durdurulmalı… Ey Vatandaş , iyi düşün. Arkadaki hesabı kitabı ve büyük resmi gör…2023’te de gereğini yap ki , işte ancak o zaman gerçekten uçasın… Siz, üniversite mezunu, nitelikli nüfusumuzu teşkil eden gençlerimizin işsizlik oranının %25 oluşunu tesadüf mü zannediyorsunuz? Onların yurt dışına yönelmeleri ve de hiçbir tedbir alınmaması sizce makul mü? İçerdeki nüfusun cahil oluşundan duyulan memnuniyeti şaka mı zannediyorsunuz… Değerli Rektörümüz, “Benim için cahil daha makbul” derken kazaen mi konuştu zannediyorsunuz? Uyanın artık uyanın yahu. Daha ne yapmaları lazım… Her şey bir plan üzerine gidiyor. Planı da ancak sen bozarsın. Bozamazsan da seni bozarlar, bilesin… En son AKP Gn. Bşk. Yardımcısı Mustafa Şen de dedi… Siz de Orta Asya’ya diye… Söyleyin başka ne yapmaları demeleri gerekiyor?
Hacım ve sütun yeter dedi. Bizim de boynumuz kıldan ince… Hepiniz Allah’a emanetsiniz , hoşça kalınız…
